Kılıçdaroğlu'na giden Kayserili...

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu grup toplantısında söyledi. Dün Kayseri Olay Gazetesi’nin de manşetinde yer aldı. Kayserili bir besici, yaptığı besiye bakarsak 36 bin baş hayvanı varmış ama iflas etmiş. Sayın Kılıçdaroğlu’na giderek battığını söylemiş. 

Kayseri’den giden besici şunları söylemiş.
“Devlet bize ‘hayvan ithal edin’ dedi. Ben yüzde 25 vergi vererek hayvan ithal ettim. Ertesi gün yeni bir kararla sıfır vergiyle hayvan ithaline izin verildi. Nasıl oluyor bu? Ben battım”
Kayseri’de bu kadar büyük besicilik kapasitede besicilik yapan bir şirket var. Kendileri çıkıp böyle söylediklerini açıklamadıkları için ismini vermek yanlış olur. Sanırım sizlerde tahmin etmişinizdir.
Kayseri’de maalesf şöyle bir topluluk var.
Herşey iyiymiş gibi davranıyorlar…
Hiç sorun yokmuş gibi davranıyorlar…
Hiçbir sorun yokmuş gibi davranıyorlar…
Çok mutlu imiş gibi davranıyorlar….
Gelgelelim kapalı kapılar ardında öyle cümleler kuruyorlar ki, en muhalif insandan daha muhalifler. Ama bunu ortalık yerde söylemekten çekiniyorlar. Kendilerine zarar geleceğini düşünüyorlar. Örneğin Kemal Kılıçdaroğlu’na gidip şikayette bulunan besici gibi.
Anlamadığım, zaten batmışın, zaten sıkıntıya girmişin daha nasıl bir sıkıntı içerisine gireceksin ki? Madem mevcut durumdan yana sıkıntın var. Çık ortaya söyle.
Sadece bu konuda değil, neredeyse her konuda bizim insanlarımızın şikayetlerini, sıkıntılarını dile getirme gibi bir sorunları var. Gerekçeleri de malum. “Sıkıntı yaşamak istemiyoruz.” Bunu için de başkalarını öne sürme, başkalarını kullanma gibi bir alışkanlıkları var.
Eh, nede olsa delinin biri çıkar söylenecekleri söyler.
Bir aklı evvel çıkar söyler..
O’nlar da arkadan, sessizce “hı hı” der.
Ama işler öyle gitmiyor, öyle gitmez.
Herkes herşeye, “çok iyi gidiyor” derse bir yanlışlık var demektir ki, herşeyin çok iyi olmadığını biliyoruz.
Üreticinin sıkıntısı var…
Çalışanın sıkıntısı var…
Emeklinin sıkıntısı var…
Esnafın sıkıntısı var…
Yeni yılla birlikte belki de yeni sıkıntılara kucak açacağız. Ama herkeste zoraki bir gülümseme, zoraki bir tebessüm ve göstermelik iltifatlar.
Biz herşeyin kötü olduğunu söyleyenlerden değiliz ama, herşeyin de iyi olmadığını biliyoruz. Sokağa çıkın anlarsınız…