KAYSERİ ŞEKER'DE NE OLACAK?
Levent ÇİL
Kayseri Pancar Kooperatifi’nin ve Kayseri Şeker Fabrikası’nın eski başkanı dostum diyeceğim isimlerden Vedat Ali Özışık… 9 yıl önce, kendisine kurulan kumpasla görevinden uzaklaştırılmıştı. Görevinden uzaklaştırıldığı gibi, cezaevine konmuş, iftiralara maruz kalmış, yaklaşık 400 gün cezaevinde kalmıştı. O süreci yakından bilen, takip eden ve sonrasında da zaman zaman görüştüğümüz biri olarak tüm suçlamalardan aklanması, beraat etmesi ve o süreci atlatması beni mutlu etti.
En çok da ailesi, özellikle de çocukları adına çok sevindim. Çünkü, Vedat Ali Özışık o süreci atlatacak güce sahipti ama çocukları bu yükün altından kalkmakta zorlanabilirlerdi. Evet, zor dönemlerden geçtiler. O, zor dönemlerde başkan ve ailesi dimdik ayakta durdu. Zaman zaman sıkıntı yaşasalar da bugün aklanmış ve rahatlamış olarak yaşamlarına devam ediyorlar.
Vedat Ali Özışık, ismi ile tanışıklığımız eskilere dayanır. Aramızda hiçbir zaman çıkar ilişkisi olmadı. Bazen benim hatalarımdan, bazen kendi hatalarından kaynaklanan (hatadan kastım çevresindeki insanlar) kırgınlıklarımız olmuş olabilir. Buna rağmen hiçbir zaman hakkında hazırlanan iddialara inanmadım.
Hele terör örgütü suçlaması benim bile canımı acıttı.
Geçmişten tanıdığınız insanların yaptıkları ve yapamadıklarını çevresindekileri ve ne için yaklaştıklarını çok iyi görebiliyorsunuz. Başkan seçildiği günden itibaren çevresine çöreklenen, çıkar için yanlarında bulunanları gördüğünüz için zor gününde nasıl yanından uzaklaştığını görünce insanlığınızdan utanıyorsunuz. Hele de aleyhinde konuşanlara şahit olunca nefret ediyorsunuz. Aynı insanları yeni yöneticilerin yanında, aynı pozisyonda görünce ise hayvanlara saygınız artıyor.
Hiçbir zaman çıkar için birileri ile yakınlaşmadık…
Zarar göreceğiz diye de kimseyle konuşmamazlık yapmadık…
Yolumuzu değiştirmedik…
Doğru olduğuna inandığımızı doğru dille anlatmaya çalıştık.
Belki zarar gördük ama bunu yaparken göreceğimiz zararı hesaplamadık. Vefamızdan ödün vermedik. Gözaltına alındığında, sıkıntı yaşayacağımızı bile bile Ankara adliyesinin önünde manevi desteğimizi gösterdik. Bunu söylerken bile hicap ediyorum ama dostluğun, arkadaşlığın vefanın anlaşılması için söylemekte yarar var.
Şeker fabrikasını yönetenlere söylemek isterim. Şimdi çevrelerinde çöreklenenleri görenler zannetmesin ki o insanlar hep yanlarında kalacak. Bugün tökezleseler yanlarında kimsenin kalmadığını çok net göreceklerdir.
İşte, böyle zorlu bir süreçten çıkan Vedat Ali Özışık, aklanmış olarak bugün insanların arasında. Hep öyleydi. Hep sokakta, insanlarla ve çiftçilerle birlikte idi. Bugün göğsünü gere gere gezmeye devam edecek.
Gelelim konunun diğer tarafına.
Vedat Ali Özışığı hapse attırarak, iftira ederek, koltuğundan edenler (Birçoğu açık açık konuşmalarında söylediler) bugün hiç vicdan azabı çekecekler mi. Çocuklarının gözyaşlarının hesabını nasıl verecekler? 400 gün cezaevinde, suçsuz yere yatmasının vebalinden nasıl kurtulacaklar? Sadece Vedat Ali Özışık mı? O dönem bir çok insanı suçsuz yere hapse attıranlar gece uyuduklarında vizdanlaına bunu nasıl anlatacaklar.
Ben anlatamam…
