MUSTAFA AYDOĞAN

STRES VE SİGARA!

MUSTAFA AYDOĞAN

Kalplerimiz hayatımız boyunca, hem iyi hem de kötü gitmelidir. Stres kalp üzerinde kötü etkiye sahiptir. Bilim adamları, kronik stresin kardiyovasküler hastalıkların en sık nedenlerinden biri olduğunun kanıtladığını açıklıyor. Çok çalışma ya da tersi durumlar, yoksulluk içinde yaşamak ve ailedeki sorunlar durumu daha da kötüleştiriyormuş.

Son cümleye özellikle dikkat edin, YOKSULLUK İÇİNDE YAŞAMAK VE AİLEDEKİ SORUNLAR DURUMU DAHA DA KÖTÜLEŞTİRİYOR.

Bu benim uydurduğum bir şey değil uzmanlar öyle diyor. Kardiyovasküler (kalp veya kan damarları) hastalıkları insanı ya öldürüyor, ya süründürüyor, ya da ömrü boyunca kalitesiz bir yaşam sunuyor.

Stres, uyku bozukluklarını da beraberinde getirebiliyor. Uzun süre stres altındaysanız uykusuzluğunuz olabiliyor. Bu çok zor bir durum,  çünkü bir kişi iyi bir uyku olmadan normal bir şekilde çalışamaz ve hayattan zevk alamaz.

Strese bağlı hastalıklar kalp hastalıkları ve uyku sorunuyla bitmiyor. Düşük libido, baş ağrısı, saç dökülmesi, odaklanma güçlüğü, Mide bağırsak bozukluğu, sık soğuk algınlığı, kilo alıp verme ve Cilt hastalıklarına da yol açıyor muş…

Bu işin uzmanı doktorlar öyle diyorsa, kesinlikle öyledir. Ben bilecek değilim ya elbette onlar bilecekler.

Sizce sigara’yı en çok kim içer, strese giren insanlar daha çok içer, zevk için içen insanlar da var tabiî ki, onları istisna dışında bırakabiliriz.

Mademki vatandaşın sağlığı düşünülerek sigara içilmesine karşı çıkılıyor ve yeni yasaklar getiriliyor, o halde önce stresin nedenleri ortadan kaldırılsın.

İnanın o zaman sagara içen insanların sayısı beklenmedik bir şekilde düşecek. Rahat, huzur içerisinde kaliteli yaşamak varken niçin hem kendini, hem de etrafındaki insanları dumana boğup zehirlesin?

Bana rahat, huzurlu, ekonomik sıkıntılardan uzak, geçim derdinin yaşanmadığı, ev kirası, elektrik, su, doğalgaz faturalarını dert etmediğim bir hayat sunun kendi adıma BIRAKMAZSAM NAMERDİM.

Benim sağlığımı bu kadar çok düşünüyorsanız stressiz bir yaşam sunun. Her gün zamların peş peşe geldiği, maaşlara üç kuruş artışlar yapılarak avutulmaya çalışıldığımız bir ülkede “Sizin sağlığınızı ve başkalarının sağlığını düşünüyoruz” demek abesle iştigal olmaz mı?

Dar gelirli insanlar geçim sıkıntısı çekiyor ve her geçen gün intiharlar, cinayetler, dolandırıcılık, yankesicilik, boşanmalar artıyor. İş insanları ya işyerlerini kapatıyor, ya da çareyi işçi çıkarmakta buluyor. Toplumsal sorunların kaynağına inerseniz bu ülkede niçin fazla sigara tüketildiğini de görürsünüz. Elbette ki bu yazdıklarım birilerinin hoşuna gitmeyecek ama varsın gitmesin ben doğruları ve inandığım şeyleri yazmaya devam edeceğim.

Yolda sigara içme, park’ta sigara içme, işyerinde sigara içme, evinin veya işyerinin balkonunda sigara içme, kendi özel aracında sigara içme OHALDE TÜM SİGARALARIN İMALAT VE SATIŞINI DURDURUN, İTHAL ETMEYİN, TÜTÜN EKİLMESİNİN ÖNÜNE GEÇİN OLSUN BİTSİN.

Bu yasaklarla bir yere varamazsınız. Bu millet cezalara alıştı,”Hem içer, hem yazın cezanızı” der.

Hiç merak etmeyin sonuçta yine devletimiz kazanacak, vatandaş kaybedecek. Bu Millet alıştı bolca vermeye, gıdım, gıdım almaya.

Yazarın Diğer Yazıları