MUSTAFA AYDOĞAN

SEVİNÇLERİ RESİMLERDE KALMASIN!

MUSTAFA AYDOĞAN

Çocukken hep oynadığımız bir saklambaç oyunu vardı; “Önüm, arkam, sağım, solum sobe” diye. Birden o oyun aklıma geldi.

Şimdilerde artık önümüz, arkamız, sağımız, solumuz işsizlerle doldu. Gençlerin artık saklanacakları bir yeri de yok.

Nereye baksanız Lise mezunu, üniversite mezunu işsizler sabahtan akşama kadar kapı, kapı dolaşıp iş arıyorlar.

Binlerce Üniversite mezunu asgari ücretle de olsa iş bulursa öpüp başına koyuyor ve “boş gezmekten iyidir” diyorlar.

Bu günlerde Üniversitelerimizde peş, peşe mezuniyet törenleri yapılıyor, mezunlarla birlikte aileleri de haklı olarak büyük sevinç yaşıyorlar.

O sevinçler birçok aile ve üniversite mezunları için tören sırasında çekilen resimlerde kalıyor. İş üniversiteyi bitirmekle bitmiyor asıl sıkıntı bundan sonra başlıyor.

Aileler çocuklarına iyi bir gelecek kazandırmak için büyük bir çaba harcıyorlar. Dershaneler, özel ders aldırmalar, daha neler, neler?

Çocukları üniversiteyi kazanınca bir sevinç yaşıyorlar, bir de mezun olunca.

Bazı okullardan mezun olan öğrenciler Tıp, Hukuk ve askeri okullar gibi daha şanslılar. Onlar daha rahat mesleklerini yapma şansına sahipler.

Ya diğer okullardan?

Çok, çok eskilerde öğretmen olanlara, mühendislere gıpta ile bakılırdı. Öğretmenlerin atanamama derdi, mühendisin iş arama sıkıntısı olmazdı.

Bu yıl üniversitelerimizin mezun sayısını henüz bilmiyoruz ancak bir yıl öncesi rakamlar bile durumun vahametini ortaya koyuyor.

2018 yılı Şubat ayı verilerine göre Türkiye’de 3 milyon 275 bin işsiz insanın 828 binini üniversite mezunları oluşturuyor. İşsiz sayısı 4 Milyon 500 bini buldu. İşsiz üniversite mezuna sayısı ise 1 milyon civarında.

Her yıl da bu sayı giderek katlanıyor. Bu işin sonunun nereye varacağını da kimse bilmiyor.

Hem onca eza, cefa çeken ailelere, hem de bin bir hayalle üniversiteye girip mezun olan ve sonuçta kaldırım arşınlamaktan başka bir şey yapmayan gençlerimize yazık.

Üniversite mezunu olup da işsiz gezenler arasında mühendisler başı çekiyor. İş imkânı en kısıtlı olan diğer bölümlerin ise sanatsal ve beşerî bilimler, sosyal bilimler ve gazetecilik olduğu görülüyor.

Bu ülkenin temel taşları ve geleceğimizin teminatı gençlerimiz. Onların işsiz, güçsüz boynu bükük gezmeleri artık kaderleri olmasın, köklü çözümler üretilsin.

Bol, bol üniversite açmakla kalmayalım, mezunlarımızın geleceğini de hazırlayalım.

Sevinçleri mezuniyet törenlerinde çekilen resimlerde kalmasın.

Yazarın Diğer Yazıları