SEÇİMLE GELEN BÖYLE DE GİDER
MUSTAFA AYDOĞAN
31 Mart yerel seçimlerinde göreve gelen Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ve Van Büyükşehir Belediye Başkanı Bedia Özgökçe Ertan İçişleri Bakanlığınca düzenlenen operasyonla görevlerinden uzaklaştırıldı. Bu kapsamda, Diyarbakır'a Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Mardin'e Mardin Valisi Mustafa Yaman, Van'a Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, belediye başkan vekili olarak görevlendirildi.
Terör örgütleriyle bağlantılı kişileri işe almalarının yanı sıra önemli pozisyonlara getirerek, şehit yakınlarını işten çıkartmaları ve büyükşehir bütçesini ilçeler arasında adil dağıtmadıkları gerekçesiyle haklarında birçok tartışma konusu olan Diyarbakır, Mardin ve Van büyükşehir belediyesi başkanları birçok skandala da imza attılar.
HDP'li Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı, seçimlerden sonra koltukta geçirdiği 4 ay içerisinde belediyeyi PKK karargahına çevirmiş. Kayyumun PKK bağlantıları nedeniyle iş akitlerini feshettiği 248 kişiyi işe geri alarak belediyenin bünyesine tekrar dahil etmiş. Mızraklı, PKK elebaşlarından Muzaffer Ayata’nın yakınını ‘başkan danışmanı’, Sabri Ok’un yeğeni Selda Baran'ı da Kadın ve Aile Daire Başkanı olarak atamış.
HDP'li Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, belediye iştirakı olan birçok şirketin yönetimine PKK bağlantılı kişileri getirirken, ayrıca 313 Hak-İş üyesi işçiyi HDP'li olmadıkları gerekçesiyle işten çıkartmış. Dört ayrı soruşturma dosyası bulunan Ahmet TÜRK hakkında bir kovuşturma dosyası bulunuyor.
Bedia ÖZGÖKÇE ERTAN hakkında Van Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra da halkın mahalli ve müşterek ihtiyaçlarını karşılamak yerine bölücü terör örgütünün amaçları, ideolojik söylemleri ve eylemlerini destekler mahiyette uygulamalara başladığı , davranış ve söylemlerde bulunduğu, belediyenin imkânlarını terör örgütünü destekleyecek şekilde yönlendirdiği konusunda bir çok iddia var.
Bu iddialardan bazıları da şöyle:
Teröristlerin mezarlarını ziyaret ederek terör örgütüne ve teröristlere alenen destek vermek,
2019 yerel seçimleri sonrasında milli manevi geçmişimizi hatırlamamıza yardımcı olan cadde, sokak veya park isimlerini, terör örgütü üyeliğinden hapis cezası almış örgüt mensuplarının isimleri ile değiştirmek.
Belediye başkanları ölen teröristler için esas duruşa geçerek saygı duruşunda bulundukları gibi bölücü terör örgütü mensupları tarafından çok sık kullanılan Örgüt Marşını da bu saygı duruşu esnasında söylemekten geri kalmamışlar.
Şimdi gelelim Madalyonun diğer yüzüne;
CHP sözcüsü Faik Öztrak, “Seçimle gelen kayyumla gidecekse sandık anlamını kaybeder” diyor. Görevden almaların siyasi olduğunu söylüyor.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, “31 Mart Yerel Seçimlerinde milletin oylarıyla seçilmiş Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlarının görevlerinden alınarak yerlerine kayyum atanması demokrasiyle ve demokratik teamüllerle izah edilemez. Milletin iradesini yok saymak kabul edilemez” açıklaması yapıyor.
11.Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’de,” "bu şekilde" görevden alınmaları demokrasimiz için doğru olmamıştır" ifadesini kullanıyor.
"Belediye başkanlarının görevden alınması demokratik sistemin ruhuna aykırıdır" diyen eski Başbakan Ahmet Davutoğlu da tweet üstüne tweet atıyor.
Demek ki onlara göre HIRSIZIN HİÇ SUÇU YOK.
Terör örgütünün değirmenine su taşıyanlar seçimle de gelseler işte böyle gönderilirler. İçişleri Bakanlığı hiçbir şeyi görmezden gelse,bu başkanlar da terör örgütüne destek vermeye devam etseler demek ki birilerinin hoşuna gidecek ve gıklarını çıkarmayacaklar. YOK ÖYLE YAĞMA BEYLER !
