Ahmet ZORLU

KÜME DÜŞMEK..

Ahmet ZORLU

Kayserispor Süper Lig’den düşünce mi aklınız başınıza geldi.

Yıllardır bu kent küme düşüyor, çok bilmiş ukala, emredersiniz efendimci siyaset sayesinde.

Sanatta, Ticarette, üretimde, ihracatta, kamu yatırımlarında, kamudaki yetişmiş insan gücünde, Sosyal Belediyecilikte, yatırımcı belediyecilikte, kenti marka haline getirecek büyük yatırımlarda,  ben yaptım oldu anlayışı ile inşa edilen özensiz işlerde..

Spordan başlayalım isterseniz.

Bu kentin bir basketbol takımı vardı, çocuklarımız gençlerimiz bu takım sayesinde basketi sevdi, aileler çocukları ile birlikte birkaç isim değiştiren bu güzide takımın maçlarına gider, sporun centilmenlik, sporun estetik olduğunu bu maçlarda görürdü.

Sömürüldü, içi boşaltıldı, sonra da adeta cami önüne konmuşçasına tüm destek çekildi ve takım yok edildi.

Meysuspor olarak başlayan ve ardından çokça isim değiştiren takımdan bahsediyorum.

Bir zamanlar iki takım ile Super Ligde fırtınalar estiriyordu Kayseri.

Her hafta sonu başka bir kentin seyircisi Kayseri’ye akar, sucukçu, pastırmacı, otelci, esnafın tamamı adeta bayram ederdi. Bu kente para akardı, gelen takımın taraftarı ile birlikte.

Şimdi Erciyesspor ortada yok, ama ‘paraları kim yedi’ davaları sürüyor.

Ve Kayserispor, işi iyi gitmeyen hatta iflas eden bazı isimlerin ekonomik kalkınmasına manivela dolarak kullanıldı yıllarca.

Yıllardır Recep Mamur-Erol Bedir arasında gitti geldi koskoca takım.

Biri Kayserispor’a geldiğinde, ekonomik olarak iyi bir noktada değildi.

Diğeri ise maaşlı bürokrattı.

Şimdi maşallahları var, Allah daha çok versin, (Allah verdi ise tabi) ikisinin de dağda domuzları eksik.

İkisinin de ortak noktası Ağa’nın Adamı! olmaları.

Kendileri Karun gibi oldu, ama yıllardır oyuncak olarak kullandıkları bu takım 300 milyon lira borç ve tükenmiş, takatsiz olarak Berna Gözbaşı’na bırakıldı.

Haklarını teslim etmek gerekir.

Sayın Berna Gözbaşı ve Sayın Mustafa Tokgöz amatör bir ruh ile sarıldılar, üstlendikleri bu zor göreve. Takımı ayağa kaldırmak için, gece gündüz çaba harcadılar, para harcadılar.

Ama talihsizlikler yüzünden, biraz da yeteneksiz siyaset yüzünden aynı puanlı Başakşehir ligde kaldı, Kayserispor maalesef küme düştü.

Memleket Büyüğü çıkmış maç sonrası, “Yiğit düştüğü yerden kalkar” edebiyatı yapıyor.

Öyle olsaydı, Kayseri adı özdeşleşmiş Pastırmamız Kastamonu’ya tescil edilmezdi.

Öyle olsaydı, Kayseri hızlı treni için ayrılan paralar Karaman’a gitmezdi.

Öyle olsaydı, Meysuspor adı ile başlayan ve değişen adlarını benim dahi unuttuğum civa gibi bir basketbol takımımız hala top koştururdu.

Öyle olsaydı, Kayseri Erciyesspor kulubünün defterleri cami önüne bırakılmazdı, hala ‘Paraları kim yedi’ davaları devam etmezdi.

Öyle olsaydı,  bu kentin Büyükşehir Belediye Başkanı Anketlerde ilk üçte, bilemedin ilk beşte yer almaya devam ederdi.

Öyle olsaydı, İstanbul’da hortumları kesilen avantacı vakıf, tarikat ve cemaatler Kayseriyi parsellemezdi.

Öyle olsaydı, birilerine selam çakmak için 10 milyon liralık okçuluk tesisi temeli atılırken, bu kentin takımından her türlü destek esirgenmezdi.

Yani Sevgili dostlar, bu kent sürekli küme düşüyor.

Siyasette küme düşeli çok oldu.

18 yıldır aynı isimlerin önümüze aday diye konulmasından kanıksadık.

25 yıldır aynı isimlerin önümüze belediye başkan adayı olarak sürülmesinden kanıksadık.

18 Yıldır, Konya’ya, Eskişehir’e, Gaziantep’e, şimdi de Millet İttifakının yönettiği kentlere özenmekten kanıksadık.

Son dönemlerde Ankara’da yaşanan belediyecilik mucizesini izleyip iç geçiriyoruz.

Bu kenti yerinde saymasını sağlamak  için adeta kelepçeleyen anlayışa baktıkça iç geçiriyoruz.

Ankara-Konya, Ankara-Eskişehir, Ankara-Sivas hızlı tren projelerine baktıkça adeta iç geçiriyoruz.

Koltuğunu, çevresinin gelişmesi, kalkınması, iyi yerlere gelmesi için kullanan siyasilere baktıkça iç geçiriyoruz.

Sümer’e baktıkça, Şeker’e baktıkça, Et ve Balık Kurumu Tesislerine baktıkça, kapanan fabrikalara, tesislere baktıkça iç geçiriyor ve dudaklarımızdan, “Bu kent hiç bir dönemde bu kadar sahipsiz olmadı” sözleri dökülüyor.

Daha da acısı, bu kente istikamet vermesi gereken koltuklara çöreklenmiş adamlar hala bu kentin önüne “Millet Kıraathanesi”, “Millet Bahçesi” gibi komedi projelerle çıkıp gerim gerim geriniyorlar.

Küme düştük efendiler.

Hem de her alanda küme düştük.

Kendinize gelin artık.

 

Yazarın Diğer Yazıları