Ahmet ZORLU

KOMİK OLUYORSUNUZ, KOMİK..

Ahmet ZORLU

Gerçekten sizi, çelişkilerinizi izledikçe acı acı gülümseyip, “Geleceğimizi kimlerin eline bırakmışız” diye hayıflanıyorum artık.

Sen 25 yıl İstanbul’u yöneteceksin, para musluklarını oğlunun, kızının kurduğu vakıflar başta olmak üzere vakıflara, derneklere, yandaşlara bağlayacaksın, 17 gün o koltukta oturan adam adaylığını açıkladığında “Su fiyatlarında yüzde 40 indirim yapacak, öğrenci Akbilini 85 liradan 50 liraya indireceğim, Hamile ve çocuklu kadınlar ücretsiz seyahat edecek” denildiğinde de, “Parayı nereden bulacaksın” diye efeleneceksin, YSK Seçimi yenileme kararı aldığında 17 günlük başkanın bu iki icraatını İstanbulluya ‘Müjde’ diye yutturacaksın, öylemi?

14 Yaşında bir çocuğun dudaklarından dökülen ve umudunu yitirmiş kitlelere adeta umut olan “Her şey çok güzel olacak” sloganına karşı bir söylem bile geliştiremeyecek, sonra da bu sloganı yasaklayarak seçim kazanmaya kalkışacaksın, öyle mi?

İlçe Belediye Başkanın çıkıp kürsüden, Ekrem İmamoğlu ve tüm Trabzonluları ‘Yunan’ olarak lanse edecek, salondaki bir kısım kendini bilmezler, bu kendini bilmezi alkışlayacak, sonra da İstanbul’da yaşayan Trabzonlular Binali Yıldırım’a oy verecek öyle mi?

Maliye ve Hazine Bakanın çıkıp, “Tünelin ucunda ışık göründü?” diyecek, bütün ekonomistler ise “O tünelin ucunda görünen ışık değil, üzerimize son hızla gelen hızlı trendir” diyecek, ertesi gün işsizlik rakamlarındaki rekor yükselme açıklanacak ve İstanbul Seçimini bu yangın ortamında kazanacağınızı umacaksınız öyle mi?

Hükümet, Merkez Bankası’nda bulunan, 40 milyar liralık ‘İhtiyat Akçesi’ni hazineye aktarmak için düzenleme peşinde koşacak, bu parayla emeklinin bayram ikramiyesini ödeyebilir miyiz hesapları yapılacak.

İhtiyat Akçesi ne mi?

Hani yaşlılarımız, ölmeden önce dişinden tırnağından artırarak yastık altına koyar ya, adına kefen parası derler. İşte ihtiyat akçesi de devletlerin kefen parasıdır. Zor zamanlar için bulundurulur.

İşte bu paraya bile göz dikeceksin, sonra da seçim kazanma hesapları yapacaksın öyle mi?

Cumhurbaşkanı, “Her şey güzel olacak diyenleri kaydediyoruz.. O stadları biz yaptık be” diyerek futbol kulüplerinin taraftarlarına, sanatçılara, sokaktaki insana gözdağı verecek, sonra da İstanbul’da zafer umulacak öyle mi?

Eğer, ‘Her Şey çok güzel olacak’ sözü suçsa, Sayın Cumhurbaşkanımın damat beyden başlayarak herkesi cezalandırmaya başlamasını öneririm. Zira her hafta çıkıp, ‘Her şey çok güzel olacak’ demesinden sonra dolar fırlıyor, iflaslar artıyor, işsizlik, faizler ve enflasyon yükseliyor.

Ha bir de gazetelerde yer alan bir habere taktım.

Başlık aynen şöyle;

Cumhurbaşkanı teşkilatları uyardı; “Lüks yaşamdan uzak durun..”

Yani demek istedi ki, ‘Seçime kadar fakir taklidi yapın..’

Yapmayın Sayın Cumhurbaşkanım.

Saraydan tutun da, saray gibi yapılardan lüksün, şaşanın, görkemin aktığı günleri seyrettik, seyrediyoruz.

Yani, geçici süre bizim gibi yaşayarak da bizi kandırmanız biraz zor.

Bu kadar uyarıdan sonra bir de tavsiyem olacak.

Eğer, İstanbul Seçimlerinde Binali Yıldırım’ın kazanma ihtimalini yükseltmeyi gerçekten istiyorsanız, önce Sayın Devlet Bahçeli’ye 24 Haziran’a kadar, İstanbul’a giriş yasağı koyun.

Zira siz ve Sayın Bahçeli her sokağa çıkışta, binlerce koruma seferber edilecek, geçeceğiniz güzergahlardaki işyerlerinde çalışanların GBT’si sorgulanacak, sakıncalı işyerleri kapatılacak, trafik kesilecek ve bu Mübarek Ramazan’da milletin isyanı daha da artacak.

Sonuç;

1 Cumhurbaşkanı,
1 Eski Başbakan,
6 Genel Başkan,
12 Bakan,
350 Milletvekili,
36 Ulusal Tv,
70 Bölgesel-İnternet Tv,
15 Ulusal ve yandaş Gazete,
53 Yerel Gazete,
70 bin Diyanet personeli ve imam,
63 Dernek ve Vakıf,
33 Dini Cemaatler,
250 bin trol bir yanda,

Ekrem İmamoğlu ve ‘YSK Hak Gaspı yaptı’ diyen İstanbullu milyonlar diğer yanda.

Bakalım ipi hangisi göğüsleyecek.

Yazarın Diğer Yazıları