Ahmet ZORLU

HİPNOZ..

Ahmet ZORLU

Olmuyor efendiler..
Demokrasiye el attınız, demokrasi olmaktan çıkardınız.
Eğitime el attınız, yüzünüze gözünüze bulaştırdınız.
Sağlık dediniz gidin, kamu hastanelerinin halini bir görün..
Aktif dış politika dediniz, ortada ‘Dış’ bile kalmadı, bırakın politikayı..
Açılım dediniz, ülkeyi dünyaya kapattınız.
Kime dostum dedinizse, sizin yerinize ülkemiz insanının sırtına bıçak sapladı.
Hangi konuda başarısız oldunuz ise, ‘Kandırıldık’ kolaycılığına sığındınız.
Bakınız eğitimden başlayalım;
Üniversite kat sayı farkı kaldırıldı (2003)
Müfredat değiştirildi (2004)
Üç yıllık lise 4 yıla çıktı (2005)
LGS gitti, OGS geldi (2005)
OKS yerine 3 aşamalı SBS geldi (2007)
ÖSS yerine YGS-LYS geldi (2009)
Üniversiteye girişte kat sayı kaldırıldı (2009)
3 aşamalı sınav kalktı yerine yine tek sınav geldi (2010)
Düz liseler Anadolu Lisesi oldu (2010)
4+4+4 eğitim sistemi geldi (2012)
Tek SBS yerine yine birçok sınav geldi (2012)
Dershaneler kaldırıldı (2012)
TEOG ilk defa uygulandı (2013)
TEOG kaldırıldı (2017)
Bazı üniversiteler Araştırma Üniversitesi’ne dönüştürüldü (2017)
LYS-YGS ve çoklu sınav kaldırıldı, yeniden tekli sınav getirildi. (2017)
Durun daha bitmedi, meydanlarda nutuklar attınız..
“Hans’ın, Helga’nın eğitimde elde ettiği imkanları bundan sonra Ayşe de, Ali de elde etmiş olacak. Bilgisayarlı eğitim bizim çocuklarımızın da hakkı” dediniz.
Ne oldu dağıttığınız tabletler. Hala kenar semtlerdeki çocuklar, kırsaldaki yavrular bilgisayar bekliyor sizden.

Ortaya koyduğunuz eğitim sistemi sayesinde artık çocuklarımızın yarısı okuduğunu anlamıyor. Bırakın fen ve matematiği. Türkçe anlamaz ettiniz çocukları.
Bazı üniversitelerin Araştırma Üniversitesi yapılması kararına gelince, “Bir kurumun adına anlam eklemek o kurumun kalitesini artırmaz efendiler.”
Öyle olsaydı, Anadolu Lisesi yaptığınız düz liseler, Anadolu İmam Hatip Lisesine dönüştürdüğünüz İmam Hatip Liseleri başarı rekoru kırardı.
Sağlığa da bakalım mı?
“İsteyen istediği hastaneye gidip muayenesini olacak, gidip ilacını istediği eczaneden alacak” dediniz.
Özel Hastanelere özel fiyatlar getirmek zorunda kaldınız.
Yetmedi, bıçak parasını geçerli hale getirerek hastayı doktorun insafına bıraktınız.
Şehir Hastaneleri sayesinde sağlığı özelleştirdiğiniz gibi bu hastanelere yıllık bir hastane yaptıracak miktarlarda kira ödemeye başladınız.

Artık röntgen çektirmek için hastalara 3 ay gün veriyor, yaptırdığınız o devasa kurumlar.
Yol yaptınız, ama yolsuzluk yapana da sesinizi çıkarmadınız.
Kayseri Kuzey Çevreyolu, yol ile yolsuzluğun aynı kılıfa bürünmüş halidir.
Üretim, istihdam gibi ülkeleri ayakta tutan konuları bir kenara bıraktınız.
İstanbul’dan başlayarak memleketin tüm zenginliklerini Araplara sattınız, gelen sıcak parayla bu güne kadar idare ettiniz.
Merkez Bankasına giren, kaynağı belirsiz ve nereden geldiği bilinmeyen para miktarı milyarlarca doları buldu.

Yetmedi, Deprem için harcanması gereken paralar, işsizlik fonu paralarını bile kullandınız, ama doyuramadınız hala yandaşlarınızı.
Cumhuriyet döneminde ne yapıldıysa hepsini özelleştirme adı altında yandaşların kullanımına sundunuz.
Bir Şeker Fabrikaları kaldı bu yılda onları da sattınız.
Elin yaptığı arabayı getirip yüzde 160 vergi bindirerek vatandaşa sundunuz.
Yerli araba edebiyatı yapa yapa.
Yetmedi, ‘Yerli uçağımız göklerde’ afişleri yaptırarak milleti kaldırırken ve Türk Hava Yollarının uçakları iş yapamadığı için, kurum milyar dolarlar zarar ederken 11 milyar dolarlık ABD’den uçak bağlantısı yaptınız.
Benzini alıyor yüzde 250 vergiyle bize satıyorsunuz.

Sigara şirketleri, sizin sigaradan aldığınız vergilere gıptayla bakıyor.
Yandaşlarınıza dağıttığınız GES Ruhsatları ile milyonlar kazandırdınız.
Sarayın emrindeki uçak filosu, değme hava yolu şirketlerini bile gıpta ettirecek kadarken, her yıl yeni uçaklar eklediniz filonuza, yeni zırhlı araçlarla takviye ettiniz, saraydakileri..
Buna rağmen, çıkıp “Kandırıldık” söylemi ile keyif çatmayı sürdürüyorsunuz.
Anlaşılıyor ki, hipnoz ettiğiniz seçmen ‘Kandırıldık’ demeyecek, bari siz çıkıp bu insanlara ‘Kandırdık’ diye bir nanik yapın, parmaklarınızı çıtlatın ve bu gaflet uykusundan uyandırın artık bizi..
Çünkü bizde deniz bitti.
Size verecek bir şeyimiz kalmadı.
İstediğiniz kadar zam yapın.
Motorlu Taşıtlar Vergisi’nde zamdan sonra ne kadar tahsilat olacak siz ona bakın.
Sigara kağıdından gelecek vergiye muhtaç ettiniz bu ülkeyi.
Yazık..

Yazarın Diğer Yazıları