HASAN ALİ KİLCİ..

İnsan vardır, doğar, yaşar, ölür..

Ardından, “Geldi-gitti işte” denir.

İnsan vardı, doğar, yaşar, ölür.

Ardından, “Allah Rahmet eylesin, kimseye zararı olmadı. İyi biriydi” denir.

İnsan vardır, doğar, yaşar ve sadece bedeni ölür.

Başarıları ile, dürüstlüğü ile, mücadelesi ile, inancı ile, dik duruşu ile hep gönüllerdedir, hep dillerdedir.

Hasan Ali Kilci işte o tür bir insandı.

Genç yaştan itibaren mücadele dolu hayatı, inandığı ilkeler için sergilediği özveri ile hep gönüllerde, hep akıllarda kalacak bir insandı.

4-5 yıldır yaşadığı rahatsızlığa rağmen, hep anılan, aranılan bir isim oldu Hasan Ali Kilci.

Onu, Kayseri Ticaret Odası Başkanlığı döneminde yakında tanıma ve izleme imkanı buldum.

Fanatik bir siyasi kimlik yerine, diğer siyasi görüşlere de saygılı ve onlarla birlikte çalışmak gibi bir yol seçmiş ve Kayseri Ticaret Odası’nı Türkiye’nin en gözde kurumlarından biri haline getirmişti.

Fetö denilen ihanet şebekesi, kurduğu kumpas ile ve hazırlanan bir senaryo ile gözaltına alındı, tutuklandı Hasan Ali Kilci.

Çünkü bu ihanet yapılanması, içerisinde para olan, rant olan her yeri teslim alıyor, böylesi kurumları sömürüp semirmeye devam ediyordu.

Çeşitli kumpas kasetleri ortaya konularak yargılandı, bir süre cezaevinde kaldı.

Bu zaman diliminde Fetö yapılanması Kayseri Ticaret Odası Yönetimini kısa süreliğine de olsa ele geçirmişti.

Zira, Ticaret Odası’nın başına getirdikleri Sayın Mahmet Hiçyılmaz bile bitmek bilmeyen taleplere isyan etmiş ve onları KTO Yönetiminden temizleme yolunu seçmişti.

Hasan Ali Kilci ise, tutuklandığında üzerinde bulunan görevleri sürdürmekte direnmek yerine başta Kayseri Ticaret Odası Başkanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği,  Ticaret Odaları Konseyi Başkanlığı olmak üzere 20’nin üzerinde dernek, birlik ve oluşumdaki başkanlık, yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmiş ve ‘Bu kumpastan aklanıp çıkacağım’ diyebilmişti.

Tutuklanmasından, Milletvekili adayı olmasına kadar geçen sürede aslında Merhum Kilci, kimin dost, kimin dost görünümlü çıkarcı şebekesinden olduğunu da yaşayarak görme imkanı bulmuştu.

Milletvekilliği dönemi, ülkedeki siyasi tablo nedeniyle kısa sürmüş, parlamentoda gönlükdeki çalışmaları yapma zamanı olmamıştı ama;

Ticaret Odası Başkanlığı döneminde bu kent için aralıksız mücadele vermiş, Kayseri Pastırması, Kayseri Sucuğu ve Mantısının Coğrafi işaret almasını sağlamış, kentin tanıtımı için özveriyle çalışmıştı.

Daha da önemlisi, eleştiriye açık bir yönetici portresiydi Hasan Ali Kilci.

Doğrularının yanı sıra bazen de eleştirdik, yeri geldiğinde yazılarımızda, programlarımızda.

Kaşını bile çatmaz, arar konu hakkında kendi düşüncelerini anlatırdı.

Yani Demokrat bir kişiliğe sahipti Merhum Kilci..

‘Kendi için çalışanların’ köşe başlarını tuttuğu bir dönemde, ‘Kenti için çalışan’ birkaç örnek insandan biriydi kısacası.

Dedim ya Sevgili Dostlar.

Dünyaya gelmek, yaşayıp ölmek değildir marifet.

Dünyaya gelmek, dolu dolu yaşamak ve bedenen ölseniz bile akıllarda, gönüllerde, hatıralarda kalabilmektir esas olan.

Hasan Ali Kilci,  bu kentin bir dönemine damgasını vurmuş, gönüllerde taht kurmuş bir sivil toplum adamıydı.

Daha da önemlisi adam gibi adamdı.

Kayserinin unutulmazları arasında almıştır yerini.

Çocuklarına, onur, çocuklarına mücadele, çocuklarına adam gibi adamlık bırakmıştır miras olarak.

Hasan Ali Kilci’ye Allah’tan Rahmet, sevenlerine Başsağlığı diliyorum.