Ahmet ZORLU

ETKİLER, SAYIN YILDIZ..

Ahmet ZORLU

Kayseri’nin, kerameti kendinden menkul ismi Taner Yıldız, Ahmet Davutoğlu ile başlayan istifa furyasının Ak Partiyi etkilemeyeceğini buyurmuşlar.

Etkiler Sayın Yıldız.

Ak Partiyi ne kadar etkileyecek bilmiyorum ama, AKP’de deprem etkisi yaratacak istifaların geleceğini söyleyebilirim.

Zira sormaya, sorgulamaya başladı, kayıtsız şartsız bu güne kadar seni omuzlarında taşıyanlar.

Mesela diyorlar ki, “Doğduğun toprakların elektrik dağıtım işini verirken, ‘Bu milletin a…. koyacağız’ diyen Mehmet Cengiz’i özellikle mi seçtin?”

Zira gönderdiği elektrik faturaları ile verdiği sözü yerine getirmeye başladı.

Yozgatlı ve Sivaslı o nedenle sana rahmet okuyor.

Ya da soruyorlar, “Kayseri’de, Yozgat’ta ve ülkenin önemli coğrafi bölgelerinde kimlere GES Ruhsatı dağıttın ve bir ömür sürecek gelire kavuşturdun?” diye.

Ya da, “Senin döneminde başlayan uygulama ile, PKK’lıların tükettiği elektriği daha ne zamana kadar bize ödeteceksiniz? Kaçak elektriği gösteren kalemi faturalardan neden kaldırdınız?” sorusunun cevabını çok merak ediyorlar.

Siyasal yapıları oluşturan omurgalar vardır.

Eğer omurgada çatlak meydana gelirse, o yapının ayakta durması mümkün değildir.

Bana göre de, Ahmet Davutoğlu’nun istifası, çatıdaki bir kiremitin eksikliği kadar hissedilir.

AKP’nin omurgasını Abdullah Gül, Bülent Arınç, Abdüllatif Şener ve Recep Tayyip Erdoğan oluşturuyorlardı.

Bu gün bu dört isimden üçü, itibarsızlaştırılarak partiden uzaklaşmak zorunda bırakıldılar.

Bir de Ali Babacan gibi demokrasiyi ekonomiden daha önemseyen isimler vardı partinizde.

Bu gün her AKP’li, Abdüllatif Şener, Ali Babacan gibi isimlerin ülke ekonomisinde söz sahibi oldukları istikrarlı süreci mumla arıyor.

Bir de Ahmet Öksüzkaya ve birkaç isimden oluşan ve Tarikat-Cemaat kontenjanından milletvekilliği ve bakanlık yapan isimler vardır.

Onlar her seçimde, yerlerini korudular ama millet için, ülke için kıllarını kıpırdatmadılar.

Siz ve sizin gibiler sayesinde, “Zammı biz yapmıyoruz, otomatik oluyor” diyen, çıkardı devr-i iktidarınız.

Siz hala, millete dayattığınız ucube rejimin tutmadığını bile göremeyecek kadar acz içindesiniz.

İstifalar Ak Partiyi etkilemez, öyle mi?

İşte iktidarınızda depreme neden olacak bakış açısı budur.

Sizin görmek istemediğiniz Türkiye’nin halini özetleyeyim o zaman.

  1. Bu millet, Devlet Bahçeli’nin önünü açtığı, adına Partili Başkanlık Sistemi dediğiniz ucube rejimi kabullenemedi. Partililerinizin yarısı bile şimdiden Parlamenter Demokrasi demeye başladı.
  2. Ülke harap ve bitap hale geldi sayenizde. Üretmeyen, borçlanan, eldekileri mirasyedi gibi satıp elden çıkaran bir ekonomik yapı kurdunuz ama konkordato ilan etti edecek bu kurduğunuz yapı.
  3. Eğitim ve sağlık alanında çakıldı ülke. Ülkenin eğitimi özel okullar sahibi bir bakanın, sağlığı özel hastaneler sahibi bir başka bakanın elinde. Sağlığımız taşerona emanet.
  4. Ülkede kayıtlı-kayıtsız 8,5 milyon işsiz var. Bunlara Suriye’den getirdiklerinizi de eklersen 11 milyon. Ama siz, orduya asker, emniyete polis, yaptırdığınız hapishanelere gardiyan, bir de ‘Toplum yararına çalışma’ uydurması ile hoşnutsuz partililerinize yılın birkaç aya üretimle ilgisi olmayan iş ayarlamanın ötesinde, üretime yönelik tek bir adım atmadınız, atmıyorsunuz. Ben bu satırları yazarken açıklandı işsizlik rakamları. Detayını vermeyeyim ama her 4 gençten biri işsiz sayenizde. O işsizler mi taşıyacak sizi sırtlarında sanıyorsunuz?
  5. Ülkenin sayılı kuruluşları ya iflas ya da konkordato için mahkeme kapılarında nöbet tutuyor.
  6. Tarımsal üretimi bitirdiniz, gariban emekli, çaresiz asgari ücretli ucuz patates-soğan kuyruğunda. Patates ve Soğanı da adını duyduğunuzda küçümsediğiniz Esed’in ve size selam bile vermeyen Sisi’nin ülkesinden alıyorsunuz.
  7. Sayenizde ülkede gelişen sektörler de yok değil hani. Cezaevi inşaatları son hız. Her gün ülkenin bir yerinde İcra Dairesi açıyorsunuz. Vatan borcu olarak gördüğümüz Askerlikte bile milleti sınıflara ayırdınız. Parayı bastıran askercilik oynuyor, parası olmayan ise askerliği istihdam kapısı olarak görüyor.

O nedenle, Sayın Yıldız, istifalar Ak Parti’yi etkilemese de AKP’yi darmadağın edecek. Hele sizin gibi üstlendiği yetki ve sorumluluğu toplumun çıkarları için değil, bir avuç mutlu azınlık için kullananlar var ya, onların durumunu düşünmek bile istemiyorum.

İnanmıyorsanız, gelin kayıtlı partililerinizin arasında bir çalışma yapın.

Mesela, “Bizi Kayseri’yi temsil eden vekiller olarak görmek istiyor musunuz?” deyin.

Üyelerinizin yüzde 30’u ‘Evet’ desin, ben gazeteciliği bırakırım.

Peki siz üyelerinizden bile yüzde 30 destek bulamazsanız vekillikten istifa eder misiniz?

Bu tanım ve restim sadece şahsınıza yönelik değil.

Her seçimin kadrolu adaylarını da kapsıyor. 

Yazarın Diğer Yazıları