Ahmet ZORLU

BİZİM GİBİ..

Ahmet ZORLU

Adam yalın, adam sade, adam en sinir bozucu suçlamayı bile güler yüzle cevaplandırıyor,  adam çocukların sevgilisi, oğlan çocuğu olan anne-babaların çocuğuna idol olacak kadar bizim gibi..

Eli silahlı, çelik yelekli polis ekipleri,  çakarlı araç konvoyları ile korunmuyor.

Çevresinde oluşan sevgi çemberi kendisini koruyor.

Yani bizim gibi yaşıyor, bizim gibi konuşuyor, bizim gibi çıkıyor sokağa.

Daha makama oturmadan, Beylikdüzünde oluşturduğu sevgi çemberini önce İstanbul Geneline, sonra da Türkiye’ye taşıyabilmiş biri.

Ondandır, karşı cephede hüküm süren gerginlik.

Ondandır, kendileri daha sayım bitmeden galibiyet ilan ederken, ‘Ama ben kazandım’ sözüne olan tahammülsüzlük.

Sokağa çıktığında ulaşılmaz değil.

Sevdirdi kendisini be kardeşim.

Yalansız, riyasız, egosuz bir insan özlemişti Türkiye..

40 Haneli bir köyde dünyaya gelmiş bir çocuğun, bu ülkenin kaderine parmak basabileceğini gösterdi Ekrem İmamoğlu..

İktidar edenlerle YSK’ya tavsiyemdir, bir an önce tamamlayın bu süreci.

Eğer gerilim uygulamaya devam ederseniz olacakları söyleyeyim.

Bu Aziz Millet, “İmamoğlu gibi bir Cumhurbaşkanı, İmamoğlu gibi bir bakan, İmamoğlu gibi Belediye Başkanı, İmamoğlu gibi Yönetici istiyoruz” demeye başlayacak, hatta başladı bile..

Ne kadar özlemişiz değil mi, bizim gibi, bizden birinin sesini duymayı..

Ne kadar özlemişiz değil mi, Demokrasiyi her işin başında gören bir sesi..

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu bu nedenle kutluyorum.

İzmir’de, İstanbul’da, Ankara’da, Adana’da, Antalya’da ve daha bir çok yerde, insanı küçümseyen değil, insanı yücelten isimleri aday gösterdiği için.

Bu gün 5 Nisan Avukatlar Günü..

Adalet nöbetçilerinin günü.

Türkiye Barolar Birliği, İl Baroları ve partisine bakmaksızın bütün avukatların, YSK’yı uyaracak ortak bir bildiriye imza atmalarını umuyor ve bekliyorum.

Zira, YSK iktidar partisi ve ortağından gelen itirazları değerlendiriyor ama, muhalefetten gelen talepleri anında reddediyor.

20 bin oy fark var kardeşim İstanbul’da.

Tamam itiraz edildi, siz de yeniden oyları saydırıyorsunuz.

Peki 3 oyla seçim kaybeden partinin, adayın, 3 bin oyla seçim kaybeden partinin, adayın talebini neden anında geri çeviriyorsunuz?

Türk Demokrasisi ciddi bir sınav veriyor.

Dilerim,  Hukukumuz daha fazla yıpratılmadan, dileriz seçim kurullarındaki bu çifte standart Hukuka olan güveni daha fazla aşındırmadan tamamlanır bu süreç.

Ankara ve İstanbul’da iktidar partisinin her itirazı değerlendiriliyor, oylar yeniden sayılabiliyorsa;

“Ben haksızlığa uğradım, partime haksızlık edildi” diyen her adayın, her partinin yeniden sayım talepleri kabul edilmediği sürece hukuk vicdanı kanamaya devam edecektir.

Gelelim ‘Mazbata’ meselesine.

Kardeşim bu millet Ekrem İmamoğlu’na kalbini vermiş, siz mazbata vermişsiniz, vermemişsiniz, ne fark eder.

Adaletin, gerçeklerin ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır unutmayın, ama er, ama geç..

Binlerce Bankamatik trolü iddiaları dolaşıyor ortalıkta.

Eğer doğruysa, daha adaletle çok işiniz olacak unutmayın..

Zira, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurup bize hediye ettiği Türkiye Cumhuriyeti’nin ne bir karış toprağı, ne kör kuruşu ne de bir kurumu hiç kimsenin babasının çiftliği değildir, olmayacaktır..

Yazarın Diğer Yazıları