BİRİKTİRİLMİŞ YALANLAR.
Ahmet ZORLU
Kaliteli insanların değersiz, değerli insanların kalitesiz olduğu bir dönem yaşıyoruz..
Tarihimiz biriktirilmiş yalanlardan ibaret.
Dinimiz biriktirilmiş hurafelerden ibaret.
Siyasetimiz biriktirilmiş entrikalardan ibaret..
Sanal bir alemde, yalan bir alemde debelenip duruyoruz..
İktidar borazanı kanallarda ‘Avrupa can çekişiyor, Avrupa Emeklisi, Avrupa Çalışanında sefalet diz boyu’ haberleri veriliyor.
Aynı kanallarda etin kilosu Türkiye’de 30 lira.
Kasap tezgahında ise 80 lira.
Vatandaş, bu yandan kanallardaki etlerin görüntüsüne banıyor ekmeğini.
Öylesi hipnoz edilmişlerin yaşadığı bir ülke yani.
Tek amaç bizdeki emekli, bizdeki çalışan ve bizdeki işsizlik oranları üzerine odaklanan dikkatleri başka alana çekmek.
Tarihimizi bile çarpıtarak, övünüyoruz geçmişimizden.
Osmanlı’yı dünyaya hakim konuma getiren padişahları değil, Osmanlının çöküşünü sarayından izleyip, ‘Darbe yaparlar diye donanmayı sarayın önüne kilitleyen padişahlar, İngiliz’e İstanbul’un Altın Anahtarını sunan ve iflasın ilanı niteliğindeki Düyun-u Umumiye ilan eden padişahlarla övünür hale getirildik.
Dinimizi bile bize çarpıtarak öğretiyorlar.
Yüce dinimizin haram ve yasak kıldığı, hırsızlık, kul hakkı, devlette liyakat gibi temel konulara hiç değinilmiyor. Bunun yerine devlet kurumlarının faiz almasını mübah gören, Ahlak Kavramını kadına odaklayan uydurulmuş bir din anlayışı pompalanıyor Devletin Diyaneti tarafından.
Hele siyasetimiz, hele siyasetimiz..
Acınası bir noktada.
Zübüklüğün zirvede olduğu, iradelerin bir kişiye emanet edildiği acınası bir dönemden geçiyor siyasetçilerimiz.
İsmail Efendi çıkıyor ve ara sıra Kayseri’nin sahipsizliğinden dem vuran muhalefet milletvekillerine, “Siz de bizim gibi çalışmama noktasından bizimle birlik ve beraberlik içinde olun, bakın nasıl huzur bulursunuz” diyor, diyebiliyor.
Sonra da sıralıyor yüzü bile kızarmadan Kayseri Projelerini. “Memduh Büyükkılıç ile görüştüm, Belsin-Hastane hattını yakında ihale ediyor. Havaalanı Projeleri de hazır..”
O projelerden Belsin-Hastane hattını Ulaştırma Bakanlığı yapacaktı, ne oldu da Büyükkılıç’ın, belediyenin omzunda kaldı yükü. Havaalanı ise yılan hikayesi zaten.
Son 10 yıldır bu kent için yeni adına, yenilik adına hiçbir şey yapılmadı, çivi bile çakılmadı.
Acaba, “Hızlı tren Ankara-Sivas Hattı ile aynı dönemde bitecek ve Kayseri Ankara’ya hızlı tren ile bağlanacak” diye ahkam kesen, dünün ve bu günün milletvekilleri, eski bakanları yüzünüz kızarmıyor mu?
Zira, Ankara-Sivas hattında deneme seferleri Martta başlıyor da, ondan sordum..
Hani Kayseri Venedik olacaktı, Kentin ortasından gürül gürül Kızılırmak nehri akıtılacaktı.
Gidin Eskişehir’i görün.
Bir Irmağın, bir nehrin bir kente nasıl hayat verdiğini gözlerinizle görün. Sonra da Kayseri Halkını yıllarca bir hayalle avuttuğunuz gerçeği ile yüzleşin.
Dedim ya Sevgili Dostlar..
Kaliteli insanların değersiz, değerli insanların kalitesiz olduğu bir dönem yaşıyoruz..
Tarihimiz biriktirilmiş yalanlardan ibaret.
Dinimiz biriktirilmiş hurafelerden ibaret.
Siyasetimiz biriktirilmiş entrikalardan ibaret..
Ve anamızın ak sütü gibi helal oylarımızı Görkemine, Lüksüne, Şaşaaasına meze yapan, Aziz Nesinlik yöneticilerin ülkemi habis bir ur gibi sardığı günlerden geçiyoruz.
Oynanan büyük çadır tiyatrosunda, ilk kez temsil izleyen taşralı gibi hala, yıllardır seçtiklerimizin şapkalarından tavşan çıkarmasını umuyoruz..
