VEKİL ÇOCUKLARI DESHANE SATIN ALIYOR!

VEKİL ÇOCUKLARI DESHANE SATIN ALIYOR!
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

Aktif Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Osman Bahçe, dershanelerle ilgili MEB yasasıyla yapılan düzenleme sonrasında siyasetçi ve milletvekili çocuklarının dershanelere ilgisinin artığına dikkat çekti. Bahçe, birçok ilde dershanelerin özel okula dönüşmesi ile ilgili düzenleme sonrasında dönüşemeyenlerin kapanmak üzere olduğunu söyleyerek, “Dönüşemeyen dershaneleri siyasilerin ve milletvekillerinin yara çocuklarının devşirdiklerini ve satın aldıklarını gördük. Duyduk” dedi.

Aktif Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Osman Bahçe, bazı etkinlikler için Kayseri’ye geldi. Sendika binasında eğitimciler ile bir araya gelen Bahçe, toplantının ardından basın toplantısı düzenledi. Türkiye’nin sıkıntılı bir dönemden geçtiğinin altını çizen Bahçe, siyasi dünyada yaşanan sıkıntıların bedelini milletin ödediğini söyledi. MEB Yasası ile Milli Eğitim’in dengesinin bozulduğunu ifade eden Bahçe, “MEB Yasası ile dengeler vatandaş aleyhine bozuldu. MEB yasası ne kadar dershaneleri kapatan yasa olarak milletin nezdinde yer alsa da, Milli Eğitim Bakanlığı’nın teşkilat yapısı ve sistemi üzerinde uzun vadeli kalıcı tesirler bırakacak, okul müdürlerinin sisteminin değiştirilmemesi bürokratların havuza alınması gibi, olumsuz yapılanmalara neden oldu. Milli eğitim bakanlığını derinden etkileyen çocuklarımızı doğrudan etkileyen olumsuz düzenlemeler yapıldı. Şuanda tepe noktalarda yaşanan milleti kamplaştırma, birbirine düşürme çalışmaları ve söylemlerinin yan tesirleri olarak durumdan vazife çıkartan bürokratlar arttı. Birilerini yaranmak için milletin bir kısmını zarara uğratarak, kahraman olan bürokratlarımız türedi. Millete karşı çalışmakla mükellef olanlar, bunu bir kenara bırakıp kendisini oraya getirenlere borç ödemek için gelenlerin sayısı arttı. Bunun bedelini hep birlikte ödüyoruz. 7 bin okul müdürümüz görevden alındı. Hiçbir kriter ortaya konmadan yenileri atandı. Biz sendika olarak üyelerimizin davalarını takip ediyoruz. Hepsini kazanıyoruz. 175 davımız vardı. Mahkemeler esastan görüşmeden reddetti. Danışta 2 dairesi başkan hariç bütün üyelerin bizim lehimize oy kullanmasıyla hukuk zaferi kazanıldı ve 175 kişi için mahkeme yolu açıldı.”

OKULLAR SİYASALLAŞTI

Dershanelerle ilgili yapılan MEB yasasının arkasında eğitim sistemiyle ilgili başka düzenlemelerin olduğunu anlatan Osman Bahçe, amacın dershaneler olmadığını dile getirdi. Bahçe, ön plana itilen dershanelerin dışında eğitimde yapılan düzenlemelerin bedelini Türk milletinin 2 yıl sonra çok büyük olarak ödeyeceğini anlatarak, dershanelerle ilgili gelinen noktayı değerlendirdi.

Bahçe sürdürdü: “Okullarımız alabildiğine siyasallaştı. Öyle ki, devlette siyasi atamalar bir noktaya kadar meşrudur. Olması gerekebilir. Genel müdürler, illerde milli eğitim müdürleri siyasi anlayışların değişmesi ile siyasi atama olmasında bir beis yok. Kendi projelerini canla başla savunacak birini atayabilir. Ama bu seviyenin altına inerseniz büyük zarar olur, oldu da. Okul müdürünü ve yardımcısını bile siyasi ve sendika kriterlerine göre değiştirildi, eğitimdeki siyasallaşmanın bedelini anaokulundaki çocuklarımız ödüyor. 5 yaşındaki çocuklarımız bile ödüyor” dedi.

 

OKULLAR DERSHANEYE DÖNÜŞÜYOR

Milli Eğitim Bakanının bazı dershanelerin dönüşümünde destek verecekleri yada vermeyecekleri yönündeki açıklamalarını hatırlatan Osman Bahçe, şunları söyledi; “Bu açıklama Milli Eğitim Bakanlığı tarihinde en talihsizi olabilir. “Milletin yarısını harcayacağım” dedi. Bu anayasal suçtur. Ayrımcılık yapılması suçtur. Kim dönüşecek kim dönüşmeyecek onu geçelim. Dönüşebilenlerle ilgili orada okula benzer bir eğitim verilmesi mümkün değil. Ne bahçe var ne sosyal donatı var. Ders programında sadeleştirme ile oralar dershane gibi olarak. Dershane formatında okulculuk yapılacak. Şuan özel okullarında dönüşüm için devlet okullarından ön kayıtlar yapılıyor. Okullar boşalacak. Boşalsın. Arz taleple dengeler bulur. Devlet okulları da diğer özel okullarda dönüşüm rekabet gücünü korumak için onlarda nitelikli eğitimden sınav odaklı eğitime doğru kaymak zorunda. Başka yolu yok. Sınav odaklı eğitimi bitirelim derken bütün eğitim kurumlarını dershaneye dönüştürmeyi başardı. Hükümetin yakından destekleri bazı kesimlerin dershane çalışmaları var. Devletten alınan araziler var. Dershanelerden çıkan açığı kapatmak için farklı bir dershanecilik yapılıyor.”

Genel Başkan Osman Bahçe, bazı siyasetçi ve milletvekili ile çocuklarının kapanabilecek, dönüşemeyecek dershaneleri devşirdiğini ve satın aldığını belirterek, “Bunu gördük ve duyduk. Bu olayda çok ayrı bir şey” dedi.  “Devlet dershaneciliği fiyaskoyla sonuçlandı” diyen Genel Başkan Bahçe açıklamalarını şöyle sürdürdü:  “Mevcut dershaneler devam etsin gibi bir reflekste değiliz. Dershaneler açık kalsın kalmasın, dershanelerin durumu beni çokta ilgilendirmiyor. Dershanemde yok. Ama benim büyük bir kaygım var. Çocuğum üniversite sınavına girecek. Bunun telaşı var. Bunun endişesi var. Sayın bakanın verdiği bazı garantiler vardı ama onun garantisi yok. Ne olacağı bilinmiyor. Nasıl bir sınav çocuklarımı bekliyor bilmiyorum. Endişeliyim. Eğitimci müfettiş olarak bende endişe içindeyim. Milletimiz nasıl bir endişede düşünün. Görün.”

KARSLI TEYZE SÖZDE İNEĞİNİ SATMAYACAKTI

Sendika Genel Başkanı Osman Bahçe, eğitimde karanlık bir tablo gibi durum var olduğunu söyleyerek, “Umarım biz yanlış çıkarız. Ama yine teyzemiz ineğini satacak. Çünkü 2 bin, 2 bin 500 liralık para vermek zorunda kalacaklar gibi.Bir ilimizde, bir okul, devlet dershanelerinde parayı artırmak için bir kırtasiye ile anlaşmış. Kırtasiye bir üniversiteye hazırlık, lise, Anadolu lisesi için set hazırlayacak. Normalde 300 lira tutan kitaplar 2 bin 500 liraya satılacak. Devlet dershanesi paralı değil. Devlet ödüyor. Veliden dershane ücreti alınmayacak. Ama filancı kırtasiyeden kitap alınacak. Değeri 300 lira. Ama 2 bin 500 liraya alınıyor. Zaten veli dershaneye çocuklarını gönderse aynı parayı ödeyecekti. Pazarlık yaparak 2 bin 500 liranın altında ödüyordu. Ama şimdi bu miktarı ücretsiz gönderdiği devlet dershanesi için ödüyor. Sözde Karslı teyzemiz ineğini satmayacaktı.”