UMUDU GÜL'E BAĞLADILAR

UMUDU GÜL'E BAĞLADILAR
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

Kentte faaliyet gösteren dershane yöneticilerinin kapatma ve dönüştürme isyanı sürüyor. Dershaneciler bu kez de Ticaret Odası’nda bir araya gelerek, AKP Hükümeti’ne yönelik tepkilerini dile getirdi. Bürokratların dershane yöneticileri ile yaptıkları toplantıları "İkna Odaları" mantığını taşıdığı dile getiren dershaneciler, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e umutlarını bağlayarak, “Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'den köşkün kapılarını bizlere de açmasını ve bizleri dinlemesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

Kayseri Ticaret Odası’nda (KTO) bir araya gelen dershane yöneticileri adına basın açıklamasını Serhat Dershanesi Müdürü Mehmet Havesli yaptı. Hükümetin çalıştaylar yapılmadan üç beş yetkilinin düşünceleri doğrultusunda hayata geçirmeyi planladığı değişikliklerin medya sayesinde ortaya çıkarıldığına dikkati çeken Havesli, "Dershaneler konusu paydaşlarla yapılan toplantılarda istemediğimiz şeyler yaşandı. Bürokratların paydaşlarla yaptığı toplantılar ikna odası mantığından öteye geçemedi?” dedi.

“YAŞANANLAR BİZİ GERÇEKTEN ÇOK ÜZDÜ”

 “Bu taslak çalışmaları şayet siz değerli basınımız tarafından ortaya çıkarılmamış olsaydı biz paydaşların konuyla ilgili herhangi bir bilgisi olmadan yasal süreç gerçekleşmiş olacaktı.”diyen Havesli, şunları söyledi: “Ne var ki konunun paydaşlarla tekrar görüşülecek olması hepimizi ümitlendirmişti. Bu süreçte de hiç beklemediğimiz ve istemediğimiz şeyler yaşandı. Yaşananlar bizi gerçekten çok üzdü. Hepinizin malumudur ki bürokratların paydaşlarla yaptığı toplantılar ikna odası mantığından öteye geçemedi.”

CUMHURBAŞKANI GÜL’DEN YARDIM İSTEDİLER

Havesli, seslerini duyurma adına son bir ümit olarak hemşerileri Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü gördüklerini de vurgulayarak,  “Sayın Cumhurbaşkanımız, ülkemizin tam demokrasiye geçti denildiği günlerde değişik problemler ortaya çıktı. Toplumumuzda yer yer tansiyon yükseldi. Her defasında demokratik söylemleriniz oldu. Yürekleri ferahlandırdınız. Hatta yıllardır halka kapalı olan köşkün kapılarını her kesime açtınız. Onları dinlediniz ve düşüncelerine önem verdiniz. Bu günlerde de ülkemizin kanayan yarası olan eğitimimiz ve sektörümüzle ilgili zât-ı âlilerinizden benzer açıklamalar talep ediyoruz. Hatta Çankaya Köşkü’nün kapılarını bu fedekâr eğitimcilere de açıp onları dinleyeceğinizden eminiz. Toplumumuz ve de özellikle eğitim camiamızdaki bu kaosu her zaman ki yaklaşımlarınızla çözüme kavuşturacağınız konusunda size olan güvenimiz tamdır.” şeklinde konuştu.

Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında AKP Hükümeti Sözcüsü Bülent Arınç’ın yaptığı açıklamalara da değinen Mehmet Havesli, “Bakanlar Kurulu sonrası kapatma ile ilgili bir takım ifadeler olduysa da eğitimin bir süreç olduğu, bu sürecin aktörleri olan öğrenci, veli ve öğretmenlerin rahatlatılması bakımından daha net bilgilerin ifade edilmesi gerekirdi. Kaldı ki 100 bine yakın çalışanı, 2 milyon üzerinde öğrencisi ve buna bağlı olarak velisi bulunan sektörün kapatılması için öngörülen sürenin yeterli olmadığı görülecektir.” diye konuştu.

“ÇOCUĞUNU KOLEJE GÖNDEREMEYEN AİLELER NE YAPACAK?”

Konuşmasında Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakanlar ve milletvekillerine seslenerek, tatminkar olunmayan bazı sorular olduğunu ifade eden Havesli, şu sorulara yanıt arıyoruz dedi ve soruları şu şekilde sıraladı; “Maddî durumu iyi olan aileler, çocuklarını zaten koleje gönderiyor, özel ders aldırıyor. Çocuğunu koleje gönderemeyen aileler ne yapacak? Devlet okulları arasında eğitim kalitesi acısından uçurum var. Ancak öğrenciler aynı soruları cevaplamak zorunda. Dershaneler kapatılınca ortaya çıkacak ‘fırsat eşitsizliği’ nasıl çözülecek? Türkiye'de eğitimin derslik, nitelik, öğretmen açığı ve uyuşturucu, alkol ve şiddet gibi daha ciddi sorunları varken ilk yapılacak iş dershaneleri kapatmak mı olmalıdır? Özel Dershaneler Birliği açıkladı. 3 bin 858 dershaneden sadece yüzde 5’i dönüşüme uygun. Geriye kalan yüzde 95’i ve buralarda istihdam edilen öğretmen ve çalışanların akıbeti ne olacak? 250 binden fazla öğretmen adayı atanmayı bekliyor. Hal böyleyken bile devlet atama yapamazken, 50 binden fazla dershane öğretmeni nasıl kamuya alınacak? Dershane öğretmenleri de neden diğer öğretmen adayları gibi sınavla değil de mülakatla alınacak? Öğretmenler hangi kıstaslara göre seçilecek? Başbakan Erdoğan, sağlıkta olduğu gibi eğitimde de dönüşümün yapılacağını söylüyor. Sağlıkta dönüşüm özel hastaneleri kapatılarak mı başlatılmıştır?" Haber/Foto: Cafer ZENGİN