Üçkan: 'Vatan uğruna şehit ve gazi olmak kutsal bir görevdir'

Üçkan: 'Vatan uğruna şehit ve gazi olmak kutsal bir görevdir'
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

Türkiye Harp Malülü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği
Kayseri Şube Başkanı Yılmaz Üçkan, Gaziler Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında, “Vatan uğruna şehit ve gazi olmak kutsal bir görevdir” dedi.
Türkiye Harp Malülü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği
Kayseri Şube Başkanı Yılmaz Üçkan, Gaziler Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Üçkan, mesajında şunları söyledi:
“Bugün; Büyük Komutan, Eşsiz Devlet adamı, Mustafa Kemal Atatürk’e Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından,19 Eylül 1921 gün ve 152 sayılı kanunla Gazilik Unvanının ve Mareşallik rütbesinin verildiği müstesna gündür. Bugün; Çanakkale’nin geçilemeyeceğinin, Türk milletinin esir edilemeyeceğinin, Türk Vatanının parçalanamayacağının tüm dünyaya haykırıldığı, barutla kanın, kanla Can’ın buluştuğu, canın vatan, namus, bayrak uğruna destanlaştığı gündür. Bugün;
Küresel güçlerin, iktisadi, siyasi ve kültürel egemenliklerini, haksız ve sinsi oyunlarla kahraman Türk milletine kabul ettiremeyeceklerinin, Mustafa Kemal duruşuyla gösterildiği gündür. Ve bugün; ‘Toprak üzerinde yaşayanlar uğrunda can veren şehitlerine sadık kaldıkça vatandır’ diyerek, istiklal ve vatan için canını siper eden kahraman gazilerin, dünyaya sergiledikleri örnek davranışın onur günüdür. Bu cennet vatan uğruna şehit ve gazi olmak kadar kutsal bir görev olamaz. Çareyi ve istikbali, savaşta, kıyımda, zulüm ve acıda ararken, aynı zamanda kendini çağdaş tanımlayan, Çifte standart alışkanlığı olan ülkelere, teröre taşeronluk yaparak, binlerce masum insanımızı katleden, ayrılıkçı bölücü terör odaklarına sesleniyoruz. Sakın olaki “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” ilkesini yanlış anlayıp, her zerresi şehit kanıyla sulanmış Türkiye’min üzerinde karanlık hesaplara girmeye kalkmayın. Terörden medet umup, milletimize dost görünüp, askerimiz gibi olup arkadan hançerlemeye kalkışarak dostluktan söz etmeyin. Karanlık emellerinizi, çirkin yüzlerinize hangi maskeyi takarsanız takın, asla hainliğinizi gizleyemeyeceksiniz. Bölünmez bütünlüğünü Her koşulda ispatlamış olan bu millet, kararlılığını ve duruşunu sizin gibi ihanet şebekelerine göstermekten asla geri durmayacaktır. Bakmayın bizim törenlerde sert ve uygun adımda yürüyemediğimize bu bedenler, top sesleri, kurşun ıslıkları, barut kokuları ile harmanlanmış, cehennem arenasında sınavdan geçmiş, bazı organlarımız görevini yitirmiştir. Şehitlik rütbesi değil ama Gazilik rütbesi aldık. Her şeye rağmen şehitlerimizin yaşayan tek şahidi ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir neferi olmaktan onur duyan biz gaziler olarak bugün de yarın da nöbetimizin başında olacağımızı tek yumruk ve tek ses olarak dünyaya haykırıyoruz. Ne mutlu Şehitlere, ne mutlu Gazilere, Ne Mutlu Türküm Diyene.”