SENDİKA ÜYELİĞİ KARŞILIĞINDA MÜDÜRLÜK

SENDİKA ÜYELİĞİ KARŞILIĞINDA MÜDÜRLÜK
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

Aktif Eğitimciler Sendikası (Aktif Eğitim Sen) Şube Başkanı Ayhan Kaya, hükümete yakınlığı ile bilinen Eğitim Bir Sen’e yüklendi. Mart ayında yapılan kanun değişikliğinden beri neredeyse 10 aydır okullar ve eğitim camiası olmadık şeylere şahit olunduğunu vurgulayan Kaya, Eğitim Bir Sen’in üye sayısındaki artışa dikkat çekerek, sendika üyeliği karşılığında müdür ve müdür yardımcılığı dağıtıldığını vurguladı.

Milli Eğitim Bakanlığı’nda son dönemde ortaya çıkan tablo farklı tartışmaları da beraberinde getirdi. Binlerce idarecinin görevinden alınması ve yerlerine yapılan atamalar tepkileri de beraberinde getirirken, Aktif Eğitim Sen Şube Başkanı Ayhan Kaya, yaptığı açıklama ile gelişmeleri değerlendirdi. Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki tahribatın Ömer Dinçer ile başladığını belirterek, “Milli Eğitim Bakanlığı son yıllarda üst üste yaptığı hatalarla eğitim sistemimizi bir çıkmazın içine sürüklemektedir. Eski Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer döneminde başlayan tahribat dönemi şuan da tüm hızıyla devam etmektedir. Ne yazık ki son 10 yılda 5 bakan değiştirmesiyle dillere düşen Milli Eğitim Bakanlığı son dönemde yaptığı uygulamalarla tepkilerin odağı olmaktan kurtulamamıştır. Eğitim meselesi sadece toplumun bir kesiminin değil, öğrencisi, öğretmeni, velisiyle bir milletin tüm fertlerini yakından ilgilendiren bir meseledir. Eğitim üzerinde yapılacak tasarrufların mutlaka eğitimin paydaşlarıyla işbirliği içerisinde olması gerektiğine inanan sendikamız ülkemizin ve çocuklarımızın geleceğini teminat alma adına ilkeli duruşunu her zaman korumuştur” dedi.

Mart ayında yapılan çıkarılan bir kanunla hiçbir gerekçesi olmaksızın binlerce okul yöneticisinin görevlerine son verildiğini hatırlatan Kaya, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Daha önce bir sendika hariç diğer sendikalarla ortaklaşa yaptığımız eylemlerde bu haksız uygulamayı eleştirmiş, kaygılarımızı dile getirmiştik. ‘Biz söylemiştik’  demek istemiyoruz ama ne yazık ki kaygılarımızın hepsinin fazlasıyla gerçekleştiğini görüyoruz. Mart ayında yapılan kanun değişikliğinden beri neredeyse 10 aydır okullar ve eğitim camiası olmadık şeylere şahit oldu. Hakları çiğnenerek görevden alınan okul yöneticileri,  mülakat rezaletleri, fişleme listeleri, malum sendikanın yönetici listeleri oluşturması, mülakattan önce malum sendika, MEB ve parti arasında gelişen telefon trafikleri, ne hikmetse hükümete yakın sendikanın üye sayısındaki muazzam artış, sendika üyeliği karşılığında müdürlük ve müdür yardımcılığı dağıtmalar, yönetici olma sevdasıyla okullarda boş geçen dersler, ücretli öğretmenlerle yamanın kapatılmaya çalışılması, yandaş olmayan yönetici ve öğretmenlere tehditler daha neler neler… Eğitimle uzaktan yakından ilgili olan herkes biliyor ki bu yapılanlar yanlıştır, haksızlıktır, adaletsizliktir, kul hakkına girmektir ve eğitimsel açıdan kabul edilebilir hiçbir tarafı yoktur”

Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Aydın Kalkan’ın açıklamalarına da yanıt veren Kaya, olmayan sınav için kursların açılmasının ve kitapların dağıtılmasının dikkat çekici olduğunu belirterek, “Son günlerde yaptıkları hukuksuzluğa kılıf bulmaya çalışan birileri yok idarecilik kursları açtık, yok kitaplar bastırdık, yok en fazla bizim üyemiz var gibi sözlerle kamuoyunu yanıltmak istiyorlar. Öncelikle şunun bilinmesinde fayda var: 10 Haziranda çıkarılan yönetmelikle bundan böyle sınav, kariyer, liyakat, hakkaniyet ilkeleri bir köşeye atılarak sadece mülakat ve ek-2 değerlendirmelerinin yarısı alınarak bir görevlendirme yapılmaktadır. Yönetmeliğe göre. Mülakatta 70 puan alamayan bir kişi tercih bile yapamaz. Çok önceleri titiz çalışmalarla listeler yapılmıştı zaten mülakat sadece göstermelikti, tabiri caizse tiyatro. Zaten kendi sendikalarından olmayan kişiler nedense bu mülakat barajına takıldı, yüzde 95’lere varan çoğunluğu ise onay verdikleri, sadakatine inandıkları kendi üyeleri de ne hikmetse barajı çok yüksek puanlarla uçarak geçtiler. Olmayan bir sınav için olmayan kursların açılması ve kitapların dağıtılması…  Herhangi bir okulda herhangi bir öğretmene sorulsa okul müdürleri ve müdür yardımcıları nasıl atanıyor diye cevap çok kısa olacaktır: Hükümete yakın olan sendikaya üye olmanız ve kayıtsız şartsız ne istiyorlarsa yapmanız yeterli, tabi bunun yanında partiden, siyasilerden, bazı sivil toplum örgütlerinden tanıdık bulmak da şansınızı artıracaktır. Hepsi bu kadar… Evet Milli Eğitimdeki yönetici atama meselesi bu kadar basit, kısa ve pratik. Müdür yardımcılılarını müdürler belirleyecek deniliyor. Şu an kendi atadıkları müdürler bile feryat ediyor; yahu bu kadar da olmaz diye. Milli Eğitim Müdürlüğü geçen hafta içerisinde müdürlerden birlikte çalışmak istedikleri müdür yardımcılarına ait liste istedi. Müdürler de gönderdiler fakat listeleri daha önceden yapan malum sendika, kimin kimle çalışacağını daha iyi bildiğinden olsa gerek, bu müdürlere baskı yaparak listeleri değiştirtti. Adeta şunu söyledi: ‘Yok arkadaş, sen istediğinle değil istediğimiz kişiyle çalışacaksın.’  Evet… Milli Eğitimdeki yönetici atama meselesi bunlardan ibaret. Kimse kimseyi kandırmaya çalışmasın… Bu bir vebaldir çocuklarımızın, öğretmenlerimizin,  geleceğimizin, milletimizin vebalidir. Böyle açıklamalarla, kelime oyunlarıyla, göz boyamalarla bu vebalden kaçılmaz. Yalanlarla ancak kendinizi kandırırsınız, tabi vicdanınız rahat bırakırsa.  Öğrencilerimizin dersleri boş geçerken, ücretli öğretmenlerle dersler geçiştirilmeye çalışılırken, gençlerimiz bonzai, esrar, bali, sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıkların pençesindeyken, her sene değişen sınav sistemleri yüzünden öğrencilerimizin psikolojisi alt üst olurken, okullarda zoraki kamplaştırmalardan dolayı çalışma barışı bozulurken ve en önemlisi geleceğimizle hoyratça oynanırken son 10 aydır tüm mesele koltuk meselesiymiş gibi Milli Eğitimin yap boz tahtasına döndürülmesine ve hukuksuzluk üssü haline getirilmesine karşıyız. Bu hukuksuzluklara imza atanlar, imza attıranlar, devletin makamlarını peşkeş çekenler, devletin imkanlarını hoyratça kullananlar… Bu yanlışlarınızdan vazgeçin, bunun ne size ne ülkemize hiçbir faydası olmayacaktır.Ve Allahtan korktuğunu söyleyen insanlar, gerçekten Allah’ tan korkun....” şeklinde konuştu.

Kaya, ayrıca okul müdürlerinin değerlendirme sürecinde puan veren İlçe Müdürleri ve Şube Müdürlerine Kaymakamlıklar tarafından görevi kötüye kullanma iddiasıyla soruşturma açmaya devam ettiğini vurguladı.

Haber: Nejdet KALA