'Şeker Arsasını Ranta Dönüştürmeye Çalışanlara Millet Gereğini Yapar'
Milliyetçi Hareket Partisi il eski Başkanlarından Mazhar Gündoğ, özelleştirilmesi gündemde olan şeker fabrikaları ile ilgili açıklamalarda bulundu. Şartnamelerin iyi incelenmesi gerektiğini belirten Gündoğ, bu tesislerin ve işletmelerin sadece arsaları ya da mal varlıkları için satılmaması gerektiğini ifade etti. Türkiye’nin milli bir tarım politikası olması gerektiğinin altını çizen Gündoğ, şeker fabrikalarının da ülke için önemini hatırlattı. Gündoğ, “ buralar birer işletme. Ama mal varlıkları da birilerine peşkeş çekilmemeli”dedi. Kayseri Şeker arazisinin önemine de değinen Gündoğ, “Kayseri Şeker’in arazisini ranta dönüştürmeye çalışanlara da millet gereğini yapar”dedi.
“Ben bu özelleştirmenin özellikle şartnamesinin iyi okunarak eleştiri yapılmasından yanayım. Şartnamede eğer 5 yıl işletme mecburiyeti var beş yıl sonunda bu mecburiyet ortadan kalkacaksa bu çok ciddi şekilde yanlış. Özelleştirilecek şeker fabrikalar mevcut tesislerinden ve mal varlıklarından dolayı özelleştiriliyorsa ve bunlar yine yandaş peşkeşi gibi tezahür edecekse buda yanlış. Bu arada sayın Kılıçdaroğlu’nun bu müesseseleri cumhuriyetin kalesi gibi görmesi de yanlış. Buralara müessese gözü ile bakmak gerek. Türkiye özelleştirme ya da özelleştirmeme konusunu tartışmamalıyız. 20-30 sene sonra yer altı suları ile sulaması yapılan tarım ürünlerini yetiştirirken yer altı sularını kullanmaya devam etmelimiyiz etmemeliyiz tartışmasını bu günden yapmalıyız. Devlet su işlerinin bu konyda ki raporlarını incelemeliyiz. Önümüz de kuraklık var ve 30-40 yıl sonrasını düşünerek projeler üretmeliyiz”
“ŞEKER ARSASINI RANTA DÖNÜŞTÜRMEYE ÇALIŞANLARA MİLLET GEREĞİNİ YAPAR”
Kayseri Şeker Fabrikası’nın bulunduğu bölge Kayseri’nin nefes aldığı yerlerdir. Buradan açıkça mesaj gönderiyorum. Orada tabii bir göl vardır.Oranın altı tamamen su havzasıdır. Alaaddin tepesinin adı boşuna Alaaddin Tepesi değildir. Terminalin oraya yapılması yanlış olmuştur. O hinterlanda konut yapımı beklentisi olanlar, Villa yapımı beklentisi olanlar, Orada ki 5 milyon metrekarelik şeker arazisini ranta dönüştürmek isteyenler tahmin etmedikleri bir dirençle karşılaşırlar. Bugün direnç noktasında olan milli iradenin susmasına aldanmasınlar. O sessizlik fırtına öncesi bir sessizliktir. Orası Kayseri’de Erciyes’ten sonra 2. Önemli noktadır. Nefes aldığı bölgedir. Kayseri’nin geleceğini karartmak isteyenlerin bakacağı iki yer vardır. Birisi orasıdır diğeri Erciyestir. Kim bu iki yere elini uzatırsa millet oraya uzanan ellere gereğini yapar. Bu konuda milliyetçi hareket partisi de Türk milliyetçileri de Kayseri kamuoyu da son derece de hassastır.Sakın şaşırmasınlar. Sakın yanlış yapmasınlar . Kayseri’de konut yapacak başka yer mi kalmadı. Dağlara tepelere çıksınlar. Siz eğer bu şekilde tarım alanı olan yerlere konut yaparsanız tarım yapacak yer bırakmazsanız, GDO’lu ürünlere, dışarıdan alınan etlere mecbur ederseniz onkoloji hastanelerinde yer bulamazsınız. Bu mesele şeker fabrikalarının mal varlıklarının belli yerlere peşkeş çekilmesine müsaade etmeme meselesidir. Bu mesele fabrikaların özelleştirilme meselesi değildir. İkinci kere de tarım politikalarına doğru yön verilmesidir.
