'Küçükten görmedim ana kucağı'

İnsanın var oluşuyla müzik ortaya çıkmış ve insanlar müziği iletişim aracı olarak kullanmışlardır. Her toplumun, her yörenin kendine öz geleneksel değerini yansıtan türküleri vardır. Toplumun duygu ve düşüncelerini, tarihini, gelenek ve göreneklerini melodileriyle, sözleriyle anlatır. Türk kültürünün ve halk edebiyatının en önemli unsurlarından biridir. Yüzyıllar boyunca nesilden nesile aktarılan türküler, toplumun ortak duygularını, yaşam deneyimlerini ve tarihsel süreçlerini yansıtan eşsiz birer kültürel mirastır. Yöresel müziklerin unutulmaya başlandığı günümüzde sizlere Kayseri ve Niğde yöresine ait olan 'Küçükten Görmedim Ana Kucağı (Katırcıoğlu Bozlağı) ' türküsünü sizlere hatırlatmak istedik.

Küçükten Görmedim Ana Kucağı

Küçükten görmedim de ey ana kucağı
Koçyiğit yatağı da ey damlar bucağı
Bir yiğit hapsolmakla söner mi ocağı
Gülüm gonca iken soldurdun felek
Ahrete yaralı gönderdin felek

Niğde damlarına verdim özümü
Delbet Boğazı’na diktim gözümü
N’iderdim de aldım elin kızını
Söyleyin devlete durmak olur mu
Allah’tan gelene karşı konur mu

Katırcıoğlu der ki kırıldı dalım
Yerimden kalkmağa kalmadı halım
Ben sana ne yaptım ey kanlı zalım
Gülüm gonca iken soldurdun felek
Ahrete yaralı gönderdin felek