'Konu iyi kiracı kötü ev sahibi, kötü kiracı iyi ev sahibi değil'
Kayseri Büyükşehir Belediyesi İyi Parti Grup Başkanvekili ve İyi Parti Bünyan İlçe Başkanı Erhan Özhan, ev ve iş yeri sahipleri ile kiracılar arasında yaşanan problemleri gündeme taşıdı. Özhan, neler söyledi? Detaylar Kayseri Olay haber merkezince derlediğimiz Kayseri haber bülteninde.
Milyonlarca kişinin ortak sorunu hızla artan kiralar. Yeni ev arayanlar bütçesine göre ev bulamıyor, kiracılar zam baskısı ile mücadele ediliyor. Bir yandan ev sahipleri mağdur olduklarını söylerken diğer yandan kiracılarda aynı ifadeleri kullanıyor. Yaşanan bu sorunu Kayseri Büyükşehir Belediyesi İyi Parti Grup Başkanvekili ve İyi Parti Bünyan İlçe Başkanı Erhan Özhan, gündeme taşıdı.
‘Gelir geçer, alışılır noktasından bakılamayacak’
Özhan, “Ev ve işyeri sahipleri ile kiracılar arasındaki problem sosyal bir patlamaya dönüşmekte. Bu durum “gelir geçer, alışılır” noktasından bakılamayacak, önemli bir problem. Yüksek enflasyonda “ürünle alıcı” arasında muhatap yoktur. Benzin pahalıdır, markette ürünler pahalıdır, elektrik su parası pahalıdır fakat bütün bunlarda “kişinin” karşısından konudan sorumlu tuttuğu bir “insan” olmadığı için, şikayetlenmek dışında tartışma yaşayacağı birisi bulunmakta. Evlerde ve işyerlerinde ise kiracının bire bir muhatap olduğu, konuştuğu, tartıştığı bir kişi var karşısında. Aynı durum ev ve işyeri sahipleri içinde geçerli.” dedi.
Konunun iyi kiracı kötü ev sahibi, kötü kiracı iyi ev sahibi olmadığını söyleyen Özhan, “Enflasyon her ikisine de açık kapı bırakan lanet bir felaket. Geçimi için gereken paranın hepsini evin kirasına vermek zorunda kalanla, geçinmek için o evden aldığı kiraya ihtiyaç duyan arasında kalan sistemin iyi niyetli sürdürülebilirliği mümkün değil. Doğal olarak konu karşılıklı tartışmalara, tehditleşmelere, yaralamaya ve hatta öldürmeye varmakta.” diye konuştu.
‘Kanunla müdahale edemezsiniz’
Özhan, ‘Ev sahibini kanunla durdurmakla veya kiracıyı kanunla çıkarmakla çözülemeyecek kadar karmaşık maalesef. Kanunla tartışmayı kesemezsiniz, bireysel ilişkilere müdahale edemezsiniz. Birinin mutluluğu üzerinden diğerinin mutsuzluğu ile denge yapamazsınız. Enflasyonu yok etmeden, kanunla ‘fiyat-mutluluk’ dengesi kuramazsınız. Enflasyonu dar ve orta gelirlilere sorumluluk yükleyerek de aşamazsınız. Yüksek enflasyon sadece ekonomik şartları zorlaştırmakla kalmamakta; art niyeti, ahlaksızlığı, üslupsuzluğu da beraberinde getirmekte, toplumun sosyal anlamda da çöküşüne zemin hazırlamakta. Mesele ‘kuru ekmek yeriz’ meselesinin çok üzerinde. Enflasyonla mücadele topyekûn ve hakkaniyetli bir milli mücadele şeklini almalı. Temel ihtiyaçların ‘insan hakları’ sayıldığı, lüksün, şatafatın, gereksiz kamu harcamalarının ve gerekirse yatırımlarının durdurulduğu, güçlü, haktan ve halktan yana bir mücadele başlatılmalı. Aksi takdirde enflasyonla kaybettiğimiz sadece paramız değil, mutluluğumuz, huzurumuz, akıl sağlığımız ve toplumsal barışımız olacak.” ifadelerine yer verdi.