Kışın Kapalı Ortamları Sağlıklı Hale Getiren 4 Öneri
Kış aylarında enfeksiyonlar ve solunum yolları şikayetleri, kapalı ortamlarda geçirilen sürelere bağlı olarak artıyor.Yeterince havalandırılmayan alanlar, ısı nem dengesinin bozulması veevde radyatör ya da soba üzerinde çamaşır kurutulması, özellikle kronik akciğer hastalıkları olan kişilerde şikayetleritetikliyor. Memorial Kayseri Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Mehmet Parlak, kapalı ortamlardaki enfeksiyon risklerine karşı kış aylarına özel önerilerde bulundu.
Kapalı ortamda kuru hava riski
Kış aylarında kapalı alanlarda çok fazla vakit geçirmek, virüslerin yayılmasına ve kronik hastalıklara bağlı şikayetlerin artmasına neden olmaktadır. Havasız ve kapalı alanlarda,farklı ısıtma yöntemlerine bağlı olarak nem seviyesi düşmekte ve ısı-nem dengesinde düzensizlik oluşmaktadır. Düşük nemli ortamlar virüs ve bakteriler için yüksek nem ise akar ve mantar üremesi için ideal ortam oluşturmaktadır. İdeal ortam sıcaklığının kapalı mekanlarda 20-22 derece, nem oranının ise % 40-50 arasında olması gerekmektedir.
Akciğer enfeksiyonları artar
Kapalı ortamda ısıtmaya bağlı olarak ideal nem oranı düşer ve kuruyan hava, kronik akciğer hastalıkları olan kişilerin yanı sıra sağlıklı bireyleri de etkiler. Kuru hava ortamında uzun süre vakit geçirmek, hava yollarında da kuruluk etkisi yapar ve solunum yolu şikayetlerineyol açar. Bunun yanı sıra kışın kapalı alanlarda çamaşır kurutma da nem oranını yükseltir ve ideal ortam sıcaklığını düşürür. Deterjan ve yumuşatıcılarda bulunan parfümler de solunan havaya karışarak, solunum yolu hassasiyetine bağlı şikayetler oluşturabilir. Astım hastaları da bu ortamdan olumsuz etkilenebilir. Bu nedenle kışın da çamaşırlar evde kurutulmamalı ya da kurutma makinesi kullanılmalıdır.
Enfeksiyon riskine karşı hijyene dikkat
Kış aylarında, soğuk havanın virüs ve bakteriyel enfeksiyonları artırıcı etkisine bağlı olarak göz önünde bulundurulması gereken bir konu da hijyendir. Öksürme ve hapşırmayla yayılan bakteriler 7 metreye kadar geniş bir alana ulaşır. Özellikle kapalı ortamlarda bu risklerin en aza indirilmesi ya da ortadan kaldırılması için öksürme ya da hapşırma durumunda kolun iç kısmı ağıza tutularak, partiküllerle bulaş riski engellenmelidir. Kapalı yaşam alanlarında yeterli oksijen seviyesi için ortamın düzenli olarak havalandırılmalı, eller sık sık yıkanmalı ve dezenfekte edilmelidir.
Kışın sağlıklı yaşam alanları için
Nem ve hava kalitesini düzenlemek, enfeksiyonriskini düşürmek için kapalı alanlar sık sık havalandırılmalıdır. Temizlik yaparken hepa filtreli elektrik süpürgeleri kullanılması önerilir. Kapalı alanlar toz, akar ve alerjenlerden (kedi ve köpek tüyü vs) temizlenerek arındırılmalıdır. Kapalı alanların havalandırılması hava kirliliğinin çok yoğun olduğu saatlerde yapılmamalıdır. Gereklilik halinde süre kısa tutulmalıdır. Kalorifer kullanırken odadaki nem oranı göz önünde bulundurulmalıdır. Gerektiğinde radyatör ve ısıtıcı üzerine nem dengesini sağlamak için bir kap su konulmalıdır.