Kazı çalışmaları başlıyor...
Kayseri İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun 2021 yılında yapılan kazılarda çok önemli verilere ulaşıldığını, 2022 yılında da arkeolojik kazıların devam edeceğini söyledi. Dursun ayrıca bu yıl farklı olarak mevcut kazılar haricinde Erdemli Vadisi'nde de kazı çalışmasının planlandığını söyledi.
Kayseri İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun; 2021 yılında yapılan kazılarda çok önemli verilere ulaşıldığını, 2022 yılında da arkeolojik kazıların devam edeceğini söyledi. Dursun ayrıca bu yıl farklı olarak mevcut kazılar haricinde Erdemli Vadisi’nde de kazı çalışmasının planlandığını söyledi.
2021 yılı çalışmalarını değerlendiren İl Müdürü Dursun; Kültepe’de çıkan tabletlerin çok önemli bilgiler sunduğunu aktararak, bunlardan en önemlilerinin bölgede bulunan aslan kemikleri olduğunu söyledi. Her yıl yapılan kazının şuanda 6 bin yıl öncesi olan tarihi daha da geriye götürdüğünü aktaran Dursun; "Şehrimizde uzun yıllardır devam eden bir kazı var, Kültepe Kaniş Karum kazısı. 1948 yılından beri devam eden bir kazı. Rahmetli Prof. Dr. Tahsin Özgüç hocamız kazıyı başlatıyor ve şimdi de Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu hocamız ile beraber kazı devam ediyor. Kültepe kazısı, geçtiğimiz yıllarda bakanlığımızın 12 ay boyunca devam eden kazılar listesine girdi. Şuanda da buradaki kazılar 12 ay boyunca devam ediyor. Çalışmalar aralıksız sürdürülüyor. Kazılarda en çok ön plana çıkan şeyler tabletler, yazılı belgeler. Kültepe, hem bir höyük hem de hemen yanı başında bir Karum ticaret merkezinden oluşan önemli bir merkez. Burası daha çok Asur ticaret kolonilerinin ticaret yaptıkları ve burada çeşitli mal alışverişleri yaptıkları çok önemli bir merkez. Kazılarda da biz bu verileri görüyoruz. Hem o döneme ait gündelik yaşamda kullanılan eşyalardan tutun hem de farklı canlılara ait veriler de çıkmaya başladı. Bu yılki yapılan kazılarda malum, çeşitli hayvan kemikleri rastlandı ki bunların içerisinde de aslan çok farklıydı. Çünkü bu bölgede de Aslan’ın yaşadığını bize gösteren önemli bir veriydi. Bunun dışında Kültepe’de çıkan tabletler bize çok önemli bilgiler de sunuyor. Dönemin ticaretini, ticaret yaşamını anlattığı gibi hem de döneme ait ticaret kadar olmasa da gündelik veya o döneme ait farklı bilgileri oradan öğrenebiliyoruz. Kazılar devam ettikçe şehrimizin tarihi ile ilgili uzun yılları biz daha çok görüyoruz. 6 bin yıla uzanan geçmişimizi Kültepe’de görüyoruz. Bu kazılar daha da sürdükçe eminiz ki bu süreç daha da uzayacak. Çünkü her yıl yapılan kazılar, bir yıl öncesinden daha geriye götürüyor. O açıdan da Kültepe çok önemli bir merkez" dedi.
"Keykubadiye Sarayı’nda Selçuklu çinilerinde görülmeyen kürek ile çalışan bir figür görüldü"
Kazı çalışmaları devam eden bir diğer alan olan Keykubadiye Sarayı’ndan da bilgiler paylaşan Dursun; "Bir diğer kazı, Kayseri Şeker Fabrikası içerisinde yer alan Anadolu Selçukluları döneminden günümüze ulaşmış önemli bir saray, Keykubadiye sarayı. Bu sarayda şu anda 2015 yılından beri Prof. Dr. Ali Baş hocamızın başkanlığında kazılar devam ediyor. Aynı Kültepe’de olduğu gibi burası da 12 aylık kazılara dahil edildi. Saraya baktığımız zaman şu anda mevcutta tabi ki bir saray kompleksi görmüyoruz. Çünkü yıkılmış ve gerçekten nerdeyse hiçbir şey kalmamış diyeceğimiz bir durumda. Sadece 2 yapı kalıntısının dışındaki yüzeyde bir veri görmüyoruz ama bu yıkılma olayı yakın zamanda değil, Selçuklu’nun bu saray inşa edildikten birkaç yıl sonrasında gerçekleşmiş. Tarihi kaynaklar bizlere burasının Moğolların 1243 Kösedağ Savaşı sonrasında tahrip ettiği saraylardan bir tanesi. O dönemde yıkılmış ama daha sonrasında kullanımına dair çok bir veri yok. Şimdi yapılan kazılarda da saraya ait mimari kalıntılar ve çeşitli gündelik eşyalardan olsun veya çini dediğimiz duvar kapları çok önem arz ediyor. İlk kazılarda elinde kürek ile çalışan bir figür görmüştük ki bu daha önce Selçuklu çinilerinde görülmeyen bir tasvirdi. Bunun gibi farklı örneklerde oradan gelmeye devam ediyor. Hocamız da çalışmalarını Keykubadiye Sarayı’nda sürdürüyor" şeklinde konuştu.
"Örenşehir’de çok güzel ve düzenli bir şekilde yapılmış mozaiklere rastladık"
İncesu ilçesine bağlı Örenşehir mahallesinde yapılan kazılarda erken Bizans Dönemine ait mozaiklere rastlandığını ve buradaki çalışmaların da devam ettiğinin altını çizen Dursun; "Bakanlığımızın 12 aylık kazılarım dışında bir de yerelde Müze Müdürlüğümüz denetiminde sürdürülen kazılar var. Onlar Kayseri Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde yapılmış kazılar. 3 tane kazı bu yıl gerçekleştirdik. Bunlardan birisi geçen yılda kazısını yaptığımız Kızıl Köşk, bir diğeri hemen yanı başımızdaki Seyyid Burhaneddin Türbesi’nin bulunduğu mezarlık içerisinde yer alan türbe kazısı. Bir başka kazı da İncesu ilçemizin Örenşehir Mahallesi’nde yer alan kazı. Kızıl Köşk’ün Keykubadiye Sarayı ile çağdaş olduğunu tarihi kaynaklardan ve verilerden çok net bir şekilde anlaşılıyor. Burası yine Keykubadiye gibi Moğollar tarafından tahrip edildiğini düşündüğümüz, kalıntılardan bir tanesi, yıkık vaziyette. Kazılarda oranın da tamamen temelleri, planı ortaya çıkacak şekilde yapıldı. Projeleri hazırlanıyor. Yakın zamanda da inşallah orası restore edilecek ve ayağa kaldırılacak. Bunun dışında, türbe kazısı yapılamadan önce toprak yüzeyinde yapıya ait hiçbir veri yoktu. Kazı yapılınca biz gördük ki dikdörtgen planda bir cenazelik katı dediğimiz, muhtemelen Anadolu Selçuklu veya sonrasındaki beylikler dönemine uzanan bir türbeye ait alt kısım. Üst kısım maalesef yıkıldığı için günümüze ulaşmamış. Burada da ’cenazelik’ katı dediğimiz kat çıktı. Dikdörtgen planlı bir yapı. Buranın da aynı şekilde Kızıl Köşk’te olduğu gibi şu anda projeleri hazırlanarak, yakın zamanda inşallah buranında restorasyonu gerçekleştirilecek. Bütün bu çalışmalarda yine kazıda olduğu gibi devamında da Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde çalışmalar devam ediyor. Örenşehir’deki kazı daha büyük ölçekli bir kazı. Burada yine Kayseri Büyükşehir Belediyesi destekleri ile Müze Müdürlüğümüz işbirliğinde kazı çalışmaları yapıldı ve burada erken Bizans dönemine tarihlendirdiğimiz 300’lü yıllar, yani 4. yüzyıla tarihlendirdiğimiz bir yapı kalıntısının mevcut bölümleri günümüze ulaşmış durumda. Gördüğümüz kadarı ile büyük ölçekli, dönemin yöneticisine ait olduğunu düşündüğümüz bir yapı. Burada içerisinde çeşitli tavan mozaiklerine rastladık. Bunları her biri gerçekten çok güzel ve düzenli bir şekilde yapılmış mozaikler. Geometrik süslemeli olsun, bazı bölümlerde yazılar olsun hepsini mozaiklerde görebiliyoruz. Biz burayı tarihlendirme yaparken, tabi ki üsluptan yola çıkarak da şu anki kazı heyetimizin başındaki hocamızın da söylediği, 4. yüzyıla tam uyuyor. Bir de oradaki kazıda gördüğümüz yazıya göre burası bir dönemin çok önemli bir yöneticisine atfedilerek yapılmış, Tabi yaptıran kişinin adı geçiyor ama atfedilen kişinin adı geçmiyor. Cümle ’efendimiz’ diye başlıyor. ’Efendimizin 30. yılından, 40. yılına’ diye bir dua aslında orada var. O döneme baktığımız zaman 2. Konstantine’nin bir Kayseri’ye geliş tarihi var ve tahtta kalma süresi de kişinin bahsettiği sürelere uygun olduğu için biz de 2. Konstantine’nin gelip, orada kaldığı ve gördüğünü düşündük. Bu nedenle de gerçekten yeni ve önemli bir keşif olarak düşünüyoruz. Şimdi oradaki çalışmalarımızı bu yıl kış geldiği için ara verdik ama gelecek yıl orada da çalışmalara devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Kültür ve Turizm İl Müdürü Şükrü Dursun, bu yıl kentteki kazılara ek olarak Erdemli Vadisi’nde de çalışma planladıklarını kaydederek; "Seneye başlayacağımız bir kazıdan bahsetmek istiyorum. Erdemli Vadisi’nde bir kazı çalışması planlaması yaptık. İnşallah önümüzdeki yıl da da orada kazı çalışmalarına başlayacağız" diye konuştu.