Kayserili milli sporcunun hedefi Dünya şampiyonluğu
Boccia milli sporcusu Öner Bozbıyık, Yalova'da bir müsabakada tanışıp evlendiği bocce hakemi Sema Bozbıyık'ın desteğiyle hazırlandığı Dünya Boccia Kupası'nda şampiyonluk hedefliyor. Detaylar Kayseri Olay Gazetesi olarak hazırlanan Kayseri haber bültenimizde...
Kayseri'de 13 yaşından bu yana tekerlekli sandalye ile hayatını sürdüren boccia milli sporcusu Öner Bozbıyık, Yalova'da bir müsabakada tanışıp evlendiği bocce hakemi Sema Bozbıyık'ın desteğiyle hazırlandığı Dünya Boccia Kupası'nda şampiyonluk hedefliyor.
Ağır engelli bireylerin oynayabildiği tek spor olarak bilinen bocciada milli sporcu unvanına sahip Öner Bozbıyık ile eşinin rampa operatörlüğünü yapmaya başlayan sağlıklı branş bocce hakemi Sema Bozbıyık, 1-9 Ekim'de Portekiz'de düzenlenecek Dünya Boccia Kupası'na hazırlanıyor.37 yaşındaki Öner Bozbıyık, yaptığı açıklamada, 6 yaşında ayak topuğuna basamayınca ailesinin hastaneye götürdüğünü ve Limb-Girdle Musküler Distrofi (LGMD) 2c kas hastalığı tanısı konulduğunu söyledi.
İlkokulu zor yürüyerek bitirdiğini ve 13 yaşında tekerlekli sandalye kullanmaya başladığını anlatan Bozbıyık, köyde yaşadığı için okulunun öğrenci yetersizliğinden kapandığını ve taşımalı eğitime geçildiğini, hastalığı nedeniyle eğitimine uzun süre ara vermek zorunda kaldığını aktardı.
23 yaşından sonra eğitimine devam etmeye karar verdiğini ifade eden Bozbıyık, açık öğretimden ortaokulu, daha sonra liseyi ve ön lisansı bitirdiğini, şu anda lisans okuduğunu, aynı zamanda EKPSS ile kamuya atandığını, bir okulda memur olarak görev yaptığını dile getirdi.
2015 yılında boccia sporuyla tanıştığını anlatan Bozbıyık, "Hep spora çok meraklı bir insandım ama yapabileceğim hiçbir spor dalı yoktu engelimden dolayı, kollarım güçsüz olduğu için. Bir gün sosyal medyada ağır engellilerin de boccia yapabildiğini okudum, sonra araştırdım. O yıl Kayseri'de Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde kulüp kuruldu. Başladığım ilk yıl üç aylık sporcuyken Türkiye şampiyonasına katıldım ve şampiyonu oldum." dediBozbıyık, boccia milli takım formasını giymeyi hayal ettiğini ve 2018 yılında hayalinin gerçekleştiğini, o yıl İtalya'da Avrupa Açık Şampiyonası'na katıldıklarını, takım arkadaşıyla çiftlerde bu branşta Türkiye adına ilk bronz madalyayı kazandıklarını, 2019 yılında da Çekya'da yarışlara katıldığını anlattı.
Salgın dolayısıyla verilen aranın ardından 2022 yılında Polonya'da dünya şampiyonasında açık turnuvaya katıldıklarını belirten Bozbıyık, "Orada çiftler maçında takım arkadaşımla beraber dünya ikincisi olduk. Ardından İtalya'da tekrar dünya ikincisi olduk. Bu sene topladığımız puanlarla Avrupa Şampiyonası'na davet edildik, maalesef orada derece alamadık. 1-9 Ekim'de Portekiz'de Dünya Kupası var, ona hazırlanıyoruz. Amacımız buradan puan toplayıp 2024 Paris Paralimpik Oyunları'na katılmak." diye konuştu.
Eşi asistanlığını yapıyor, şampiyonaya hazırlanıyorlar
Eşi hakem Sema Bozbıyık ile tanışma hikayesini anlatan Öner Bozbıyık, şunları kaydetti:"İki buçuk ay önce Yalova'da Türkiye şampiyonasına katıldık. Orada eşim hakemdi, ben ilk gün fark etmiştim kendisini, dikkatimi çekmişti ama açılamamıştım. Turnuvanın son günü tanışma imkanımız oldu. Tanıştık ve birbirimizle elektriğimiz tuttu, çok hızlı ilerledi. Yalova'dan Kayseri'ye dönerken sürekli mesajlaştık, konuştuk. Başlangıçta da ciddi olarak gördük bu işi. Rabbim de kapılarımızı açtı. Birbirimizi çok sevdik, evliliğe karar verdik. Kendisine çok teşekkür ediyorum beni bu kadar sevip benimsemesinden dolayı. Evleneli 10 gün oldu. Asistanlığımı yapıyor kendisi, dünya kupasına beraber hazırlanıyoruz, antrenman yapıyoruz. Birlikte maça çıkacağız Allah izin verirse."
'Sağlıklı bireyle engelli bir bireyin nasıl birbirini sevebileceğini fark ettik'
Sema Bozbıyık ise Türkiye Bocce Bowling Dart Federasyonu'nda bocce antrenör ve hakemliği yaptığını, Yalova'daki şampiyonanın son gününde eşi ile tanıştığını dile getirdi.İçlerinde karşılıklı sevgi oluştuğunu aktaran Bozbıyık, şöyle devam etti:
'Sağlıklı bireyle engelli bir bireyin nasıl birbirini sevebileceğini fark ettik çünkü onların dünyası çok farklı bir dünya, tamamen masumane. Dört dörtlük diyebileceğiniz bir camianın içine giriyorsunuz, güzel insanlarla tanışıyorsunuz. Hatta ben arkadaşıma daha onların içine ilk girdiğimde 'Ben buradan biriyle evlenirim' demiştim. Arkadaşım yapabilir misin demişti, yaparım dedim, bir hissiyat belki de. Sonra işte kurban olduğum Allah nasip etti eşimi. Şükürler olsun çok güzel bir mutluluk yaşattı bana eşim de ailesi de. Güzel bir evliliğimiz var. Şimdi rampa operatörlüğünü yapıyorum. İnşallah dünya kupasına gittiğimizde oradan da bir başarıyla döneceğimize inanıyorum. Çünkü bizim o zorlu süreç olarak görünen yerlerde çok güzel kapılar açıldı. İşimiz çok kolaylaştı. Olmaz dediğimiz her şey aslında oldu, bir mucizeyle oldu açıkçası. Rabbim daim etsin.'
Çevrelerindeki bazı insanların ön yargıyla davrandığını, altında bir şeyler aradığını belirten Bozbıyık, "Sevginin aşamayacağı bir şey yok aslında. Tüm engellerin aslında sevgiyle aşılabileceğini biz gördük, yaşadık ve hissettirdik. Çevremizdeki insanlar da şu anda bizimle beraber mutluluğumuzu paylaşıp o anımıza şahit olduklarında onların yüzündeki gülümseme de bize aslında daha çok moral veriyor, bizi güçlendiriyor." şeklinde konuştu.
Eşinin eli, kolu, ayağı oluyor
Eşinin ayaklarında güçsüzlük olduğu için sabah kalktığı andan itibaren bir bebekle ilgilenir gibi ilgilendiğini anlatan Bozbıyık, "Akülü arabasına koyup eline telefonu verdiğiniz zaman da yapamayacağı hiçbir iş yoktur." ifadesini kullandı.
Eşine yardım ederken zorlanmadığını vurgulayan Bozbıyık, şöyle konuştu:
"Normal şartlarda bir insanı alıp taşımak, arabaya koymak zor gelir. Benim de tereddütlerim oldu, yapabilir miyim yapamaz mıyım diye. İnanın bir bebeği alıp nasıl rahatlıkla taşıyorsunuz, altını değiştiriyorsunuz, yemeğini yediriyorsunuz, bu da herhalde diyorum ki Rabbim tarafından verilen bir kolaylık çünkü düşünsenize sırtlıyorsunuz, arabaya koyuyorsunuz, tekrar indiriyorsunuz ve hiç zorlanmadan, hiç 'of' demeden. İnşallah da böyle devam eder, hiçbir zaman of ya da isyanı yaşatmaz Rabbim."