KAYSERİ BAROSU'NDA SEÇİM HAREKETLİLİĞİ BAŞLADI
Kayseri Barosu’nda Ekim ayında yapılacak seçimler öncesinde kulisler hareketlendi. Adaylarda şimdiden ortaya çıkmaya başladı. Adaylardan Avukat Cavit Dursun, hukuk alanında Kayseri’nin kaybettiklerine dikkat çekerek, “Neler olduğunun ve kaybettiklerimizin farkında mıyız?“ diye sordu.
Kayseri Barosu Başkan Adaylarından Avukat Cavit Dursun, Kayseri’yi ilgilendiren ancak bazı çevrelerin sessiz kaldığı önemli bir konuyu gündeme getirdi. “Neler olduğunun ve kaybettiklerimizin farkın damıyız?“ diye soran Dursun, “2016 yılı başlarında Kayseri’nin istinaf açısından da Ankara’ya bağlanmasına dair karar verilmiştir. Bu durum, Kayseri Avukatları ve Kayseri Halkı açısından oldukça olumsuz sonuçlar doğuracaktır. Kayseri halkının adli işlem ve davaları zorlaşacak, masraflar artacak, özellikle istinafın Kayseri’de olması halindeki, bağlı şehirlerden gelecek çok çeşitli gelirler yok olacaktır. Bu nedenle Baro hizmet içindir, Baro avukatlar içindir anlayışıyla harekete geçmeliyiz.” dedi.
Kayseri Barosu Başkan adaylarından Avukat Cavit Dursun, dikkat çeken açıklamalar yaptı. Kayseri’yi yakından ilgilendiren ve son alınan kararla da yaralayan konuları bir kez daha gündeme getiren ve bu konuda konuşması gerekenlerin sessizliğine de adeta tepki gösteren Dursun, Kayseri’nin idari yargı bakımından Ankara’ya bağlanmasın kent açısından büyük kayıpları ortaya çıkardığını söyledi.
“NELER OLDUĞUNUN VE KAYBETTİKLERİMİZİN FARKIN DAMIYIZ?”
Açıklamasında, “Neler olduğunun ve kaybettiklerimizin farkın damıyız?” diye soran ve hem vatandaşlara hem de meslektaşlarına seslenen Avukat Dursun, şunları söyledi: “Bilindiği üzere, 20.07.2016 sonrasında, Türk Hukuk Tarihinde oldukça önemli bir gelişme yaşanacaktır. Olağan kanun yolu olarak bildiğimiz temyizden daha farklı ve üst aşama bir kurum olan istinaf, hukuk hayatımıza ve mesleğimize girecektir. Her türlü hukuki ve fiili sonuçları itibariyle, bu kuruma ne kadar hazırlıklıyız? Daha da önemlisi, yerel bazda mesleğimiz ve Kayseri Halkı açısından bu kurumun sonuçları neler olacak? 2007 yılından 2011 yılına kadar Kayseri, istinaf açısından Adana’ya bağlıyken, 2011 yılında Baro yönetiminin yoğun çalışmaları neticesinde, 2011 yılı Haziran ayında istinafın Kayseri’de de açılmasına; Malatya, Sivas, Yozgat, Niğde ve Nevşehir’in Kayseri İstinafa bağlanmasına, BAM-İstinaf Başsavcısının atanmasına, arsanın bulunmasını müteakip, mimari proje ve inşaat çalışmasına başlanmıştır. 2015 yılı içerisinde, Kayseri Bölge İdare Mahkemesi’nin kapatılıp, idari yargı açısından Kayseri’nin Ankara’ya bağlanmasına karar verildiği gibi, 2016 yılı başlarında da, Kayseri’nin istinaf açısından da Ankara’ya bağlanmasına dair karar verilmiştir. Bu durum, Kayseri Avukatları ve Kayseri Halkı açısından oldukça olumsuz sonuçlar doğuracaktır.”
KAYSERİ KAYBETTİ
Kayseri’ye bu durumun vereceği zararlar konusunda da çarpıcı açıklamalar yapan Avukat Cavit Dursun, “Adeta 2. bir yerel mahkeme gibi, yani davanın baştan sona Ankara’da tekrar görülmesi mahiyetinde yapılacak duruşmalar, tanık, bilirkişi incelemesi, keşif ve diğer adli işlemler nedeniyle, Ankara zorunlu 2. evimiz-adliyemiz gibi olacak, bu nedenle Kayseri ilk derece mahkemelerindeki davalar ve işlemler nedeniyle, gecikmeler, müracaatlar, davalara girememe, yetki belgesi vb. oldukça yoğun ve sıkıntılı günler geçirebileceğiz. Bu durum, ciddi iş ve gelir kaybına, müvekkil – avukat ihtilaflarına, istinaf işlerinin Ankara’ya kaymasına, çeşitli masraf, avans, ücret ihtilaf ve şikâyetlerine, zaman, mesai ve emek israfına neden olacaktır. Kayseri halkının adli işlem ve davaları zorlaşacak, masraflar artacak, özellikle istinafın Kayseri’de olması halindeki, bağlı şehirlerden gelecek çok çeşitli gelirler yok olacaktır. Aynı şekilde, istinafın Kayseri’de olması halinde, Kayseri avukatlarına, diğer bağlı şehirlerden gelecek işlerin ve gelirlerin yok olmasına neden olacaktır. Daha onlarca sıkıntı, sorun ve durumlar sayılabilir. Tüm bu durumların önüne geçmek ve zararın neresinden dönersek kardır düşüncesiyle, Kayseri İstinafının bundan sonraki ilk aşamada faaliyete geçmesini sağlamak için yapılacaklar sırasıyla bellidir. Bunları yapacak bilgi birikimi, tecrübe ve ilişkiler ağı, bizlerde fazlasıyla da mevcuttur. Yeter ki, sorunlarımızı erkenden tespit edip, teşhis ve çözüm yöntemlerini, bilinçli bir şekilde ve Baro hizmet içindir, Baro avukatlar içindir anlayışıyla uygulayıp, hayata geçirelim.”
Haber. Cafer ZENGİN