KAYSERİ BARO BAŞKANI KONAÇ: 'BOYDAKLAR CAMİİ YAPMIŞLARSA SAHİ ONU DA YIKACAK MISINIZ?'

  KAYSERİ BARO BAŞKANI KONAÇ: 'BOYDAKLAR  CAMİİ YAPMIŞLARSA SAHİ ONU DA YIKACAK MISINIZ?'
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

Kayseri Baro Başkanı Fevzi Konaç, Boydak Ormanı’nın tahsis iptaline ilişkin olarak yaptığı açıklamada, “Yüz binlerce dikilen ağaç ve çok güzel bir hizmet siyasetin rüzgarlarına kurban edilmek üzere. Bu ne yaman çelişki demekten kendimi alamıyorum” dedi. “Boydaklar Camii yapmışlarsa sahi onu da yıkacak mısınız?” diye soran Konaç, Şimdi bu insanlardan köşe bucak kaçan siyasilerin tamamı bu insanların hizmetlerinden ya istifa etti ya da aracılık etti. Daha birkaç yıl önce şehrin ve ülkenin medarı iftiharı denilen insanlara yapılan bu haksızlığı ve itibarsızlaştırmayı kınıyorum” ifadelerini kullandı.

 

 

 

Boydak Ormanı ile ilgili olarak basında yer alan haberlerin ardından sosyal medya üzerinden değerlendirmelerde bulunan Kayseri Barosu Başkanı Fevzi Konaç, Boydaklar’a tahsis edilen arazi tahsisinin iptal edildiğini hatırlatarak, “Yüz binlerce dikilen ağaç ve çok güzel bir hizmet siyasetin rüzgarlarına kurban edilmek üzere. Bu ne yaman çelişki demekten kendimi alamıyorum. Bir anım var ki buna sadece bir kaç kişi şahitlik etti, bunu paylaşmam lazım.

Yıl 2000 veya 2001. Fazilet Partisi’nde İlçe Başkanı olarak görev yapıyorum. Birkaç kişi ile birlikte yanımızda Sn. Abdullah Gül'de olmak üzere Boydak Şirketler Grubu’na ziyarete gittik. Hacı Boydak Bey her zaman ki güler yüzü ile bizleri karşıladı ve misafir etti. Dönem 28 Şubat’ın cadı avına çıktığı ve yeşil sermaye diye yaftaladığı grupları baskı altına aldığı zamanlar. Fabrika ve yatırımlarından bahsederken o dönem yaşadıkları sıkıntılardan bahsediyordu. Dedi ki; ‘Abdullah Abi, eliyle boş fabrikaları göstererek. 100 bin metrekare kapalı alan boş duruyor. Üretime geçerek istihdam sağlayacağız bin bir zorluk çıkarılıyor. Pakistan bile Almanya'daki mobilya fuarına kendi sanayicisini bedava stant kiralayarak gönderdiği halde, bizim devletimiz bizlere bu imkanı vermediği gibi zorluk çıkarıyor. Üretim yapamadan işçiyi boş bekletiyoruz ve işçi çıkaramıyoruz. Babamızdan vasiyet var, haksız olarak işçinizi çıkarmayın diye. Ne yapacağımızı şaşırdık.’ dedi ve gözleri dolu bir şekilde içinde bulunduğu ruh haliyle ağladı. Çok üzülmüştük hepimiz. Abdullah Gül Bey moral verdi ve Allah'ın izniyle geçecek hepsi dedi. Yeşil sermayenin boğazının sıkıldığı acı günler. Bu insanlar sabrettiler ve o günler geçti geçti ama heyhat.”

“DEVLETİME ZARAR VEREN BABAMDA OLSA CEZASINI ÇEKSİN İSTERİM”

 

Türkiye’nin önemli bir süreçten geçtiğini dile getiren Konaç, “Bir yanda iktidar ve devlet, diğer yanda bir camia arasında geçen sıkıntılı olaylara şahitlik ediyoruz. Hepimizin üzerinde büyük bir psikolojik baskı var ve istesek de istemesek de bizim de ruh halimizi etkiliyor yaşananlar. Ne hırsızlık iddiaları ispatlanmadan kimselere hırsız diyebiliyor, ne de devleti ele geçirmeye çalışan bir cemaat iddiasına tam sarılarak birilerini hain ilan edebiliyoruz. Kimse için tetikçi durumuna düşmek bize yakışmaz kaygısı ile dilimizi dişimizi sıkarak sabırla neticeleri bekliyoruz. Tarafını ilan edenlerin üzücü savaş çığlıklarını ibretle izlemek gönlümüzü acıtıyor. Bu süreçte bizlerden ‘yanımızda ol’ beklentisi içinde olup gerekli desteği görmediği için selamı sabahı kesenlerin olduğunu da yine içim acıyarak izliyorum. Bu güne kadar biri istedi diye kimseye düşman olmadığım gibi, dostlarımı da kendim seçtim. Başkalarının savaşlarındaki dost ve düşman tanımları beni bağlamaz. Devletime zarar veren babamda olsa cezasını çeksin isterim. Ülkemizin menfaatlerini ihlal eden kardeşimde olsa bedelini ödesin isterim” diye konuştu.

 

 

“BEYT-ÜL MAL'E HAKSIZ EL SÜRENİN ELİNİN KIRILMASINI İSTERİM”

Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Beyt-ül Mal'e haksız el sürenin elinin kırılmasını isterim  ama vicdanım ve adalet kaygım kin ve nefretimin hep önündedir” diyen Konaç, şu ifadeleri kullandı: “Bana yakışanın bu olduğunu düşünürüm. Cemaat ve grup taassubunun bizleri kör etmesinden korkarım. Anlık ve hızlı verilen kararların mahcubiyete dönüştüğüne çok şahitlik ettim. O yüzden sabrı ahlak edinmenin erdemine inandım.

Siyasetle uğraştığım yıllarda siyasi büyüklerimizin Kayseri'ye her gelişlerinde neredeyse uğrak yeri olan Boydak'ların, bugün maruz bırakıldıkları muamelenin ne kadar ahlaksız ve rencide edici olduğunu söylemem lazım. Ben Hacı Abi ve diğerlerinden sadece hayır gördüm. Bu şehir onlardan çok hayır gördü. Binlerce insanın Allah'ın takdiri ile ekmeğine vesile olan insanlara küfredilmesini içime sindiremem, kabul de edemem. Şimdi bu insanlardan köşe bucak kaçan siyasilerin tamamı bu insanların hizmetlerinden ya istifa etti ya da aracılık etti. herkes bir tarafa benim Anadolu Gençlik Derneğimin, vakfımın ve yurtlarımın tamamında onların hayır olarak verdiği yataklarda, sandalyelerde, masalarda bu ülkeye ve toprağa sahip çıkacak genç üniversiteliler yetişti. Bu iyilikleri unutamam ve yok sayamam. Bizim kitabımızda bu milletin kanlarına filmlerle sokulan iğrenç mikrop yok. Bir gün önce övgü ve sevgi dizdiğim insanlara, bir gün sonra sövmek hiç yok. Dönemsel olarak iltifat ve hakaret yok. Vurun kahpeye diye toplum önüne atılan insanlara vurmak hiç yok. Varsa cezasını herkes çeksin ama itibarsızlaştırmak adına yapılan bu tip işlerden nefret ediyorum, ayıptır, yazıktır. Daha birkaç yıl önce şehrin ve ülkenin medarı iftiharı denilen insanlara yapılan bu haksızlığı ve itibarsızlaştırmayı kınıyorum. Derdim ne Ak Parti iktidarını övmek veya kötülemek, ne de cemaatin varsa hatalarını veya iyiliklerini görmezden gelmek. Tüm niyetim, tuttuğumuz tarafın kılıcını ele alıp, cüretkarca sağa sola sallayan beş para etmez adamlar durumuna düşmemek. Kapılarında bir menfaat için saatlerce randevu beklediğiniz insanlara, bu gün sırt dönüp, siyasi rüzgarların etkisi ile yalan yanlış ifadelerle hakaretler etmek hangi adamlıktır, bunu sorgulamak.

Korkmayın Hacı Boydak ve kardeşleri bu ormandaki ağaçları alıp kabirlerine götürmeyecekler. Onların bizlerin ahret yolculuğunda tabutumuz için bir kaç parça ağaç parçası yetecek. Yaşayacak olan, kurda kuşa yuva olacak o ağaçlar, ahrette yapanlara şahitlik etmeye yetecek. İman edenler böyle bakmalı ama içinden geçtiğimiz zaman dilimi de, adamla adam olmayana şahitlik edildiği dönemdir. Buna da şahitlik eden Rabb'imiz var, sığınırız onun Rahmetine olur biter. Yazının başında 28 şubatın yaptıklarından, yeşil sermaye diye cadı avından çile çeken bu insanların, belki gayret ve sabırları ile cendereden kurtulan bu ağabeylerimizin, siyaset kurumunun cemaate verdiği desteklerde ortada iken, yaptıkları hizmetlerden hesaba çekiliyor olmaları ne acı...

Başında yazdım, Boydaklar Camii yapmışlarsa sahi onu da yıkacak mısınız?”

 

 

 

İPTAL KARARINI BOYDAK DUYURMUŞTU

 

 

Boydak Holding CEO’su Memduh Boydak bir süre önce dağlık ve ağaç bulunmayan bir alanı ormanlık alan haline getirmek için 7 yıl önce başladıkları ve 430 bin fidan dikimi yaptıkları alanın proje tahsis iptalini sosyal medya üzerinden kamuoyuna duyurmuştu.

Haber: Cafer ZENGİN