'KATİLLERLE YÜZLEŞMEYE GELDİM!'

EMEL KORKMAZ: “KATİLLERLE YÜZLEŞMEYE GELDİM!”

Eskişehir’de 2 Haziran 2013’te, Gezi Parkı eylemleri sırasında, aralarında sivil polislerinde bulunduğu bir grup tarafından dövülerek öldürüldüğü iddia edilen, 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz davasının ikinci duruşması Kayseri Adalet Sarayı’nda görüldü. Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, "Katillerle yüzleşmeye Ali İsmail ile birlikte geldim. Acaba evlatları annelerinin elini öpebildi mi?" dedi.

Gezi eylemleri sırasında Eskişehir’de19 yaşındaki üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın öldürülmesiyle ilgili dava Kayseri’de görülmeye devam etti. Duruşma nedeniyle, Adalet Sarayı ve çevresinde saat 05.00'ten itibaren polis geniş güvenlik önlemi aldı. Emniyet Müdürü Mustafa Aydın, çevre illerden gelenlerle birlikte bin 900 polis, 4 Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı (TOMA) ve 1 helikopterin görev yaptığını söyledi. Duruşmaya katılmak için anne Emel Korkmaz, baba Şahap Korkmaz ve bazı yakınları Hatay’dan Kayseri’ye geldi.Ali İsmail’in fotoğrafını göğsünde taşıyan anne Emel Korkmaz, duruşma salonu girişinde yaptığı açıklamada oğlunun hesabını sormaya geldiğini söyledi. Sanıklara tepki gösteren anne Korkmaz, "Ali İsmail’in hesabını sormaya geldim. Ali İsmail ile birlikte geldim. Acaba evlatları annelerinin elini öpebildi mi? Çocukları babam nerede diye sorduğunda ne cevap verdi. Biz 19 yaşında gencecik çocuğa kıydık, hapiste miyiz dediler, yoksa ne dediler merak ediyorum?" diye sordu.

5’İ TUTUKLU 8 KİŞİ YARGILANIYOR

Gezi Eylemleri sırasında, 2 Haziran 2013 tarihinde Eskişehir’de aralarında sivil polislerinde bulunduğu bir gurup tarafından sokak ortasında dövüldüğü iddia edilen ve aldığı darbelerin ardından 10 Temmuz 2013 tarihinde hayatını kaybeden
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği bölümü 1’inci sınıf öğrencisi Ali İsmail Korkmaz, Gezi Parkı eylemleri sırasında  2 Haziran tarihinde Eskişehir’de aralarında sivil polislerin de bulunduğu iddia edilen bir grup tarafından dövülmüş, ağır yaralanarak, götürüldüğü hastanede 38 gün komada kaldıktan sonra 10 Temmuz 2013 tarihinde yaşamını yitirmişti. Olayla ilgili olarak 1'i polis memuru 5 tutuklu ile tutuksuz 3 polisin aralarında bulunduğu 8 sanık yargılanıyor.

Öte yandan adliye çevresinde alınan güvenlik önlemleri nedeniyle cadde ve sokaklar taşıt ve yaya trafiğine kapatılırken, şehirde bazı güzergâhlarda trafik sıkıştı. 

SALONA ALKIŞLARLA GİRDİLER

Ali İsmail Korkmaz davası, bu dava için dönüştürülen konferans salonunda saat 09.40’ta başladı. Duruşmaya Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel, babası Şahap, ağabeyi Gürkan ile tutuklu sanıklar polis memuru Mevlüt Saldoğan, fırıncı İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Muhammet Vatanseven, fırın işçisi Ebubekir Harlar ile tutuksuz sanık polis memurları Şaban Gökpınar, Hüseyin Engin, Yalçın Akbulut ve avukatları katıldı. 250 kişilik duruşma salonu tamamen dolarken, bazı avukatlar duruşmayı ayakta takip etti. Ramazan Koyuncu’nun avukatının davadan çekildiği belirtildi. Ali İsmail Korkmaz’ın ailesi salona alkışlar arasında girdi. 

CHP MYK üyeleri Veli Ağababa, Candan Yüceer, milletvekilleri Hüseyin Aygün, Sezgin Tanrıkulu, Müslim Sarı, Musa Çam, Muharrem Işık, İlhan Cihaner, Gökhan Günaydın ve Kadın Kolları MYK üyesi Düriye Taş, Kayseri Baro Başkanı Fevzi Konaç, Gezi Parkı eylemlerinde ölen Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan ile Ahmet Atakan’ın kardeşi Zafer Atakan duruşma başladıktan sonra salona girdi.

MÜDAHİLLİK TALEBİNE RET

Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan mahkeme heyetine, "Benim oğlum da polisler tarafından katledildi. Ben de bu duruşmada müdahil olmak istiyorum" dedi. Ahmet Atakan’ın kardeşi Zafer Atakan ile Mersin ve Balıkesir Barosu da davaya müdahil olup, yer almak istediklerini iletti. Ancak, savcı, suçtan doğrudan zarar görmedikleri için katılma taleplerini reddedilmesini istedi.
Ali İsmail Korkmaz'ın avukat ağabeyi Gürkan Korkmaz, 7 aylık oğlu Ali Yusuf'u kucağına alarak, "Oğlum Ali 7 aylık. Amcasının adaşı, hem de amcasının bayrağını taşıyacak kişidir. Aynı zaman da ailedendir. Katılma talebimiz var" dedi. Mahkeme heyeti, katılma talepleri için duruşmaya 5 dakika ara verdi. Daha sonra, CMK 237/1 maddesi gereğince taleplerin tamamını reddetti.

ARAMA NOKTASINDA GERGİNLİK
Ali İsmail Korkmaz davası için Kayseri Adalet Sarayı’na çeşitli parti ve örgütlerden oluşan yaklaşık 3 bin kişi geldi. Adalet Sarayı’na yaklaşık 1 kilometre uzaklıktan slogan atarak gelen grup, arama noktasına geldiğinde polisle tartıştı. 'Katil polis hesap verecek' sloganları atarak üst araması yaptırmak istemeyen gruba polis önce müdahale etti, ardından tepki büyüyünce, kalabalığı arama yapılmadan alana aldı. 
Kayseri Adliye Sarayı’nda süren duruşma sırasında eylemciler de kendilerine ayrılan bölümde sloganlarla Ali İsmail Korkmaz’a sahip çıktı. DİSK’e ait araç üzerinden eylemcilere seslenen Ali İsmail Korkmaz Vicdan Platformu Sözcüsü , KESK Dönem Sözcüsü Orhan Karakaya, “Türkiye yargısı Ali İsmail Korkmaz’a yapılan insanlık dışı bu vicdansızlığa karşı vicdanları rahatlatacak karar vermelidir. Bizler insanlıktan çıkmış bu zavallıları, katilleri, elleri kanlı, vicdanları taş olmuş bu kişileri ve bunlara cesaret veren, emir verenleri, Başbakanı, Eskişehir Valisi’ni hiçbir zaman affetmeyeceğiz” dedi. Ali İsmail Korkmaz’ı öldürenlerin çocuklarının babalarından hesap soracaklarına inandıklarını belirten Karakaya,“Bu ülkede demokratik hakları kullanmak, gösteri yapmak, eylem yapmak, eyleme katılmak suç değildir. Ülkemiz bir hukuk devleti ise, demokrasi uygulanıyorsa bu böyledir. Ama bu ülkenin polisi, faşist ırkçı güruhları, siyasetten beslenenler, kendileri gibi düşünmeyen, yaşamayan herkesi ırkçı kafasına göre cezalandırma, öldürme, saldırma hıkını kendisinde buluyor. Sıfatı, unvanı ne olursa olsun Gezi’de halkına şiddet, baskı, tehdit, işkence uygulayan, halkı birbirine kışkırtmak isteyen başbakan, bakanlar, polis memurları, eli sopalı, eli palalıların zihniyeti ile Kayseri’de Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını anma etkinliği yapan Emek Partisi’ne saldıran kişilerin beslendikleri zihniyet aynı ırkçı faşist zihniyettir” şeklinde konutu.

Başbakan’ın Gezi eylemleri sırasında polisin müdahalesi için ‘destan yazdılar’ sözünü hatırlatan Karakaya, asıl destanı halkın yazdığını belirterek, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Bu dava insanım, dürüstüm, onurluyum, vicdanlıyım, çocuklarımın yüzlerine rahat bakabiliyorum, haram yedirmedim, ayakkabı kutularında para saklamıyorum, yatak odalarımda para kasalara yok diyenlerin nazarında sonuçlanmıştır. Ve bu halkın hafızasına yerleşmiştir. Polisin destan yazdığını söyleyen, ‘arkadaşları öldürmüştür’ diyen, ellerinde sopalarla sokak başlarını tutan, insanlıktan çıkmış, devletin polisi, ona sahip çıkanlara, fırıncısına kadar herkes mahkum olmuştur.”

AĞLATAN İFADELER!

Kayseri Adliye Sarayı’nın dışında eylemler sürerken, Adliye Sarayı’nda ise tanıklar dinlendi. Tanık Semih Berkay Yapıcı, 2 Haziran 2013’te Ali İsmail Korkmaz’ı, polis ve yanındakilerin dövdüğünü gördüğünü belirterek olay anını anlattı. Tanık Yapıcı konuşurken,  Ali İsmail’in annesi Emel Korkmaz, babası Şahap Korkmaz, kız kardeşleri Melike Çakırkaya ve Aylin Taktuk’la ağabeyi Gürkan Korkmaz gözyaşları içinde dinledi. Tanık olduğu olayları anlatırken kendisi de duygulan Tanık Yapıcı, Ali İsmail Korkmaz’ın tekrar tekrar dövüldüğünü belirterek, “Ali İsmail sokağa girdiğinde Hüseyin ve gaz maskeli polisler tarafından yakalanmaya çalıştı ama Doğukan Bilir’i darp ettiler. Ardından Ali İsmail Korkmaz’ın bana doğru koştuğunu gördüm. Ben ters istikamete koştum. Beni görüp korkmasını istemedim. Polis ve esnafın tut, yakala şunu demelerinden çekindiğim için bir kapının ardına saklandım ve izledim. Ali İsmail koşarken bizzat fırıncı esnafı tarafından yakalandı. Ali İsmail’in fırıncılar tarafından önü kesildiğinde kepenklere doğru hamle yaptı. Fırıncı tarafından çelme takıldı ve Ali İsmail orada dengesini kaybetti. Dengesini kaybedip düştükten sonra orda bulunan herkes tarafından darp edilmeye başladı. Sokağın diğer tarafından uzun boylu, kır saçlı saçları omuzlarında elinde copla gelen polis gördüm. O polis ve polis memuru Mevlüt Saldoğan tarafından dövüldüğünü gördüm. Ardından Ali İsmail tekmelerle darp edilmeye başladı. Yüzünü korumaya çalışması fayda etmedi. Kafasını taşa vurdu ve bilincini orda kaybetti. Sığındığım kısımdan Ali İsmail’in yüzünü hafızama kazıdım. Gözleri kapalıydı. Ardından ben kapıdan sığındığım kısımdan çıktım. Ali’nin yavaş yavaş kendine geldiğini gördüm. Kendisine baktım ama bir şey yapamadım. Ardından diğer polis ve esnafın bana baktığını fark ettim. Orda kalakaldım. Kendine geldiğinde Mevlüt Saldoğan tarafından yeniden darp edildiğini gördüm" şeklinde konuştu. Tanığın bu anlatımları sırasında Ali İsmail'in annesi Emel Korkmaz sanık polise dönerek "Allah korkunuz yok mu sizin?" diye bağırdı.

Tanık Yapıcı daha sonra kendisine gösterilen fotoğraflardan sanıkların hepsini tek tek teşhis etti. Tanık Yapıcı, izletilen görüntülerde kendisini de teşhis ederek, olay anında olay yerinde olduğunu da göstermiş oldu.

YENİ GÖRÜNTÜLER ORTAYA ÇIKTI

Davada ilginç bir de gelişme yaşandı. Sol Gazetesi’nde yayınlanan kayıtlarda Ali İsmail Korkmaz, polis ve sivillerin saldırısının ardından olay yerinden ayrılırken görülüyor. Ali İsmail'in kolunu tutması dikkat çekiyor. Kamera kaydı, duruşmada avukatlar tarafından ilk kez mahkeme salonunda izletildi. Bu görüntüler bir anlamda sanıkların, ‘Dövdüğümüz kişi Ali İsmail Korkmaz değildi’ savunmalarını da havada bırakmış oldu.

HACI BEKTAŞ VE CHP’DEN KUMANYA

Dava nedeniyle özellikle kent dışından gelen vatandaşların mağdur olmamaları için Cumhuriyet Halk Partisi, Hacı Bektaşi Veli Derneği ve Kırsıkraklılar Derneği, eylemciler için ayrılan bölüme stand kurarak, kumanya ve çay ikramı yaptı. Kayseri Olay’a konuşan Hacı Bektaşi Veli Derneği Başkanı Feyzullah Keskin, yaklaşık 2 bin 500 kişilik kumanya dağıttıklarını vurguladı. Bir daha çocukların ölmemesi temennisinde bulunan Keskin, “Çok üzücü, bir daha yaşanmaması gereken bir olay. Keşke Ali İsmail Korkmaz ve eylemler sırasında hayatını kaybeden diğer çocuklarımızda aramızda olsalardı. Umut ederim bir daha anneler böyle bir acı yaşamaz” dedi.

VATANDAŞ MAĞDUR

Öte yandan adliye çevresinde alınan güvenlik önlemleri nedeniyle Adliye binasına çıkan Kocasinan Bulvarı Sümer Üst Geçit'ten itibaren, Erkilet Bulvarı Kaldırım Caddesi ve Barış Manço Caddesi'nin kesiştiği ışıklı kavşak arası saat 07.00'den itibaren araç ve yaya trafiğine kapatıldı.

Cadde ve sokaklar taşıt ve yaya trafiğine kapatılması, şehirde bazı güzergahlarda trafik sıkışıklığına neden oldu. Ortaya çıkan tablonun sorumlusunun Ali İsmail Korkmaz’a sahip çıkanlar olmadığını vurgulayan KESK Dönem Sözcüsü Orhan Karakaya, “Bu kadar geniş güvenlik önlemine gerek yok. Hem eyleme katılmak için Adliye’ye gelen vatandaşlar hem de diğer vatandaşlar abartılı güvenlik önemleri nedeniyle mağdur edildi” sözleriyle tepkisini dile getirdi.