KADINLAR'DAN 'ÇARPIK, SAPIK VE SAĞLIKSIZ ZİHNİYET' İSYANI!

Başta Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nde uygulanan avukatların aranması ve X-ray cihazından geçmesi tartışması farklı bir boyut kazandı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın "Kadın avukatlar uygun iç çamaşırı giysinler" kararı aldığı iddiasına Kayseri’deki kadın hukukçulardan da  sert tepki geldi. Kadın avukatlar, "Başta kadın avukatlar olmak üzere tüm avukatlardan derhal özür dilemelidir" görüşünde. Öte yandan AKP Milletvekili adayı Uğur Işılak’ın,  “Kadının fıtratında kölelik var” açıklamasına da Türk Kadınlar Birliği ile yine kadın avukatlar isyan etti. Kadınlar, “Bu açıklamasından sonra  Işılak, bu ülkede Aile Sosyal Politikalar Bakanı olursa şaşırmayacağız artık” dedi.

Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın rehin alındıktan sonra adliyedeki odasında şehit edilmesiyle başlayan avukatlara yönelik güvenlik kontrolü tartışması,  yeni bir boyut kazandı. Hukukçular ve siyasiler arasındaki polemik devam ederken Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın “Kadın avukatlar uygun iç çamaşırı giysinler”,  “Ötmeyene kadar içeri kimse alınmayacak” şeklinde talimatlar verldiği iddia edildi.

İlgili Savcılık böyle bir talimat olmadığını söylese de kadın avukatlara söylendiği  öne sürülen bu sözler, özellikle kadın hukukçuların tepkisini  de beraberinde getirdi.

“ÇARPIK, SAPIK VE SAGLIKSIZ ZIHNIYETIN DOĞAL YANSIMASIDIR”

Konuyla ilgili olarak haber merkezimie açıklamalarda bulunan  Avukat İsmihan Gülser Üçok: “Mesele kadına bakış, eger tüm sorunların, sıkıntıların, tecavüzlerin, suçların sebebi olarak kadını görürseniz varacagınız sonuç, alacagınız tedbirlerde kadınların en özeline kadar karışmaya kadar gider” dedi. Üçok, şunları söyledi:  “Gencecik bir üniversite ögrencisi, toplu ulaşım aracında tecavüze uğrayıp, öldürülüp, yakıldığında alınacak tedbirlerle ilgili Başbakanlıktan ilk açıklama; mankenlik ve güzellik yarışmalarına kısıtlama ve düzen getirilmesi gerektiği olur.Kadına uzanan eller, yolsuzluk ve hırsızlık yapan kollar gibi kesildiği sürece tecavüzcülere gün doğuyor demektir, çünkü Başbakanın nasıl el ya da kol kırdığını tüm Türkiye’nin bildiği gibi Tecavüzcülerde bilmektedir. Torpille, tanıdıklarla ve usulsüzce yapılan kamu ihalelerinin bir devamı olan İstanbul Çaglayan Adliyesi güvenlik ihalesinin doğal sonucu olarak tabanca ve el bombalarının serbestçe sokulduğu ve bir savcımızın şehit edildiği olayda, Cumhurbaşkanının ayrıştırcılığının, Hükümetin beceriksizliğinin, emniyetin acziyetinin sorgulanması yerine genelde tüm Avukatların suçlu ilan edilmesi ve özelde de Kadın Avukatların iç çamaşırlarına kadar inilmesi, çarpık, sapık ve saglıksız zihniyetin doğal yansımasıdır”

“6 YAŞINDAKI ÇOCUKLA EVLENILEBILIR DİYEN BİR ZİHNİYET VAR”

AKP Milletvfekili adayı Uğur Işılak’ın kadınlara yönelik açıklamalarının asla Kabul edilemeyceğini kaydeden Üçok, “Uğur Işılak bu saatten sonra Aile Sosyal Politikalar Bakanı olursa buna da şaşırmayalım. Cennetin anaların ayakları altında olduğuna inandığınız, kız çocuklarının diri diri gömülmesine engel olan inancın devamı olduğunuzu söyleyeceksiniz sonrada dünya hayatını kadınlar için cehenneme çevirip tüm sorunların kaynagı, tüm suçların asıl sorumlusu olarak kadını göreceksiniz. Bu sonuç ve vardıkları yargı aslında kız çocuklarını diri diri gömülmekten kurtaran inancı degil aslında diri diri gömülmesini savunan ve uygulayan cahiliye dönemi inancın savunusu olduklarını göstermektedir.  Ülkemiz de ‘makyaj yapan kadının kaportası bozuktur. Kadın mıdır kız mıdır bilemem’diyen zihniyetler  Cumhurbaşkanı. Bu zihniyete gore, ‘Dizleri görünen kadın tahrik unsurudur, 6 yaşındaki çocukla evlenilebilir, Çalışan kadın fuhuşa hazırlık yapar, Hamile kadının sokakta dolaşması terbiyesizliktir, Dekolte giyene tecavüz ederler,  Kadın erkek eşit olamaz fıtrata ters, Kadın iffetli olacak herkesin içinde kahkaha atmayacak, Kızlar okuyunca erkekler evlenecek kız bulamıyor, Kadınları hafifçe dövüp korkutabilirsiniz’ diyebilen  bürokratlarımız olduğu sürece kadının fıtratında erkeğe köle olmak var’ diyebilen milletvekili adayı Uğur Işılak ın söylemine ve kadına bakış açısına hiç şaşırmadım”

“UTANÇ VERİCİ BİR DURUM”

Avukat Ayşe Panır Kozanoğlu ise  ülkede hukuksuzluğa doğru bir gidişin söz konusu olduğunu söyledi.  “Son yaşanan olaylarla avukatlar siyasi obje haline getirilmeye çalışılmaktadır” diyen Kozanoğlu,  şunları söyledi: “Kadın avukatların iç çamaşırlarına müdahale edecek kadar kötü bir açıklama son derece hadsizdir, özür bekliyoruz. Avukat halkın devlet işinde devlet yolunda eli kolu ve dilidir. Ancak Son zamanlarda farklı başlıklar altında hukukla bir savaş ve hukuksuzluğa doğru bir gidiş söz konusu. Bu hukuksuzluk, mahkemede karar veren mahkemede karar veren hâkimin kararını etkilemekle başlayıp bu ortamda dahi işini yapmaya çalışan masum avukatlara kara leke çalma çabası ile ayyuka çıkmıştır. 1136 sayılı Avukatlık Kanununun avukatlara tanımış olduğu aranmama yetkisi aslında yeterince açık ve net olmasına rağmen yaşanmış olan saldırı üzerimize atılan iftiralara da zemin hazırlamıştır. Ne yazık ki üzerinden siyaset yapılan diğer birçok konu gibi hukuk ve avukatlar da siyasi obje haline getirilmeye çalışılmaktadır. İstanbul başsavcı vekili Ömer Faruk Aydiner’ in gerçek olması tasavvur edilemeyecek "gerekirse ötmeyecek iç çamaşırı giysinler ‘ şeklindeki isabetsiz açıklamasını şiddetle kınıyor, bu açıklamanın bir özrü ve telafisinin olması gerekliliğine inanıyorum. Avukatlar her zaman -bu kaos ortamında -dahi meslek onuru ile savunma görevini üstlenmişlerdir. Kadın meslektaşlarımın iç çamaşırına müdahale edecek kadar kötü bir açıklama son derece çirkin ve hadsizdir. Bu hukuksuzluğun bir hukukçu tarafından yapılmış olması da utanç vericidir. Tüm avukatlardan ve özellikle kadın meslektaşlarımdan özür dilenmesi gerekmektedir. Diğer yandan bir siyasi partinin milletvekili adayı Uğur Işılak isimli şahsın ki kendisini dinlemem ‘kadının fıtratında erkeğe köle olmak var’ şeklindeki açıklaması kale alınamayacak derecede cehalet içermektedir. Sanatçıların özellikle topluma örnek olması, kendini yetiştirmesi gerekirken bir kısım kitlelere şirin görünmek adına yapılan bu açıklama sanat camiası için yüz karartan bir durumdur.”

“BU DÖNEMDE BİRİLERİ KOLTUK KAPMA YARIŞI OYNUYOR”

Ortaya çıkan tabloya tepki gösterenler arasında yer alan Türk Kadınlar Birliği Şube Başkanı Ayşe Uzunlu, yaşananların erkek bakış açısı düzenin yansımaları oduğunu söyledi. Uzunlu, “Çağlayan başsavcıvekilinin kadın avukatın arama ve X- raydan geçme  olayına verdigi tepki için yorumu erkek bakış açısının tam temsil ettigi cümleler. Çağlayan adliyesinde savcının  rehin alınıp öldürülmesinden sonra avukatlara uygulanan davranış şekli ve söylevler uygun olmayıp bir meslek grubunu zan altında bırakan bir davranıştır. İnsanları kutuplaştıran ve mesleklere linç politikası uygulayan bir politikanın daha önce yaşanılan örneklerinden birisidir. Başsavcı vekili kendisine  yapılan müracaata  empati kurup yapıcı bir cevap verebilirdi. Yapmadı sonuçta yine görüşmelerle sorun çözüldü. Fakat manşetlere kadınlar X ray’dan gecerken ötmeyen çamaşır giysin diyerek  kapak oldu. Öte yandan Uğur Işılak her devire hitap edip aklınca siyaset yapıyor. Kadınların ona tepkisi yazdığı  ve söylediği şarkılara prim vermiyerek olur.  Bu dönemde kadınları ikinci sınıf gören ve hareketleri ile onaylıyan birileri koltukları kaptı ve kapmaya çalışıyor. Kendini ben burdayım beni değerlendirin diye bir yerlere mesaj veriyor. Cumhuriyet Türkiyesi’nde kölelik ve ikincil konum biz kadınlar için mümkün değil.  Bu adamları dinleyip adam yerine koymayız. Haklarımızı koruyup geliştirmek için kararlıyız. Bu söylemler biz kadınları  çalısmalarımızda daha da kamçılar” şeklinde konuştu. Haber: Güler Ruhsar Aktaş HATİP