İmamoğlu Kayserililere seslendi: Kendimi size emanet etmeye geldim
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, partisinin cumhurbaşkanlığı adaylığı ön seçim çalışmaları kapsamında hafta sonu Kayseri'de partililer ve vatandaşlarla buluştu. Kayseri'den önemli mesajlar veren Başkan İmamoğlu, 'Size kendimi emanet etmeye geldim' dedi. Detaylar Kayseri Olay'ın Kayseri haber bülteninde.
Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, hafta sonu Kayseri’ye geldi. Kayseri’de kalabalığa hitap eden Başkan İmamoğlu Kayseri ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
‘Size kendimi emanet etmeye geldim’ diyen İmamoğlu açıklamalarını şöyle sürdürdü; “Ben bu onurlu mücadelenin en çalışkan neferi olma iddiasıyla partimizin ve milletimizin Cumhurbaşkanı adayı olmaya talibim. Kayseri'deyim, Anadolu'nun göbeğinde size kendimi emanet etmeye geldim. Yola çıktığım bu ilk günün, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü olmasının benim için anlamı ve değeri çok büyüktür. Hepinizin, hanımefendilerin, burada bulunan bulunmayan bütün kadınların Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun. Bakın buradan hanımefendilere, şu güzel kızımıza, sana doya doya sarılacağım biraz sonra. Senin o güzel kollarını, o güzel yüreğini hissedeceğim. Emeğin ve kadının değerini bilmeyen hiçbir siyasi hareketten bu ülkeye fayda gelmez. Kadınları eşit kabul etmeyen, kadınların günlük hayatta yaşadıkları eşitsizliklerin, haksızlıkların çözümünü öncelikli görevi olarak görmeyen, kadınların her düzeydeki yönetim biriminde eşit temsilini hedeflemeyen hiçbir siyasetçiden bu ülkeye fayda gelmez, gelemez.
Ülkemizin ve dünyamızın yaşadığı adalet sorunlarının en temelinde kadınlara yönelik eşitsizlik ve haksız muameleler yatıyor. Bu konuda en önemli sorunlarımızdan birisi sorunun özellikle fark edilememesi, meselesi ve anormal olanın normalmiş gibi görülmesi. Bakın İstanbul'da belediyede biz bunu çok yaşadık. Bünyesinde 12 meslek dalında hiç kadın yoktu. Biz o sanki erkeğin işiymiş gibi 12 meslek dalının kadınlara uygun olmadığına karar verilen o alanlarının ve fiilen bu kadroların kadınlara kapalı olduğu o haldeki ortamın anormalliğini fark ettik ve onlar için normal olan düzeni değiştirdik. O İBB'den o düzenin, o aklı, o zihniyeti söküp attık.
Belediyemizin bünyesinde tüm meslek dallarında liyakatli kadınların çalışabilmesini sağladık. İBB tarihinde ilk defa kadın çalışanlar her yerde var. En tepede var, genel müdürler var, genel sekreter yardımcıları var, otobüs şoförü de var, itfaiyeci de var, metro istasyonu amiri de var, denizci olarak görevlerinin başında olan kadınlar da var. Kadınlara yönelik icraatlarımızı elbette bir lütuf olarak görmüyoruz. Yaptıklarımız ve yapacaklarımız eşitlik ve adaleti sağlama çabasında kadınların yanında olmaktır. Bu ülkeyi tam da bu gayretle, bu vicdanla kimlerle biliyor musunuz? Bu güzel ülkenin güzel hanımefendileriyle, kadınlarıyla birlikte yöneteceğiz, hep birlikte yöneteceğiz. Çok iyi biliyorum ki bizi iktidara her şeyden çok kadınların aklı, vicdanı, sağduyusu taşıyacak. Mücadelemizde kadınların varlığı, etkisi arttıkça başarıya daha çok yaklaşacağız.
Sevgili dostlar, biz başarıya yaklaştıkça bir şeyler oluyor. Bugün bahsettim sizinle de dertleşecek yüreği güzel, kalbi güzel, haksızlığa karşı, zulme karşı dik duran bu güzel Anadolu'nun tam göbeğinden, Kayseri'den bütün ülkemize sesleniyorum. Dün öğrendim ki aralarında kimi yol arkadaşlarım, kimi tanıdıklarım, hatta hiç tanımadıklarım mal varlıklarına, banka hesaplarına el koymuşlar. Bir kez daha algı operasyonuyla itibar suikastı yapıyorlar. Akıllarınca beni korkutup yıldıracaklar. Beni korkutabilirler mi? Benim arkamda milyonlarca, on milyonlarca milletimiz var. Bu haktan ve hukuktan nasibini almamışların hiçbir saldırısından korkmadım, korkmuyorum, korkmayacağım. Beni yürüdüğüm bu yolda hepinizin huzurunda bir kez daha söylüyorum: Önce yüce Allah'a sonra milletime güveniyorum, size güveniyorum. Kumpaslara, kirli tezgahlara, entrikalarla, fitneyle, fesatla kurdukları oyunları başlarına yıkacağız. Millet hakkın, hukukun yanındadır, millet haklının yanındadır.
Bakın buradan sesleniyorum: Ey ilgili şahıs, o kendini biliyor, bunu özellikle söylüyorum. O kendini biliyor. Bak, ben sizin dediğiniz gibi şantaj montaj demiyorum, çok net bir şey söylüyorum: Eğer itibarlarını yerle bir etmeye çalıştığın, malına çökmeye çalıştığın benim arkadaşlarım eğer en ufak bir haksızlığa veya hukuksuzluğa karışmışsa gelin bütün dosyalarını açın. Bütün belge ve bilgileriyle açıkça kamuoyuyla paylaşın, anlatın. Kaçan yok. Buradan sesleniyorum, hodri meydan diyorum size, hodri meydan! Elinizde ne varsa dökün ortaya. Uydurma gizli tanık beyanlarıyla değil, mertçe hakka ve hukuka uygun olarak getirin, millet görsün. Hatta gelin, TRT'de canlı yayın yapsınlar. Benim TRT'de yüzümü bile göstermediler altı senedir. Çünkü onlar sadece iktidara yüzünü dönen bir yayına döndüler, hem de sizin paralarınızla. Yolsuzluğun daniskası orada yapılıyor. Senin savcıların sorsun, benim arkadaşlarım yanıtlasın. Kim ahlaklı, hangi dönemde kamu ve millet korunmuş, hangi dönemde milletin kaynakları çarçur edilmiş, peşkeş çekilmiş, canlı yayında bu memleket izlesin. Getirin, yapın ama yüreği yok bunların, cesareti yok. Ben aylardır, haftalardır ne diyorum? Mertsen, yiğitsen, ufacık da olsa vicdanın kırıntısı varsa bu meydan okumaya yanıt verirsin.
Bakın, sevgili dostlarım, ben her mücadeleyi mertçe verdim. Burada da söylüyorum, ben hakkı hukuku savunmakta sınır tanımam, milletimize hesap vermekte de sınır tanımam. Bir derdiniz varsa ben buradayım, bana gelin, milletimle beraber tam karşınızdayım. Yan yolları bırakın. Milletin banka hesaplarını bloke edip mağdur etmeyi bırakın. Ben diyorum ki, yahu gelin zulüm yapmayın, hep beraber millete gidelim, milletin huzuruna gidelim. Amacınızı biliyorum, İstanbul'a, Türkiye'ye hizmet etmeyelim istiyorlar. Ekrem İmamoğlu olmadan seçime girmek istiyorlar. Söyleyeyim mi size? Korkuyorlar, öyle değil mi? O bir avuç insan korkuyor. Şuradaki benim güzel fıstık kızım da cep telefonuna yazmış, büyük harflerle bana gösteriyor: "Başkanım sana sarılabilir miyim?" diye. Yahu, bugün söyledim, buradan söyleyeyim, annelerimiz, güzel hanımefendiler, sevgili kardeşlerim, arkadaşlarım, abisi olacağım nice gençler buradayım. İnsan beni görünce korkar mı? İnsan beni görünce mutlu olur, öyle değil mi? Ama bu korkuyor, niye biliyor musunuz? Sevgili dostlarım, bu millete yanlış yapan korkar. Bu millete çok yanlış yapmışsın ki korkun da çok büyük. Bize sözde suç icat ediyorlar. Yahu 2014'ten beri benimle uğraşıyorlar, hiçbir şey bulamadılar. Bir tane ahmak davası var, millet o davanın ismini gördükçe duydukça gülüyor, öyle değil mi? Şimdi de bir diploma davası uydurdular, ya 35 yıllık, bakın buradan herkese söylüyorum, 35 yıllık diplomaya, hem de olan diplomaya, olmayan diplomaya değil, olan diplomaya göz koyan bu akıl, bu milletin 40 yıllık, 60 yıllık, 50 yıllık tapusuna da göz koyar. Bütün bu zulmü, bütün bu zalimliği niye biliyor musunuz yapıyorlar? 2019'dan bu yana, hatta 2014'ten bu yana tek suçumuz var, başka suçum yok benim. Niye mi? Sandıkta yenilmedik, tek suçumuz bu. Bileği bükemediler.
Buradan söylüyorum, bu cümleyi aklınıza kazın, bu milleti yenilgiyi öğretemeyen yenmeye devam edeceğiz. Sevgili Cumhuriyet Halk Partililer, çok çalışmaya hazır mıyız? 5. kez hep beraber yenilgiyi bir kez daha yaşatmaya hazır mıyız? O sandık gelecek, bu millet seni yenecek demeye hazır mıyız? Evinize yollamaya hazır mıyız? Bunu diyoruz biz. Milletin önüne sandıkla gelin, cesaretle mertçe karşımıza çıkın. Milletin iradesi kararını versin, hiç kuşkunuz olmasınız hep birlikte bu bozuk düzeni değiştireceğiz. Sevgili hemşehrilerim, o zaman bazı sorular soracağım. Hep beraber 23 Mart'ta bütün Cumhuriyet Halk Partililer her koşulda, her şartta koşa koşa ön seçimde sandığa gidip hep birlikte oy kullanacak mıyız? Hep birlikte ayağa kalkacak mıyız? Hep birlikte milletimizin değişim umudunu yükseltecek miyiz? Dalga dalga milletimizin cesaretini büyütecek miyiz? İktidar olacak mıyız? O bir avuç insana kaybettirecek miyiz? Türkiye'ye kazandıracak mıyız? Cumhuriyet Halk Partisi kazanacak, Türkiye kazanacak. İyilikle, sevgiyle kalın, kardeşlikle, dayanışmayla, milletimizin duasıyla hep birlikte hedefe varacağız. Birileri için değil, hep birlikte kazanacağız, herkes için. 23 Mart'ta tek bir fire bile vermeden her şey, her şey ne diyeceğiz? Her şey millet burada diyeceğiz. Hep birlikte kazanacağız. Hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Sağ olun, var olun.
Aydınlık Türkiye yolunda Ekrem Başkanımız yolun açık olsun. Yok bu işin sağı solu, aklın yolu İmamoğlu. Kıymetli başkanımıza değerli konuşması için çok teşekkür ediyoruz. Hepimizin farkındalığını artırıyor, hepimize ilham veriyor. Cumhurbaşkanlığı yolunda yolumuz açık olsun.”