İL BAŞKANLARINDAN BİRER CÜMLE

Arşivimden seçmelerle bir arada olduğumuz bu sayfada, bir kaç gündür il eski başkanlarından bir kaç tanesini sizlere hatırlattım. Ama devam etmem durumunda sıkıcı hale geleceği için bu gün bazı isimlerden söz edip, bu bölüme son verelim. Sonra da dilerseniz unuttuğumuz portrelerle devam edelim..

Abdülkadir Kömürcü, Eyüp Gümüşçü, Metin Ceylan, İmdat Yimyek, İrfan Başyazıcıoğlu,  Şaban Bayrak, Yüksel Müftahi, Kahraman Camuzcu, Hüseyin İşlertaş, Mustafa Canpolat, Aydın Çetinkaya, İbrahim Yılmaz, Erol İnanır, Mustafa Azgın, Mesut Ay..

Yukarıda saydığım isimler, belli dönemlerde, merkez sağ, merkez sol partilerde il başkanı olarak hizmet etmiş isimler. Kimileri atamayla geldi il başkanlığına oturdu, kimileri çekişmeli kongrelerden delegelerin oylarıyla seçilerek geldi göreve. Elbette, bazıları hizmet süresince bazı tartışmaların odağı olmakla birlikte, bitamamı üstlendikleri sorumluluğu başarıyla yerine getirmeyi bilen isimler. Mesela DSP'den başlayalım. İktidarı öncesi, iktidarı döneminde ve iktidarı sonrası Kayseri'de o kadar çok il başkanı değiştirdi ki, ama hiç bir zaman bu değişiklikler il kongresi ile yapılmadı. Eline şikayet dilekçesini alıp Rahşan Hanıma ulaşan, görevlendirme yazısını alarak geldi il başkanı oldu. Dedik ya, DSP'de il başkanlarına öngörülen ortalama ömür 4 ayı geçmezdi. Sanırım en uzun süreli başkanlardan biri Hüseyin İşlertaş idi. Sayın İşlertaş, göreve gelen Kayserispor yönetiminin kasasındaki 39 milyon lirayı, repoda değerlendirmek için Birsu Hilal Altıntaş'ın şirketine yatırmıştı. Şirket topu atınca o günün hatırı sayılır rakamı için Altıntaş ile yapılan görüşmeler olumsuz sonuç verince, Dedeman Otal önünde ayağından vurulmuştu. O günlerde büyük krize neden olan alacak meselesi bier şekilde halledildi, dönemin yöneticileri İşlertaş'ın evini satıp parayı ödediğini söyledilerse de inandırıcı bulunmadı.

Her il başkanının hanızamda birikmiş o kadar çok anısı var ki. Tek tek yazmaya kalksam Sayfayı düzenleyen Ruhsar kardeşimin "Ab ama yazı çok uzun oldu" sitemi ile karşılaşacağım. Mesela İbrahim Yılmaz'ın Kapalı Spor salonunda hakeme silah çekmesini mi, parti için muhalefete aleni isyan edenini mi, geldiği görevde oluşturduğu yönetime, yerel medya tarafından "Paf Takımı" ünvanı verileni mi, genel başkanından zılgıt yiyeni mi..

İnşallah, önümüzdeki dönemde bir kitap konusu haline gelir bu yazılar. O zaman ayrıntılandırabiliriz  il  eski başkanlarının yaşadıklarını, yaşattıklarını.

Ama şimdilik İl Başkanları bölümüne burada bir nokta koymak zamanı geldi. Adına sayfa yapamadığım, adını atladığım tüm siyasilerden ve il eski başkanlarından özür dileyerek, bu gün de karma fotoğraflara yer verelim istedim..