Hulusi Akar'ın kaybolan telefonu hala bulunamadı! O telefon nerede?
Milli Savunma eski Bakanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, katıldığı bir televizyon programında çok özel açıklamalarda bulundu. Akar 15 Temmuz gecesini bakın nasıl anlattı? Detaylar Kayseri Olay haber merkezince derlediğimiz Kayseri haber bülteninde.
15 Temmuz 2016 yılında yaşanan darbe girişiminde dönemin Genel Kurmay Başkanı olan, Milli Savunma eski Bakanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, o gece yaşananları katıldığı bir televizyon programında anlattı.
İlk şoku nerede yaşadığını anlatan Akar, “Herkes gitti ben odamda çalışıyorum. Kapı çalındı içeri Mehmet Dişli girdi. ‘Uçaklar, helikopterler kalkıyor, tugaylar, taburlar geliyor biraz sonra göreceksiniz. Bizim başımıza geçer misiniz’, ne göreceğiz, senin bu saatte ne işin var falan dedim. Geldi oturdu karşıma bu devirde böyle bir şey olmaz dedim. Bağırdık, çağırdık o sıra bir şeyler oldu. İçeri bir sürü asker girdi. Bağırış çağırışlar, küfürleşmeler oldu.” dedi.
Telefonunun yanında olmadığını ve o günden sonra bir kez daha bulamadığını aktaran Akar, “Telefonum yanımda değildi. Sabah emir subayına vermiştim. Odaya telefon almıyorduk. Telefonumu o günden sonra bir daha bulamadık. Sonra emir subayı içeri girdi, ‘bağırıp, çağırırsanız ve başımıza geçmezseniz ben size sıkarım’ dedi. Bizde onun üzerine ‘sık’ yürüdük. Tutup oturttular beni. Ağzımız kapatıldı, elimize kelepçe takıldı. Sonra o sırada bir kopukluk oldu. Bağırdık kelepçeyi çıkarın diye çıkartırken bizim bileklerimiz kötü oldu.”
‘Mertlik gösterin bu olayı burada kesin’
Akıncı Üssü’ne nasıl gittiklerini de anlatan Akar konuşmasını şöyle sürdürdü;
Bir süre orada oturduktan son ‘gidiyoruz’ dediler. Çıktık odadan, etrafa baktım bütün özel kuvvet unsurları onlara sordum, ‘siz nasıl geldiniz buraya, sizin amiriniz yok mu’ diye. Beylik tabancam yanımda değildi. Çıktık genelkurmayın ortasına helikopter indirmişler. Helikoptere bindik yine bana tüfeği doğrulttular tekme ile falan müdahale ettik. Biz Akıncı Üstüne vardık. Oraya varınca öğrendik tabi. Orada bizi bir odaya aldılar. Odada bir telaş var. Onların derdi benim darbenin başında olmam. Herkesi ele geçirdiklerini ve darbenin büyük bir başarıyla devam ettiğini söylediler. Bende küfürlü bir şekilde, ‘h….’ diyerek böyle bir şey olmayacağını söyledim. Yaptıklarının büyük alçaklık ve şerefsizlik olduğunu silahlı kuvvetlerinin şanını şöhretini lekelediklerini söyledim. Bir mertlik gösterin, bu olayı burada kesin ve teslim olun. Sabaha kadar bu cümleyi tekrarladım.
‘Sizi isterseniz kanat önderimizle Fetullah Gülen ile görüştürelim’
Bana bir bildiri verdiler okumam için ben almadım. Bu sefer kendileri okudular. Sonra bir ekonomi konusu oldu bende siz kimsiniz, başınız kim diye sordum. ‘Sizi isterseniz kanat önderimizle Fetullah Gülen ile görüştürelim’ dediler. Sabaha kadar aramızda bağırıp çağmalar devam etti.
Sabaha karşı bu işin başarısız olduklarını anlayınca beni Cumhurbaşkanımızla görüştürmek için çalıştılar fakat ulaşamadıklarını söylediler. Sabaha karşı Hakan Bey ve eşim ile kısa bir görüşme yaptım. Başbakanımız Binali Yıldırım Bey ile görüştüm ve vazgeçtiklerini söyledim. Binali Bey, Çankaya’ya gitmemi istedi. Araç ayarlanmış onunla helikopter pistine gittik. Mehmet Dişli ile Çankaya’ya geçtik.”
Akar, odada televizyon olduğunu ve o gece neler yaşandığını oradan izlediğinin de altını çizdi.