Hacılar'daki Arslantürk cinayetinde sanıkların ifadesi ortaya çıktı! O gece bakın neler yaşanmış

Kayseri'de geçen yıl trafik kazasında yaşamını yitirdiği sanılan sürücü Eyüp Arslantürk'ü öldürdükleri olaya "trafik kazası süsü" verdikleri iddiasıyla haklarında dava açılan 4'ü tutuklu 6 sanık hakim karşısına çıktı.

2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuklu sanıklardan soyadını değiştiren iki kardeş B.E. ve K.S.Y. ile F.P. ve B.G, tutuksuz sanıklardan da kardeşlerin annesi M.T. ve babası A.T. ile maktul Arslantürk'ün müşteki eşi, oğlu ve kızı ile taraf avukatları katıldı.

Sanık B.E. savunmasında, annesi hakkında asılsız ve çirkin sözler sarf ettiğini öne sürdüğü maktulü, kardeşi K.S.Y, bacanağı F.P. ve arkadaşı B.G. ile evinden alıp, korkutup bırakmayı amaçladığını iddia etti.

Olay günü K.S.Y, F.P. ve B.G'yi maktulün evinin bulunduğu yere bırakıp iş yerine döndüğünü iddia eden B.E, diğer 3 sanığın evin elektriğinin bağlı olduğu trafonun kablosunu kestiğini, kar maskesi takarak eve gittiklerini ve maktulü aldıklarını anlattı.

Daha sonra maktul Eyüp Arslantürk'ü kendi otomobiline bindirip, aynı araçla evden çıkan 3 sanık ile yolda karşılaştıklarını öne süren B.E, şunları kaydetti:

"Maktulü bağ evine götürdük. Bende kar maskesi yoktu. Maktul beni tanıdığı için aracımdan inmedim, yüzümü görmesini istemedim. B.G. veya F.P. maktulün nefes almadığını söyledi. Baktım, nabzı atmıyordu. Daha önceden hastanede çalıştığım için kalp masajı yapmasını biliyordum. Maktulü sert bir yere yatırarak kalp masajına başladım ve suni teneffüs yaptım. Kardeşim de ara ara bana yardım etti. Kaburgasındaki kırık, kalp masajı esnasında oldu. Kendisini darbettiğimiz iddiası doğru değildir. O esnada panikten 112'yi aramak aklımıza gelmedi. Bulunduğumuz yer Erciyes yoluna yakın olduğu için aracıyla oraya bırakalım dedik. Aracın farlarını da açık bırakalım, trafiğin yoğun olduğu yoldan geçen sürücüler görür, yardım eder diye düşündük. Maktulü aracının şoför koltuğuna taşıdık. F.P. maktulün kucağına, yan koltuğa da kardeşim oturdu. Ben de kendi aracımla takip ettim. Bırakacağımız yerde, vitesi boşta kalan araç bir süre gidip su kanalına devrildi. Bilerek yapılan bir şey değildi. Sonrasında şehir merkezine döndük."

Sanık K.S.Y. ise annesi hakkında ağza alınmayacak laflar sarf ettiğini öne sürdüğü maktulü korkutmak amaçlı bu eyleme giriştiklerini ancak olay bu noktaya geldiği için pişman olduğunu kaydetti.

Sanıklar F.P. ve B.G. de maktulün kalp krizi sonucu hayatını kaybettiğini iddia ederek, beraatlerini ve tahliyelerini istedi.

Tutuksuz sanıklar M.T. ile kocası A.T. ise olayı sonradan öğrendiklerini savunarak, beraatlerini talep etti.

Maktul Eyüp Arslantürk'ün eşi A. Arslantürk ise karşı tarafın aile dostları olduğunu ve aralarında bir husumet bulunmadığını söyledi.

Son zamanlarda eşinin tavırlarında değişiklikler olduğunu öne süren A. Arslantürk, "Son zamanlarda tavırları değişti. Karşı tarafın bir yakını ile gönül ilişkisi yaşıyordu. Hayatında başka kadınlar da vardı. Telefonunda uygunsuz resimler gördüm. Bu durumu daha sonra çocuklarıma da anlattım. Netleştirip ona göre yoluma bakacaktım. İlk kez burada anlatıyorum. Kalp rahatsızlığı da vardı. Daha öne kalp krizi geçirmişti. Sanıklardan şikayetçiyim." diye konuştu.

Müşteki Ö.F. Arslantürk ve kız kardeşi M.S. Arslantürk de sanıklardan şikayetçi olduklarını belirterek, adaletin yerini bulmasını istedi.

Mahkeme başkanı tarafından yeniden söz verilen sanıklar ise maktulün kalp rahatsızlığı ve gönül ilişkisi olduğunu, ilk kez burada duyduklarını iddia etti.

İki tanığın dinlendiği duruşmada mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut durumlarının devamına hükmederek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

Olay

Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının ve İl Emniyet Müdürlüğünün, 12 Ekim 2023'te Hacılar ilçesi Erenler Caddesi'nde 50 SF 514 plakalı otomobille geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybettiği zannedilen Eyüp Arslantürk'ün (57) ölümüyle ilgili şüphe üzerine başlattığı ve yaklaşık 5 ay süren detaylı soruşturma sonucu 4'ü tutuklu 6 sanık hakkında iddianame hazırlamıştı.

Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, tutuklu sanıklar B.E, K.S.Y, F.P. ve B.G'nin "tasarlayarak öldürme", "cebir kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya azmettirme", "kamu hizmetine tahsis edilmiş eşyaya zarar vermeye azmettirme" ve "gece vakti konut dokunulmazlığını ihlal etmeye azmettirme" suçlarından cezalandırılmaları istenmişti.

Tutuksuz sanıklar M.T. ve A.T. için de "tasarlayarak öldürmeye yardım etme", "cebir kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya yardım etme", "kamu hizmetine tahsis edilmiş eşyaya zarar vermeye yardım etme" ve "gece vakti konut dokunulmazlığını ihlal etmeye yardım etme" suçlarından ceza istenen iddianame, Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.