HACI BEKTAŞ VELİ DERNEĞİ BAŞKANI: CEMEVİ DAVASININ AİHM'DE KAZANILMASINDAN HİCAP DUYUYORUM

HACI BEKTAŞ VELİ DERNEĞİ BAŞKANI: CEMEVİ DAVASININ AİHM'DE KAZANILMASINDAN HİCAP DUYUYORUM
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et


Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin cemevlerine yasal statü tanınması gerektiği yönünde karar vermesini değerlendiren Kayseri Hacı Bektaş Veli Derneği ve Vakfı Başkanı Sadık Genç, "Ben bir Türkiye Cumhuriyet vatandaşı olarak, eşit yurttaş olarak böyle bir davanın AİHM'den kazanılmış olmasından hicap duyuyorum. Yani bu davaların gidipAİHM'de görülmesi, AİHM'in bu kararı vermesi, yabancı hakimlerin bu konuda karar vermesi bizi incitiyor" dedi

Cemevlerinin Türkiye'de resmen ibadethane olarak tanınması amacıyla açılan davadaAvrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi, cemevlerine yasal statü tanınması gerektiği yönünde kararını değerlendiren Kayseri Hacı Bektaş Veli Derneği ve Vakfı Başkanı Sadık Genç, "AİHM'de kazandığımız bu 3'üncü dava. Birincisi cemevlerinin ibadethane oluşu, ikincisi elektrik, su gibi camilerin yararlandığı diğer inanç merkezlerinin yararlandığı imkanlardan yararlanma konusundaydı. Elektrik konusuyla ilgili yerel mahkemelere de açılmış davalarımız vardı. O dava da kazanıldı. Temyiz konusu daYargıtay'dan onandı. Bu da 3'üncü AİHM'de kazanılan dava. Bu da Anayasa'nın 2 maddesinin ihlaline karar verdi. Cemevlerinin ibadethane oluşu ve genel bütçeden pay alınması konusunda verilmiş bir karar. Bu büyük mahkeme olduğu için temyize gitme durumu da yok, kesin bir karar. Yani genel bütçeden pay ayrılacak, cemevleri ibadethane olarak tanınacak ve elektrik, su gibi hizmetlerden, personelden de yararlanacak demek bu 3 davanın sonucunda" dedi.

"YABANCI HAKİMLERİN BU KONUDA KARAR VERMESİ BİZLERİ İNCİTİYOR"

Bu davanın AİHM'den kazanılmış olmasının Alevi toplumunu incittiğini kaydeden Başkan Sadık Genç, şöyle konuştu: 

"Benim bu konuyla ilgili olarak söyleyeceğim en önemli konu. Ben bir Türkiye Cumhuriyet vatandaşı olarak, eşit yurttaş olarak böyle bir davanın AİHM'den kazanılmış olmasından hicap duyuyorum. Bunu bizim devletimizin zaten yerine getirmesi gerekirdi, yapması gerekirdi. Biz bu ülkede yaşıyorsak, biz bu ülkeye vergi veriyorsak, bu ülkenin kurucusuysak diğer bileşenler gibi. Bunun yanında benim kendi dedem de cumhuriyetin kurucularından biridir. Dersim mebusudur. 2 dedemim resimleri de şu an anıtkabirde asılıdır. Dolayısıyla biz bu cumhuriyetin kurucusuyuz ve asli vatandaşlarıyız. Osmanlı döneminden bugüne ayrımcılıklar, baskıcı politikalarla karşı karşıya kaldık. Yani bu davaların gidip AİHM'de görülmesi, AİHM'in bu kararı vermesi, yabancı hakimlerin bu konuda karar vermesi bizi incitiyor. Bizim bağımsız devlet talebimiz yok, silahlı bir örgüt değiliz. Biz sadece eşit yurttaş olmak ve inancımızı özgürce yaşamak istiyoruz. Bunun içinde devletimizin bunu bir an önce çözmesini istiyoruz. Keşke AİHM kararlarından önce, devlet bunu çözseydi, Aleviler incinmeseydi. Şimdi aksi halde bu durumda ne olacak,AİHM'den kazandığımız bir davayı mecburen uygulamak zorunda kalmış olacaklar. Bu da Alevi toplumunu rahatlatmış olmayacak. Yani kendi bu ülkenin asli vatandaşı hissetme duygusuna çok da katkı sağlamayacak. Ondan da üzüntü duyuyoruz."

"YİĞİDİ ÖLDÜR AMA HAKKINI VER"

Melikgazi İlçesi Battalgazi Mahallesi'ndeki cemevi inşaatında da sona gelindiğini ifade eden Genç, "Kayseri'deki cemevi inşaatımız 8-9 yıl sürdü. Topu topu bir cemevi ama uzun sürdü inşaatı. Bu insanlar sadece ibadetlerini özgürce yapmak istiyor. 9'uncu yıla girdik. Ne mutlu ki bitirdik. Burada bize destek veren, katkı sunan başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere diğer ilçe belediyelerine de teşekkür ederiz. Çünkü yiğidi öldür ama hakkını ver demişler. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" diye konuştu.