Genç yaşta ortaya çıkan eklem ağrılarına dikkat
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Deniz Nur Yıldız, artrit hastalığı ile ilgili verdiği bilgilerde erken teşhisin önemli olduğunu belirterek, 'Genç yaşta beliren eklem ağrıları mutlaka romatizmal yönden değerlendirilmeli' dedi.
“Eklemlerde şişlik ve sıvı artışları artrit belirtisi olabilir”
Eklemlerde şişlik, ısı ve sıvı artışlarının artrit için belirtiler olabileceğini söyleyen Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doktor Deniz Nur Yıldız, “Artritin kelime anlamı eklem inflamasyonu olarak biliniyor. Eklemden kastımız da vücudumuzdaki hareketli yerler. Örneğin el eklemlerimiz gibi. Elimizde küçük eklemlerimiz var parmaklarımızda ve parmaklarımızla bileklerimizin birleştiği yerler gibi bir sürü hareketli eklemimiz var vücudumuzda. Bunların inflamasyonuna, ağrılı bir seyir göstermesine artrit diyoruz. Artritleri de 2 sınıfa ayırıyoruz. Bunların bir kısmı sadece mekanik ağrı ve deformasyonla seyreden artritler. Bir kısmında da sistemik belirtiler eşlik ediyor. Bunlar daha çok romatizmal hastalıklarla beraber inflamatuar romatizmal hastalık sınıfına soktuğumuz artritler oluyor. Artritte özellikle hastanın başlıca şikayeti eklem ağrısı, hareket kısıtlılığı, sabah tutukluğu, zor açılma, zor hareket etme, bazen eklemde takılma hissi, bazı hastalarda eklemden ses gelme şikayetleri olabilir. Bizim muayenede bulduğumuz diğer belirtilerse hastanın eklemindeki şişlikle beraber ısı artışları ve kızarıklıklar eşlik edebilir bazen. Burada belirti ve bulgular aslında bizi artritin tanısı ve tedavisi yönünde de yönlendirir. Özellikle inflamatuar romatizmal hastalıkla seyreden artritlerde şişlikler, ısı artışları, eklem içindeki sıvı artışları ve efüzyon dediğimiz inflamatuar sıvıya bağlı elle hissedilir bazı belirtiler bulabiliriz muayenede” dedi.
“20-50 yaş arasında inflamatuar hastalıklar gözden kaçırılmamalı”
Deniz Nur Yıldız, Özellikle 50 yaş ve üzerinde kireçlenmenin sık görüldüğünü ve 20-50 yaş arasında inflamatuar hastalıkların gözden kaçırılmaması gerektiğini söyleyerek, “Artrit çok geniş bir kavram. Eklemin inflamasyonu ama neye bağlı olduğu belli değil. Mekanik artritlerde daha çok ileri yaşlarda bekliyoruz. Özellikle kadın cinsiyette eşlik eden şeker ve tiroit gibi başka bir problem varsa, mekanik olan osyo artritleri özellikle halk arasında kireçlenme diye bilinen artritleri daha sık görüyoruz. 50 yaş üstü bu anlamda bizim osyo artrileri daha çok gördüğümüz bir yaş grubu ama daha genç hastalarda yani 20 yaşına kadar olan erkeklerin yada 20’li 30’lu yaşlarda da romatizmal hastalıkları daha çok görüyoruz. Yine 30-50 yaş arasında inflamatuar hastalıkları gözden kaçırmamak gerekir. Hasta bize başvurduğunda 20-50 yaş aralığındaysa inflamatuar romatizmal bir hastalık mıdır diye gereken tetkikleri mutlaka yaparız. Onunla ilgili sorgulamalar yaparız. Burada ağrının karakteri, sabah tutukluğunun süresi gibi hastanın şiddetini arttırıp azaltan faktörler genelde değişir. Eğer mekanik bir problemse hareketlerle, günlük hayattaki işlerle ağrının artmasını bekleriz. Hasta harekete başlarken daha çok rahatsız olur. Hareketi ağrı nedeni ile kesmek zorunda kalabilir. Romatizmal hastalarda da biraz daha istirahat ağrısı bizde şüphe uyandırır. Hasta eğer istirahat ağrısı ile geliyorsa, gece ağrı ile uyanıyorsa bunlar biraz daha romatizmal hastalıkları düşündürür bize. Yine sabah saatlerinde yarım saatten uzun süren tutukluğu varsa mutlaka inflamatuar romatizmal hastalıkları düşünmek ve buna yönelik ayırıcı tanıya gitmek çok önemli” ifadelerini kullandı.
“Genç yaştaki eklem ağrıları romatizma açısından değerlendirilmeli”
Hastalıkta erken tanının tedavide hem hasta hem de doktor açısından daha kolay olacağını söyleyen Yıldız, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Eklem ağrıları tüm dünyada özellikle gelişmişlik düzeyi de arttıkça günlük hayatta fonksiyonel kayıplara yol açan problemler. Artritli hastalarda biz şunu görüyoruz, inflamatuar romatizmal hastalığı olanlar erken tedavi edilmediğinde eklemlerde donmalar, katılıklar ve bir müddet sonra artık bizim tedavi ve cerrahi ile normale çeviremeyeceğimiz kısıtlılıklar gelişir. Bu yüzden erken tedavi çok önemli. Özellikle iltihapla seyreden, el eklemlerini tutan, diz eklemlerini tutan romatizmalarda fırsat penceresi dediğimiz erken tedavi ile daha iyi bir süreç yakaladığımız hastalıklar var. Bu yüzden mutlaka belirtiler başladığında, hızlıca doktora başvurulmalı ve tam tanı konulmalı. Erken araştırmalar yapılmalı. Özellikle genç yaş eklem ağrıları mutlaka romatizma yönünden tetkik edilmeli. Burada süre de çok önemli. Hastanın şikayetleri yeni başlamış, bir iki günlük ağrılarsa bunlar daha çok kullanmaya bağlı aşınmalar, incinmeler olabilir. Ağrılar 3 aydan uzun süredir varsa, şikayetler tekrarlıyorsa, hastanın günlük hayatını kısıtlıyorsa mutlaka vakit kaybedilmeden hastaneye başvurulmalı. Erken tedavi edilmeli. İlerleyen yıllarda fonksiyonelliği kısıtlamayacak bir tedavi verilebilmeli ki hastaya iş gücü kaybına yol açmasın. Aynı şekilde hastalığın tedavisi, maliyeti, sosyal hayattaki yükü hasta için daha iyi tolere edilebilir olsun. Bu şekilde de tedavi hem bizim için hem de hasta için daha kolay olacaktır.”