'Elitaş açıklamazsa ben açıklarım'

'Elitaş açıklamazsa ben açıklarım'
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

MHP 25’inci dönem Kayseri Milletvekili ve aynı zamanda Ticaret Odası eski Başkanı Hasan Ali Kilci, düzenlediği basın toplantısında AKP Grup Başkavekili Mustafa Elitaş’a sert tepki gösterdi. Kilci, Ticaret Odası’ndaki FETÖ tartışmaları ve soruşturmaları ile ilgili olarak da, “KTO’nun 2009 seçimlerinde bugünkü Ticaret Odası Başkanı Mahmut Hiçyılmaz’ bana ‘Başkanım ben hizmet cemaat Fetullah emir verdiği için aday oldum.’ dedi. Şahitleri var. Birisi ortağıdır, çıksın olmadığını söylesin. Biri o dönemin yönetim kurulu Başkan Yardımcısı Asaf Mehmetbeyoğlu ve bir diğeri de bugün Ensar Vakfı Başkanı  olan benim eski yardımcılarımdan ve aynı zamanda Elitaş’ın partilisi,  amcasının kızının kocası Ahmet Erkan’dır.” diye konuştu.

 

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) 25’inci dönem Kayseri Milletvekili ve aynı zamanda Ticaret Odası eski Başkanı Hasan Ali Kilci, Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediği basın toplantısında ülke gündemi, AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’ın kendisi hakkında yaptığı açıklamalar ile Ticaret Odası’ndaki FETÖ soruşturması ve sonrasında yaşanan tartışmalarla ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. Son dönemlerde özellikle FETÖ kalkışmasından sonra Doğu ve Güneydoğu’da çok ciddi olayların yaşandığını ve art arda şehit haberlerinin geldiğini kaydeden Kilci, “FETÖ ile mücadele edilmeli ama burada bu mücadeleyi yaparken mutlaka terörün boş bırakılmaması, belinin kırılması noktasında MHP’nin ciddi önerileri oldu ama görüyoruz ki iki günde 40 şehit verdik, yazıklar olsun. Bu bizim milletimizi yüreğinden yaralıyor. PKK’nın son çırpınışı gibi su serpmeye devam edenler var. Bunların aklını başına alması lazım.” diye konuştu. Kısa adı FETÖ olan örgütün de Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak parçalamak ve dış güçlere peşkeş çekmek gayreti ile asker üniforması kılığındaki tetikçilerini sahaya sürerek alçakça saldırıda bulunduğunu, insanlara bombalar yağdırdığını kaydeden Kilci, şunları söyledi: “15 Temmuz’dan, 6 Ağustos’a kadar ki zamanda siyasette eleştiri yapmamamızın nedeni korku veya sinme değildir. Böyle bir düşünce içerisinde olmayız. Biz ve bizim gibi düşünen milyonlarca insan alçakça saldırı sonrası daha fazla yara alınmasın diye susuyor. Eleştiri hakkımızı askıda tutuyoruz. Yıpratılmak istenen devletimizin sürecini izliyor, FETÖ’nün kimlerle işbirliği yaptığı, nasıl buraya geldiğini, kimlerin devlet kademelerine yerleştirildiği hangi kriptoların bunları korumaya çalıştığını sessizce izliyoruz, not alıyoruz tarihe not düşüyoruz. Ülke normale dönünce biz de FETÖ ilişki ağına dair olay ve aktörleri anlatacağız.”

 “YAMYAMLARDAN KURTARDIM DEDİĞİ ŞEKER’İN GENEL MÜDÜRÜ FETÖ’DEN TUTUKLU, BAŞKANININ İSE YURT DIŞI YASAĞI VAR”

Açıklamasında AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’ın, tartışılan Adliye ziyaretine de değinen Kilci, “Devam eden operasyonlar çerçevesinde ‘Benim oğlum da olsa gözünün yaşına bakmam’ diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın o kararlı cümlesinin yarattığı korku ve panikten mi, yoksa kırmızı plakalı aracıyla gazete manşetlerini süslemesinin endişesinden mi bilinmez, geçtiğimiz günlerde bir zevat şahsımı da hedef alarak gündem saptırma gayreti ile saçma sapan, akıl vicdan ve hukuk ile bağdaşmayacak cümleler kurarak siyasi kurnazlığa soyunmuştur. Bu şehirde yıllarca alnının akıyla Kayseri Ticaret Odası Başkanı olarak, aldığı görevlerde hakkıyla görev yapmış biri olarak, görev sürem boyunca hükümetlerin ekonomi politikalarından o günün cemaat bugünün FETÖ’süyle el ele verip adına da Ergenekon dedikleri kumpaslara, çözüm sürecine kadar ülkem ve şehrimin menfaatleri noktasında var olan her şeyi cesurca ve özgürce ifade ettim. Başta KTO üyeleri olmak üzere haklarını aradım ve hep doğrunun yanında oldum. Kendi düşünceme bile eleştirilerimi sıraladım. Aynı duygu ve düşünceleri bugünde taşıyorum vicdanen rahatım, müsterihim. Tüm haksızlıklara karşı duruşumun bedelini de şahsıma yönelik kurulan tezgahlar ile hapis yatarak ödemiş bir kişiyim. Devletimiz ve aziz Türk Milletinin arşivinde kimin nerede ne söylediği kimden ve neyden yana tavır alıp mücadele ettiği kayıt altındadır. Şeker’i ‘yamyamlardan kurtardım’ diyor zevat, nezaket ve ahlak sınırlarını aşan o zevat Şeker’e hangi kumpaslarla ve hesaplarla dahil edilmek istendiğimi ve yargıda aklandığımı bilmesine rağmen kamuoyunu yanıltma yoluna gitmektedir. Ona alet olanları da burada esefle karşıladığımı belirtmek isterim. Benim iki davadan da beraat ettiğimi bilmelerine rağmen eline sazı verdiler, sonuna kadar saçmaladı, hakaret etti buna izin vermemeliydiler.

 “SAYIN ELİTAŞ SENİ ŞEHİDİMİZİN CENAZE TÖRENİNDE GÖRMEK İSTEMİYORUZ, SEN ADLİYEYE GİT, FETÖCÜLERİ ÇIKAR”

Şahsıma bu kadar kirli bir üslupla saldıran o zevata sormak gerekir; Şeker’i sözüm ona ‘yamyamlardan kurtarıp’ genel müdürü, denetim kurulu üyesi, fabrika işletme müdürü dahil 6 çalışanı FETÖ’den tutuklu. Başkan için söylenenleri görmediğimden belgesi olmadığından Ankara’da devam eden FETÖ’den dolayı davası olduğu, yurtdışı yasağı ve  mallarında tedbir olduğu söyleniyor. Tüm bunları kamuoyunun gözünden uzak tutmak için böyle bir algı yaratmaya çalışmasını da üzüntüyle izliyorum. Seviyesiz ve alçakça ifadelerle şahsımı hedef gösterip kendisini perdelemeye çalışan o zevata en güzel cevabı Hakkari’nin Çukurca ilçesinde şehit düşen Piyade Uzman Çavuş Kadir Çelebi’nin cenaze töreninde  vatandaşımız vermiştir. ‘Sayın Elitaş seni şehidimizin cenaze töreninde görmek istemiyoruz. Sen adliyeye git , FETÖ’cüleri çıkar’ diye bağırmış, olayın şahitleri de burada. O ses aziz milletimizin vatanına ve milletine kendini feda edecek insanların sesidir. Bu aynı zamanda bir isyandır. Bizi yaratan Allah’a binlerce şükürler olsun ki; doğduğumuz doyduğumuz, borcumuz olan bu topraklara hizmetle geçen ömrümüzün hiçbir döneminde hainlerle anılmadık, işbirliği yapmadık, aziz milletimizden hainleri koruyan aktörler olarak tokat yemedik, tokat attık. FETÖ korkusu ruhlarını esir almış olabilir, kabus dolu rüyalar görme endişesi ile uyku düzenleri yaşam standart ve kaliteleri kaçmış olabilir. Onları milletin vicdanına havale ediyorum.” şeklinde konuştu.

 “AÇIKLAMAZSA BEN AÇIKLAYACAĞIM”

Açıklamasında, “Yönet-Der diye bürokratik yapılanmaya yönelik Ankara’da bir dernek var. FETÖ’cülerin derneğidir. Bu zat orada bir toplantıya katılıp konuşmuş mudur?” diye de soran Kilci, şöyle konuştu: “Konuştuysa neler konuşmuştur? Bunların kendisi tarafından açıklanmasını istiyorum. Açıklamazsa ben açıklayacağım. Bu toplantı 17-25 Aralık’tan 1-2 ay önceye dayanıyor. Burada MHP’den eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz’ında bulunduğu bir toplantıda şöyle bir ifadesi de var; ‘Durmuş Yılmaz’ın olduğu yerde benim ekonomi konuşmam doğru olmaz’ diye oradaki toplantıya katılanlara hitap etmiştir. Ben illa ki FETÖ’cü’dür demiyorum. Kimseye söylemedim, belgesi bilgisi olmayan konularda konuşmak istemem. Yine aynı zevat KTO’nun 2009 seçimlerinde benimde meclis üyem olan bu günkü Ticaret Odası Başkanı Mahmut Hiçyılmaz’ın neden aday oluyorsun sorusuna ‘Başkanım ben hizmet Cemaat Fetullah emir verdiği için aday oldum’ dedi. Şahitleri var birisi ortağıdır, çıksın olmadığını söylesin biri o dönemin yönetim kurulu Başkan Yardımcısı Asaf Mehmetbeyoğlu biri de bugün  Ensar Vakfı başkanı  benim eski yardımcılarımdan kendi partilisi ve aynı zamanda amcasının kızının kocası Ahmet Erkan’dır. Benim amacım Hiçyılmaz’da dâhil kimseyi gammazlamak değildir. ‘Sivil toplum kuruluşları ile seçimlere iştirak edildi’ diyor ya bu zevat. O seçimde de FETÖ’cülerle  birlikte aday oldular karşımıza, bunları bile inkâr ediyorlar.  Bilgisi, belgesi mevcut. 2013 seçimlerinde ittifak ettiklerini saklamadılar, sonra şovlar yaptılar bir siyasi partide gayret etti. Hep beraberce kazandılar o seçimleri. Gülen kendi işadamlarına ‘her tarafa aday olun ele geçirin’ diyor. Bu da onlara bir örnektir. Bizim 15 Temmuz’dan itibaren şikâyet ettiğimiz iftirasındalar, benim terbiyem buna müsait değil, aldığım terbiye ülkücü terbiyedir. Kimseyi şikâyet etmeyiz. Şikâyet edilecek kurumlar bellidir. Cumhuriyet Savcılığıdır. Ben şikayet ettiysem yeniden basın toplantısı yapıp, özür dileyeceğim. Bir adamın ismini veriyorlar.  İşten çıkarılan birisi ben kovdum, onun ismini vererek şikayet etti diyorlar. Yani söz yönetimdeyken kandil gecesinde 8-10 emekçiyi işten atarsanız emekçiyi o da gider seni şikâyet eder. Bu vicdanla ahlakla Müslümanlıkla örtüşemez, şikâyet ettiyse de bizim dışımızdadır. Ben birilerini şikâyet etmişsem, dünyanın en şerefsiz adamıyım. Bunu ispat edemezlerse de, bu iftirayı, onları müfteri ilan ediyorum, şerefsizlikle de itham ediyorum. Çıksınlar göstersinler. “

 “BİZ YARGILANDIK AKLANDIK,  ŞİMDİ ŞEHİT CENAZESİNDE BİLE GEZEMİYORLAR

 Haklarındaki iddialarla ilgili olarak yargılanıp, aklandıklarını anlatan Kilci, “Biz yargılandık aklandık. Ama bizimle ilgili ifadesi biri iki seni biri de 1 sene gün aldı diyor. Ben gün almadım arkadaşlar takip edenler oldu ben beraat ettim tüm davalardan. Kumpaslarından alnımın akıyla çıktım. Alnım ak yüzüm pak gezmeye devam ediyorum. Milletin içinde gezebilecekler mi göreceğiz, şehit cenazesinde bile gezemiyorlar. Ben aslan gibi koç gibi orda durdum. Bunların kumpas olduğunu bilmeniz için söylüyorum. 5 polis memuru, bir polis müdürü  bir polis amiri, tutuklu yatıyor. Bizimle ilgili iddianame hazırlayan savcı meslekten ihraç edildi tutuklu yatıyor, yargılayan hâkimlerin üçü tutuklu ikisi de  ihraç edildi. KTO Davasının Tutma müfettişle iddianamesini hazırlayan savcı ve eşi de tutuklu. Tüm bunlardan sonra halkımızda kanaat oluşacaktır. İftiracıların yaptıkları yanına kar kalacak ama milletimiz bunları öğreniyor, bunların yalancılıklarını sahtekârlıklarını öğreniyor. Panikleyenler neden panikliyor?

“CUMHURBAŞKANINA RAPOR GİDECEK, PANİĞİN NEDENİ BU”

Sayın Cumhurbaşkanımıza rapor da gidecek paniklemelerinin sebeplerinden biri de budur. Kayseri’de bu olayları reel olarak gerçekçi anlamda yazan bir elin parmakları kadar yazan var. Allah onlardan razı olsun, haksızlıklar karşısında susanlar dilsiz şeytan gibidir. Ben bu arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bu arkadaşlarla ne uğraşıyorsunuz, zaten bu çocuklar zar zor ekmek yiyorlar, vicdansızlar. Günü gelince bunlarla yargıda hesaplaşacağız. Böyle bir günde adliyede ne işin var senin. Herkes çıksın yargılansın aklansın paklansın biz de görelim. Metin Külünk, Hilal Kaplan, Başkentçi de, Yeni şafak gazetesinden ki bunlar havuzcudur Tamer Korkmaz  soruyor bu soruları. Siyasi bir el FETÖ’cüleri kurtarmaya çalışıyor diyorlar. Bu mücadeleyi kim kırmak engellemek istiyorsa parti yolunu ayırmak zorundadır diyor. Bunları biz demiyoruz. Gönül bağımız, ideolojimiz, siyasi bağımız yok bizim bu insanlarla.” diye konuştu.

 “DOĞRULARI YAZAN GAZETECİLERİ VE CHP İL BAŞKANINI TEBRİK EDİYORUM”

Basın toplantısında CHP İl Başkanı Feyzullah Keskin’e de teşekkür eden MHP eski Milletvekili Kilci, “Bu hissiyatıma ortak olan gösterdiği haklı tepki için CHP İl Başkanı Feyzullah Keskin’e de teşekkürlerimi sunuyorum. Feyzullah Keskin benim tanıdığım düzgün insanlardan birisidir. Doğruları yazan gazetecileri de tebrik ediyorum. Onlarla  uğraşana kadar kendi medyanız yazıyor onlara bakın. Son günlerde sahte Facebook hesabı açtırarak 6 sene evvel görevlendirilen bakanlık müfettişi ve yardımcılarının hazırladığı sahte iddianameleri yayımlayamaya çalışanlar var. Kim olduklarını tahmin ediyoruz, yakında ortaya çıkacaktır, zerrece delikanlı veya adamlarsa  çıkarlar bizim gibi bunları söylerler tartışırız. Onlarla yargı önünde hesaplaşacağız. “ dedi.

 SOSYETE TEPKİSİ: “ESNAF KORKUDAN TEPKİ GÖSTEREMİYOR”

“Ben onca yıl KTO Başkanlığı yaptım 20 seneye yakın görev yaptım. Hep üyelerimi savundum. Sosyete pazarı açmak isteyenlere izin vermedim.” Diyen Kilci, “Sosyete pazarına bizim esnafımız satılamazdı. Oranın nasıl kiraya verildiği kimlere verildiği, Hiçyılmaz, itham altında bırakmam istemem ama orayı kimlere kiraya verdi, nasıl verdi? Bunları belge ve bilgileri ile anlatmalılar. Onun için bildiğim şeyler var yarım bırakıyorum. Sonrası gelecek. Ben açtırmama konusunda destek veren Memduh Büyükkılıç Başkanımıza teşekkür ederim ama bu sosyete pazarına nasıl ruhsat vermiş bilmiyorum. Benim gibi düşünüyordu ama ne oldu kaça verildi, kimler aldı verdi? Dünya Ticaret Merkezi’nde de benzer olay yaşanıyor. Yöresel ürünler fuarı da Ticaret Odası Meclis Üyesi tarafından yapılıyor. Kayserili orada yüzde bir yüzde iki orada da başkaları var. Bizim bir sürü marketlerimiz esnafımız var. Bunların Kayseri’de yapılmaması lazım. Bize bunları yaptırmayan diyen tüccar ve esnafında bu dönemde korku imparatorluğunda yerini aldığını görüyorum. Dağıtılan kömürün iaşenin parası devletin ve sizlerin vergisinden çıkıyor. Korkudan dolayı tepki göstermiyor. Bu arkadaş aynı zamanda Kayserili bir işadamımızın çeklerini kullanarak, o davadan 2 sene 1 ay gün aldı, yüz kızartıcı suçtan ceza alan seçilemez bile. Yargıtay onaylarsa diyebilir ama gün almış. Bir başka çalışanı KTO Personelin kredi kartını alarak kullanmış adamın parasını ödememiştir. Bunlar kendilerine baksınlar iftira değil bu. Ülkemden yine de umut var. 15 Temmuzda milletin gösterdiği çabayı görünce inancım arttı. Ekonomisi iyi değil ama ülkemiz büyük bir ülke. 5 senede toparlar kendini. Milletimiz huzurla hayatını idame ettirir.

ELİTAŞ’A, “BAŞKAN SEÇİLME YETERLİLİĞİ YOKTU” CEVABI

Elitaş, ‘KTO Başkanıyken işletmelerini sattığı için yeterliliğini kaybetti’ dedi. Ben bir gruptan değil 5 gruptan seçime girdim kazandım. Düzmece rapordan bulup eline vermişler o da bununla hareket ediyor. Benim 3 sene yargılanmamam bile lazım, başkan değilim niye yargılanmışım. O gün söylediklerinin yüzde 99.9’u yalandır. Bir adama yakışır mı devletin savcı ve hakimiyle konuşup baskı altına almak. Bize ızdırap çektirdiler oralarda mahkemeler kurup. Ama şerefli ve düzgün hâkimler bizi beraat ettirdiler.”

Haber/Foto: Güler Ruhsar AKTAŞ