CHP'den erken seçim çağrısı!

Cumhuriyet Halk Partisi’nin yarın yapılacak olan mahalle delege seçimleri öncesinde basın toplantısı düzenleyen PM Üyesi, Yuriçi Örgütlenme Koordinatörü Ali Abbas Ertürk, Türkiye’nin artık yönetilemez bir noktaya geldiğini belirterek, erken seçim çağrısı yaptı. Bir zamanlar Kayseri’nin Türkiye’nin her bölgesinden insanın imrenerek baktığı, kişisel refahı, ekonomisi, sanayisi ve insanların mutlu ve huzurlu bir şehir olduğu Kayseri’nin AK Parti’nin iktidarında kötüye gittiğini belirten CHP PM Üyesi Yurtiçi Örgütlenme Koordinatöre Ali Abbas Ertürk, Türkiye’nin de ciddi sorunları olduğunu belirtti. İki farklı Türkiye’nin olduğunu belirten Ertürk, ‘Bu Türkiye'nin bir tanesinde yoksulluk; cebinde harçlığı olmayan insanlar çocuğunun beslenme çantasına koyacak bir şey bulamayan anneler, boş buzdolapları, boş mutfaklar ve kaynamayan tencereler var. Bir başka Türkiye fotoğrafına baktığımız zaman da özel uçaklarla yapılan seyahatte özel yatlar, katlar ve hiçbir şey olmamış gibi hayatını sürdüren sayısal olarak az bir mutlu azınlık var bu ülkede. Yani daha açık bir ifadeyle ifade etmem gerekirse bu toplumun yüzde 95’inin hakkını yiyen bir yüzde 5’lik kesim var bu ülkede. Bizim siyasi mücadelemiz de bu yüzde 5 midir, 10 mudur, bu kitleye karşı mücadele ediyoruz.’ dedi. 

Ülkenin yönetilemez bir hale getirdiğini belirten Ertürk, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında açılan davaya değinen Ertürk, açıklamalarını şöyle sürdürdü:  ‘Ülke yönetilemez bir hale gelmiştir. Adaletsizlik. Cem Başkanım değildi; çok açık bir şekilde, hakkaniyetsiz bir davayla halkın destek verdiği bir siyasetçinin önünü zorbalıkla, yargıya talimatla kesmeye çalışıyorlar. Bunlardan korkmuyoruz. Moralimizi bozmuyoruz. Bu sadece bizim mücadele azmimizi tetikliyor.’ 

Bir şeyi bozan düzeltemez!

‘Bu uygulamaları gördükçe parti örgütlerimizde daha çok çalışmamız gerektiğini, bu ülkeyi düzeltmek için daha çok yapılacak işimiz olduğu düşüncesiyle daha bir motive oluyoruz. Eğer bir ülkede muhalif siyasetçiler adliye koridorlarında dolaşıyorsa; gazetecilerin kalemi elinden çekilip alınıyorsa; farklı düşünenler cezaevine gönderiliyorsa, yargı sopası iktidar eliyle her türlü farklı düşüncenin kafasında sallanıyorsa o ülkede demokrasiden bahsedemeyiz. Şimdi bir de trajikomik olan bir durum. Hem bunları yapan, hem siyasi yasaklar getiren, hem muhalefeti susturan, muhalefete türlü baskı yapan iktidar gelin diyor bir anayasa yapalım. Bir şeyi bozan düzeltemez. Bu ülkenin yargı sistemini, hukuk sistemini, bozan iktidar sizsiniz. Sizinle yapacak bizim hiçbir anayasamız olamaz. Evet bu ülkenin bir anayasaya ihtiyacı vardır. Demokratik, katılımcı, bireysel hak ve özgürlükleri temel alan bir anayasaya ihtiyacı vardır. Bu göz ardı edilemez. Ama bu anayasayı yapacak olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidarı ve yeni dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Yani biz bu iktidara güvenip şu kağıda imza atacak bir sözleşme ilişkisine dahi giremeyiz.’

Seçim tarihi 2 Kasım 2025 

O yüzden gündemi saptıran sürekli sanal gündemler yakarak vatandaşın acısını gizlemeye çalışan bir iktidara karşı biz artık genel başkanımızın da çok açık söylediği gibi seçim kaçınılmazdır diyoruz. Genel başkanımız bir tarihte belirtmiştir. 2025 yılının 2 Kasım'ında bu seçim yapılmalı. Artık bu ülkeyi düşünen, bu ülkeyi seven, bu ülkedeki enkazın daha fazla büyümesini istemeyen her bir yurttaşımız bir an önce sandığın gelmesini savunmalıdır. Ve o sandıktan da biz 31 Mart'ta olduğu gibi yüksek bir oy oranıyla, parlamentoda güçlü olan ve bu ülkeyi yönetmeye talip bir siyasi partiyiz. Bunu iktidar olalım, bir özlemimizi giderelim gayesiyle söylemiyoruz. Bu ülke Artık Cumhuriyet Halk Partisi'ne olan ihtiyacı gizlenemez boyuta gelmiştir. Enkazın daha fazla büyümemesi için iktidara sizler aracılığıyla bir çağrı daha yapıyoruz. Millet iradesiyle bulunduğunuz koltuklara geldiniz. Milletin iradesinden çekilmeyin, korkmayın. Türk milleti sizi seçtiği zamanda, başkasını seçtiği zamanda her zaman en doğru kararı vermiştir. Gene verecektir. Bu ülke hepimizin, ülkemizin bir bütünlüğü için çalışmaya, mücadele etmeye ana muhalefet partisi olarak devam edeceğiz.’