Bu lanet suçu kabul etmiyorum
Karabük'te hakim olarak görev yapan kızı Ayşegül Dilber'in, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında FETÖ'den gözaltına alınmasına tepki gösteren Kayserili iş adamı Kadir Göç, FETÖ'den ihraç edilen savcı ve polisler tarafından 3,5 yıl boyunca kendisi ve ailesinin teknik takibe alındığını 17-25 Aralık sürecinden sonra da FETÖ'cülerin dosyadan sonuç alamayacaklarını anlayınca biri aracılığıyla kendisinden 500 bin dolar haraç talep edildiğini söyledi.
Karabük’te hakim olarak görev yapan kızı Ayşegül Dilber’in, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında FETÖ’den gözaltına alınmasına tepki gösteren Kayserili iş adamı Kadir Göç, FETÖ'den ihraç edilen savcı ve polisler tarafından 3,5 yıl boyunca kendisi ve ailesinin teknik takibe alındığını 17-25 Aralık sürecinden sonra da FETÖ'cülerin dosyadan sonuç alamayacaklarını anlayınca biri aracılığıyla kendisinden 500 bin dolar haraç talep edildiğini söyledi.
Bu talebi reddedince o günün güçlü siyasilerinin de devreye girmesiyle ailesine kumpas kurulduğunu operasyon yapıldığını bu kumpastan beraat ettikten sonra da yine aynı siyasi ellerin devreye girmesiyle bu kez de kızının FETÖ’den gözaltına alındığını ifade eden Göç, ‘Ben ve ailem bu lekeyi kabul etmiyoruz. Eğer kızım bu suçtan 24 saat ceza alırsa anaokulundan liseye kadar devlete olan maliyetini ve 5 yıldır hakim olarak aldığı maaşı ödemeye hazırız. Ama beraat ederse ki, tarafsız yargı olursa edecek. O zaman da iadeyi itibar istiyoruz. Bundan sonra mevki makam, istemiyoruz.’ dedi.
Kayserili iş adamı Kadir Göç, kızı Ayşegül Dilber’in 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında yapılan soruşturma kapsamında gözaltına alındığını ve yaklaşık 50 gündür de Bolu T tipi cezaevinde olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslendi. Yargılamaların sağlıklı olmadığını çünkü siyasi ellerin yargılamalara müdahale ettiği yönünde kamuoyuna da haberler yansıdığını ifade eden Göç, ‘Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan 3-4 yıldır çok sert şekilde FETÖ ile mücadele diyor. Bu nedenle kendisine sesleniyorum ve adil, tarafsız yargılama istiyorum.’ diye konuştu.
‘SADECE DEVLET BÜYÜKLERİMİZE DANIŞARAK KIZIMI CEMAATİN OKULUNA KAYDETTİRMEK ZORUNDA KALDIM’
Kızını geçmişte yaşadıkları ailevi bir olay nedeniyle başka bir ilde okutma ihtiyacı hissettiğini ve Bursa’da başarılı eğitimi ile öne çıktığı belirtilen bir okula kaydetmek zorunda kaldığını belirten Göç, şunları söyledi: ’Ben yüreği yanan bir babayım. Geçmişte bazı acılar yaşadık. Allah kimseye yaşatmasın. Türkmen Avşarlarının çocuğu olarak, mecburiyet nedeniyle çocuğumu o dönem birçok devlet büyüğüne de danışarak, bu şerefsiz FETÖ’nün okuluna bilmeyerek bıraktım. Çocuğum 3 yıl lisede eğitim gördü, hukuk fakültesini kazandı, Marmara Üniversitesi'nde okurken 1 yıl aynı çevrenin yurdunda kaldı. Daha sonra beni aradı ve ‘baba beni buradan al’ dedi sebebini sorduğunda ise ‘bunlar Atatürk düşmanı, Atatürk’e hakaret ediyorlar’ diyerek feryat etti.. 2006 yılında, yaşanan bu olayına ardından bende çocuğumu kurtardım ve o tarihten sonrada benim çocuğumun bunlarla ilişkisi olmamıştır. Bin bir zorlukla daha sonra kızım hukuk okudu ve daha sonra hakim oldu. 5 yıldır da hakimlik yapıyor. Kızıma Muş’ta görev yaptığı dönemde haksızlık yapıldı, ailemizle ilgili yaşadığımız bazı olayları yaydılar. Kızımın üzerine gittiler. Muş’taki o dönem Başsavcı ve Adalet Komisyonu Başkanı olan kişiler, bazı ağabeylerini de arkalarına alarak kızıma kumpas kurdular. Kızımı Fetullahçı ilan ettiler. Siyasi bir iki elin içinde olduğunu düşünüyorum. İlerde belki bunları da ispatlayabilirim. Şimdi Fetöşçü denen terör örgütü ve lideri ile gördüğüm kadarıyla en samimi şekilde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, 3-4 yıldır çok sert şekilde mücadele diyor. Etrafında Cumhurbaşkanımız kadar samimi kararlı olan insanlar varsa onlarda dahi, hepsine sesleniyorum, adil, tarafsız sorgulama yapılmasını istiyorum. Benim kızım 50 gündür tutuklu. 4 yaşındaki çocuğunu da 3 gün önce cezaevine teslim ettik. Çok kötü şeyler yaşlanıyor. Bunun ilerde telafisi çok zor. Tutuksuz yargılanmak üzere kızımın çocuğu ile birlikte bırakılmasını istiyorum.’
’24 SAAT FETÖ’DEN TUTUKLANSIN KIZIMIN 12 YILLIK EĞİTİM GİDERİNİ VE 5 YIL ALDIĞI HAKİMLİK MAAŞINI GERİ ÖDEMEYE HAZIRIM’
Kızına yönelik bu suçlamayı kabul etmediklerini dile getiren Göç, ‘İlerde adil yargılama sonunda kızım öyle örgüt kurmak, örgüt yönetmek ya da örgüt üyeliği değil, herhangi bilmeyerek hatasından dahi 24 saat ceza alırsa kızımın ana okuldan bu yana devlete olan maliyetini, 5 yıldır hakim olarak aldığı maaşın tamamını geri ödemeye hazırım. Devletimden de ailem adına, ırkım adına, sülalem adına özür dilerim. Yok eğer değilse, yani olması gerekenin olacağına ben inanıyorum. Tarafsız, yansız bir hile olmadan yargılanırsa eğer beraat ederse, edeceğine inanıyorum. Beraat ederse herhangi bir tazminat talebimiz olmayacak. Herhangi bir makam mevkii ya da göreve dönmesini de asla istemiyoruz. Vazgeçtik. Sadece iadeyi itibar istiyoruz. O da bu lekenden kurtulmak için. Ben Kadir Göç olarak, ailem adına böyle bir leke ve lanet suçu kabul etmiyorum. Bende Kayseri’de 55 yıldır CHP’li bir ailenin mensubuyum. 60 öğrenciye burs veriyorum, bunun yanında kazancımın yüzde 40’nı fakir fukaraya veriyorum. Cemaatin herhangi bir kurumuna bugüne kadar bir yardım yapmadım, onlarla bir işim de olmadı. Hiçbir fiziki yakınlaşmam dahi olmadı.’ şeklinde konuştu.
’DAMADIM DA GÖZALTINDA ONA DA YÜZDE 99,9 KEFİLİM’
Kızının yanı sıra damadının da FETÖ'den açığa alınıp tutuklandığını söyleyen İş adamı Kadir Göç, ‘Damadım emekli bir subayın iyi yetişmiş bir evladı. Bildiğim ve tanıdığım kadarıyla damadıma da yüzde 99,9 kefilim. Yüzde 100 diyemiyorum, çünkü kendi kızım gibi bilmem mümkün değil. Kızımın kocası, 4 yaşındaki torunumun babası. Yüzde 0,1'lik kısmında da varsa bir olumsuz durum, onu da devlet araştırsın, ortaya koysun.’ dedi. Aile olarak yaşadıkları bu yöndeki olayların arkasında kumpasın olduğunu öne süren Göç, ‘Kızım hakim olduktan sonra 3 yıl Bartın, 2 yıl Muş’ta görev yaptı. 5 yıl boyunca normalde kızım 3 bin 500 dosyaya bakması gerekirken, 5 binin üzerinden dosyaya bakmış. Gerekirse kızımın baktığı dosyalar da incelensin. Muş’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret davalarına da bakmış. Birinde hakaret var diye ceza vermiş diğerinde ise eleştiri var diyerek beraat kararı vermiş.’ diye konuştu.
‘BENDEN 500 BİN DOLAR PARA TALEP EDİLDİ, REDDETTİM SONRA BEN VE AİLEME KUMPAS KURDULAR’
FETÖ’den gözaltına alınan polislerin, yargı mensuplarının kendisini ve ailesini 3,5 yıl boyunca teknik takibe aldıklarını anlatan Göç, 17/25 olaylarından sonra sonuç alamayacaklarını anlayınca bu kişilerin kendisinden bu süreçte teknik takibi durdurmak ve soruşturmayı kapatmak için 500 bin dolar para talep ettiklerini belirtti. Göç, ‘Beni teknik takibe alanlar bu süreçte biri aracılığıyla 500 bin dolar istediler. Verin teknik takibi bırakalım, yoksa yanarsınız dediler. Bu talebi reddettim ve kızdım. Bu olaydan sonra ben ve aileme 29 Eylül 20014’te operasyon yapıldı. Ailemden 6 kişi 8 ay, kardeşim de 17 ay tutuklu kaldı. 29 Haziran 2016 tarihinde yerel mahkeme kararı ile beraat ettik. 16 gün sonra bu kez kızımı FETÖ’den içeri aldılar. Bu yaşananları düşündüğümüzde bazı ellerin, hatta bazı siyasi ellerin de bu işin içinde olduğunu düşünüyorum. Ailemle birlikte Kayseri’de 3 bine yakın akrabam var. İçlerinden bir tane FETÖ'cü çıksın bu suçlamayı kabul edelim. Biz sülale boyu yargılandık bir yere kaçmadık. Kızım da kaçmaz. Bu nedenle kızım ile torunumun tutuksuz yargılanmalarını istiyorum.’
Haber/Foto: Osman ÇİFTCİ-Cafer ZENGİN