'Bu ayıp kapak olsun'

'Bu ayıp kapak olsun'
TAKİP ET >> Google News ile Takip Et

MHP eski Milletvekili ve aynı zamanda Ticaret Odası eski Başkanı Hasan Ali Kilci, Ticaret Odası Başkanı Mahmut Hiçyılmaz ile bazı basın kuruluşlarına tepki gösterdi. KTO Başkanı Mahmut Hiçyılmaz ile ilgili konuşan Kilci, “Kayseri’de de Sayın Abdullah Gül’ün müze programına akredite edilmedi. Sanayi Odası gecesine de akredite edilmediği için bazı yönetim kurulu arkadaşları ile birlikte o gecenin düzenlendiği alana giremedi. Bu ayıp kendisine ve onu bu duruma getirenlere kapak olsun.” dedi. Kendisine yönelik yapılan bu yöndeki eleştirilere de yanıt veren Kilci, “Ticaret Odası ilk bizim dönemimizde akredite edilmiştir. Akredite edilmeyen bir kişi varsa o da Hiçyılmaz denen FETÖ’den yargılanan şahıstır.” ifadelerini kullandı.

 

 

 

 

Kayseri Gazeteciler Cemiyeti’nde dün basın toplantısı düzenleyen Kilci, dikkat çeken açıklamalar yaptı. Kayseri Ticaret Odası yönetimine geldiklerinde kendilerinden önceki yönetimi eleştirmediklerini anlatan Kilci, bazı medya kuruluşlarında hakkında çıkan haberlere ve açıklamalara da tepki gösterdi. Kilci, “Bizden önceki yönetimleri eleştirmedik tenkit etmedik, defalarca bugüne kadar yaptıkları hizmetler için teşekkür ettik. Görevi devraldığımızda Ticaret Odasının kasasında 125 bin TL’si vardı, hizmetler para ile ölçülemez kaldı ki meslek kuruluşları ticarethane değil mensuplarına hizmet verme yeridir.

Güya cahilin eline yazıp veriyor akıl daneleri sahte feyk hesapçılar oda yalan beyan ve iftiraları sıralıyor. Zaten o programda önceden planlanmış yuvarladığı paslarla programı yönlendiren şahsın babası 3 dönem meclis üyeliği ve yönetim kurulu üyeliğini yaptı dolayısıyla babasına sorsaydı merak ettiği tüm soruların cevabını alabilirdi. Maksatları üzüm yemekten ziyade acemice tetikçiliğe soyunmak. Bugün üzerine bina yaptıkları arsayı biz temizledik. Bu konuda görev aldığımız dönemde ne tür çalışmalar yaptığımızı da şu an ki genel sekreter bilir. İstasyon caddesindeki Kayseri Ticaret Odası sosyal tesisleri ruhsat ve imarı ile yan binadaki zemin kat bizim dönemimizde satın alınmıştır. Aynı binada alt kat kiralanarak daha geniş ve ferah ortamda hizmet imkanı sağlanmıştır.  Sadece oda üyelerimize değil şehrimizde ekonomimize değer katan tüm esnaf ve tüccarlarımız ile her zaman iç içe olduk. oda üyesi olmasına bakılmaksızın 10-20-30 yıllık esnaf, tüccar ve sanayicimizi ödül plaket törenleri ile onurlandırmaya çalıştığımız gibi yine bu değerli kitleye yıllarca eğitim programları düzenleyerek, önlerini daha da açabilme adına gayret gösterdik.” dedi.

 

 

Mevcut Oda yönetimini eleştiren Kilci, şöyle konuştu: “Kumpasla, komployla cezaevine girdiğim dönemde Ticaret Odasının bankalarda 5,5 milyon üye üzerindeki aidat tutarı da yarım milyon civarıydı. Seçimlerde bu alacakların büyük bölümü tahsil edilir. Benden sonraki bir yılı aşkın sürede ticaret odası yönetimi, Hiçyılmaz yönetimine 10 milyon ve alacaklarla teslim etmişlerdir. Ayrıca AB için 2 bin 500 Avro para gelmiştir. Bunun ne kadarı harcandı bunu yalancılar bilir.

Kayseri’nin milli değerlerinden pastırma-sucuk ve mantının coğrafi markasını bizim yönetimimiz almıştır. Kayseri’nin gilaboru-gömeç fasulyesi-kabak çekirdeği gibi çok değerli ürünleri de var. Acaba şu an ki yönetim bunlardan bir tanesine bile marka alabilmiş midir?

Kaldı ki bizi bunlarla vurmaya çalışan Mahmut Hiçyılmaz, odanın kendileri tarafından akredite edildiğini söylüyorlar.Ticaret Odası ilk bizim dönemimizde akredite edilmiştir. Akredite edilmeyen bir kişi varsa o da Hiçyılmaz denen FETÖ’den yargılanan şahıstır. Çünkü Ankara’da TOBB toplantısına gitmemiş, konuşmacı olmasına rağmen akredite edilmemiştir, yerine Şaban Ünlü konuşmuştur. Kayseri’de de Sayın Abdullah Gül’ün müze programına akredite edilmedi. Sanayi Odası gecesine de akredite edilmediği için bazı yönetim kurulu arkadaşları ile birlikte o gecenin düzenlendiği alana giremedi. Bu ayıp kendisine ve onu bu duruma getirenlere kapak olsun.”

 

 

 

 “SİZİN HESAP BAKİYENİZ DURUYOR. YÜCE ADALETE HESAP VERECEKSİNİZ”

 

“FETÖ ve işbirlikçilerinin tüm komplo ve oyunlara rağmen hakkımdaki davaların hepsinden beraat ettim.” diyen Kilci, “Belki kendisi içerisine düştüğü bataklıkta çırpınmaktan gerçekleri de unuttu. Hatırlatayım istedim İngiliz fahrisine; alnım ak yüzüm pak. FETÖ’cüler ve AKP’nin desteği ile aday olup tesadüfen muhaliflerin bölünmesiyle yönetimi alan Hiçyılmaz sap döner hesap döner. Dönmezse senin de içinde olduğun ve yargılandığın FETÖ bitirilmez ya da bitirilme noktasına gelmezdi. Sizin hesap bakiyeniz duruyor. Yüce adalete hesap vereceksiniz.

 Ben Hasan Ali Kilci olarak; tarih boyunca kutsal vatan topraklarımız üzerinde haince planlar kurgulayan ve şu an Ortadoğu’da ılgıt ılgıt akan Müslüman kanlarının baş sorumlularından sadece birisi olan sinsi İngilizlerin fahri konsolosu olmadım. Ülkemizi kana bulayan 249 şehit verdiğimiz tarihimizin en kanlı en şerefsiz en hain girişimine ortak olmadım. Ortak olduğum şüphesi ile haftalarca gözaltında tutulmadım. Hain şerefsiz FETÖ yapısının içinde olmaktan yüce adalet önünde hesap vermedim, yargılanmadım.” şeklinde konuştu.

 Bir televizyon kanalında insanlara hakaret edildiğini savunan Kilci, elinde bazı resimlerde göstererek, şu ifadeleri kullandı: “Pazartesi günü Kayseri’de yayın yapan bir televizyon kanalı ki sahibi de benim eski dostumdur, ya televizyonunun nasıl işlediğini nasıl faaliyet gösterdiğini bilmiyor ya da bilerek insanlarımıza hakaret ettiriyor. Eğer ikinci söylediğim ise kendisine buradan teessüflerimi bildiriyorum. Aslında insanların gözünün içine baka baka yalan söyleyenler, Kayseri’de gazeteciliği Kayseri’de medyayı insanlarımızın haber alma özgürlüğü hakkını teslim eden omurgalı, mesleğini hakkıyla yapan kardeşlerimiz olduğunu biliyorum ben. Ama son dönemlerde maalesef biraz ipin ucu kaçtı. Kimin ne yaptığı konusunda bende sizler gibi tereddüt içerisindeyim. İnşallah yeniden eski saygınlığına kavuşur. Herkes omurgalı duruşla gazeteciliğin gerçek kimliğini ortaya koyarak mesleklerini icra ederler.  FETÖ’den yargılanan ve FETÖ’cülerin desteğiyle gelen bu zevat, bu arkadaşımız şu anda sözde KTO Başkanı ama tutuksuz yargılanıyor. Neden tutuksuz yargılandığını da çoğunuz biliyorsunuz. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin çok ileri gelenlerinden birisi iki gün adliyede bekleyerek devletin imkanlarıyla bu ve bununla beraber bazı insanların tutuklanmasına mani olarak bunları kurtardılar. Bu arkadaşımız Fethullah terör örgütünün o dönemde ki mensuplarıyla birlikte aday oldu. ‘Neden adaysın?’ dediğimizde ‘hizmet istedi başkanım’ demiştir. Resimde gördüğünüz şahısların çoğu tutuklu biri Kocasinan Belediye Başkanımız o görevinin başında.  Bu vatan haini Fethullah Gülen’i ziyaret ettiğini kendi ağzıyla söyledi. Bu TV 1 bu da Doğan Havur, bunun programın da 2016 Mayıs ayında Doğan Havur’a Pensilvanya’ya gittiğini itiraf ettiği programdır. 2016 Kasım ayında TV Kayseri Murat Metiner’e de aynı Pensilvanya ziyaretini bu arkadaşımız itiraf etmiştir. Cesaretle bunu itiraf ediyor ama gariban bir memur Bank Asya’ya 20 lira yatırmış diye tutuklanıyor içeri giriyor. Bunlar ellerini kollarını sallayarak birilerinin arkalarında durmasıyla geziyorlar.

‘Ben cemaat adına aday olmadım’ diyor. Yalan söylüyor, ortağı Faruk Çarşıbaşı şahit, Asaf Bey şahit, Ahmet Erkan şahit.”

 KİLCİ’DEN, AKIN ÖZTÜRK AÇIKLAMASI

Darbe girişimi sonrasında tutuklanan Kayseri Garnizon eski Komutanı Akın Öztürk ile ilgili de açıklama yapan Kilci, “Nuh Naci Yazgan Üniversitesi’ne

100 ağaç dikildi. Şimdi FETÖ’den içeride yatıyor arkadaşlar en yakını Özhaseki’ydi. Bizler arkadaşıydık yani Akın Paşanın. Biz onu Türk Milliyetçisi, Atatürk Milliyetçisi, Ülke sevdalısı bir paşa olarak bilirdik. Ama bu son 15 Temmuz’da birçok şey yaşandı. Belki de kendini gizlemişlerdir bilmiyoruz ama bizden KTO olarak oraya yardım etmemizi istedi. 48 Bin 500 ağaç vardı bunun 15 Binini oraya diktik.” dedi.

 “BU AZGINLIK İYİYE DELALET DEĞİL”

Kayseri’de bazı televizyon kanallarına çıkamadığını, çünkü kendisi için yasak konulduğunu ifade eden Kilci, “Gündemi saptırmak için bir tezgah kurdular iki televizyonu birbirine düşürdüler. Biri TV 1 diğeri Kayseri TV. Bana bu televizyonlarda çıkma yasağı koydular. Bunlar kayıkçı kavgası mıydı bilmem ama gündem değiştirdiler. Birbirlerine o kadar büyük hakaret ettiler ki sövdüler, saydılar, olmadık laflar ettiler. Biri denk geldi bana dedim ki, ‘ağanız ne zaman emir verdi kavganız ne zaman bitecek?’ dedim. ‘Hih hi hi’ dedi, hep öyle der zaten. Rahmi Yağmur benim çok eski dostumdu. Ortaklığım da oldu. Evet, bu siyasi olarak bozuk pozisyondayız kendisi muhalif olduğu için ben Devlet Bahçeli’nin yanında olan biri olduğum için, aramızda bir olumsuzluk var. Demek ki onunla iyi dostluk kuramamışım ama oğlunun yaptığını hiçbir zaman unutmayacağım. Yapmaya devam etsin ama Kayserispor meselesinde Özhaseki, Recep Mamur, Mustafa Çelik’in de isimlerinin çok döndüğü dönemde bu zatı muhteremi Belediye Başkanına, “Doğan Havur bizi kandırdı, bize bilmem ne yaptı o yüzden bu programların içerisinde olduk sayın başkanım biz özür diliyoruz. Bizde bir yanlışlık oldu.” diyen bir zevat. Onu götürende bir ağabeyi. Bütün her şeyin içerisinden o çıkar zaten. Orada sonra bu yeminini bu vaadini yeniden bozarak, yeniden Mustafa Çelik Bey’e hakaretler yağdırmaya başladı. Onu da niye söylüyorum onların kişiliğini, karakterini anlayabilmeniz için. Bu memlekette yargı varsa adalet varsa suçlular çıkar hesabını verir. Bu memlekette bir yayın yaptı diye bir gazete toplatılmaz. Hepiniz için söylüyorum hanginizin ki olsa ben karşı çıkarım. Yargı var gidin kardeşim. Eğer o arkadaşlar yanlış haber yapıyorsa gidersiniz mahkemelerde yargılarsınız cezasını verirsiniz. Bu azgınlık iyiye delalet değil arkadaşlar. Allah’ın da hesabı var.” ifadelerini kullandı.

 “RECEP MAMUR’A ÜZÜLÜYORUM”

Açıklamasında, “Yazıklar olsun. Ben Mahmut Hiçyılmaz’ı on paraya almıyorum. Ben Recep Mamur’a üzülüyorum.” diyen Kilci, “Buradan ona teessüflerimi de gönderiyorum, 15 gün, 1 ay evvel birbirlerine hakaret ediyorlardı. Bir şeyler dönüyor basın camiasında. Ben temiz pırıl pırıl, omurgalı, ahlaklı arkadaşları tenzih ederim. Ama omurgasız, ahlaksız, yaşam biçimini Ahmet’i nasıl tırtıklarım, Mehmet’i nasıl tırtıklarım düzeni üzerine kurmuş olanların Allah belasını versin. Gazeteci arkadaşlarla biz 15 yıl çok güzel çalışmalar yaptık. Basına, medyaya imkanları ölçüsünde destek versinler ama bu konuda bir bilgi aldım, yakın bir bilgi aldım. Onlar bu işlerin böyle kalacağını zannediyorlar. Yok böyle kalmayacak, bunlardan da hesap sorulacak. Allah soracak.” dedi.

Haber/Foto: Güler Ruhsar AKTAŞ