Biz Cumhuriyetimiz'in kurum ve kuruluşlarına bağlı bir aileyiz
Kayseri kamuoyunun tanıdığı iş adamı Ali Aydın, aynı zamanda siyasetçi, STK’cı… İş dünyasının yanında, sosyal sorunlara da kulak veren ve açıklamaları ile de vatandaşın sesi olan Aydın, aynı zamanda Cumhuriyet aşığı, ülkesini seven, Atatürkçü bir isim. Yoklukla geçen çocukluğun ardından, hem çalışıp hem de okumak zorunda kalan Aydın ile o günlerden bugüne hayatı, işi ve ülke sorunlarını konuştuk.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Ben; Kayseri ili, Yahyalı ilçesi 1956 doğumluyum. 9 kardeşin en büyüğüyüm. İlkokulumu Sazak köyümde, Ortaokulumu Yahyalı kasabamızda, liseyi ise Kayseri Endüstri Meslek Lisesinde tamamladım. Askere gidip geldikten sonra Meysu/Meybuzda işe başladım ve bu işyerinde AÖF Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi 4 yıllık lisans bölümünü bitirdim ve ardından aynı üniversitenin 2 yıllık Dış Ticaret bölümünü kazanarak okudum ve bu üniversiteden iki diploma alarak lise sonrası maddi imkânsızlıklar nedeniyle okuyamama açlığımı giderdim. Bir taraftan Fabrikada çalışırken bir taraftan okuyordum ve bir yandan da kardeşlerimle birlikte 1987 yılında İnşaat ve Elektrik işlerine başladık. 1991 yılında ise Aydın İnşaat Elektrik Turizm Ticaret ve Sanayi Limited Şirketimizi kurarak kamu ve özel inşaat işlerimize hız verdik. Müsürler İnşaat Elektrik A.Ş. yi de kurarak 8 kardeşimle birlikte kamu ve özel olarak; Altyapı, üstyapı, konut, yol, köprü, spor salonu dahil birçok alanda 29 yıldır inşaat işleri yapıyoruz. Şu anda Kayseri ticaret odası sosyal tesisleri ve idari bina inşaatları ile Abdullah Gül üniversitesi inşaat işleri ve 500 konuta yakın yapsat inşaat işlerimiz devam etmektedir.
Ali Aydın ismini sosyal alanlarda da görmek mümkün hatta siyasette de çeşitli görevlerde bulundunuz bunlardan bahseder misiniz?
Özel işlerimin dışında siyasi, sosyal, kültürel ve iktisadi alanlarda görevler alarak ülkeme ve şehrimize dolayısıyla insanımıza hizmet ettim. Yörük Türkmen Vakfı Genel merkez kuruluşunda görev aldım ve 1996 yılında Kayseri şubesi başkanlığını yaparak bu güne kadar hizmet ettim ve etmeye de devam ediyorum. CHP gençlik kollarında, esnaf komisyonunda, 2 dönem il saymanlığında, il başkan yardımcılığında ve 2 defa da milletvekilliği adaylıklarını yaparak ideallerim doğrultusunda 1974 yılında üye olduğum partimden 34 yıl hizmet ettiğim partimden 2008 yılında istifa ettim. 2009 yılında seçildiğim Kayseri Ticaret Odası yönetim kurulu üyeliğinde 4 yıl, Kayseri Kent Konseyi yürütme kurulu üyeliğinde 5 yıl hizmet ettim ve şu anda hala görevim devam etmektedir. şimdi burada sayamayacağım birçok alanda görev alıp hizmetler ettim. Şu anda mesleki anlamda KAYİMDER-Kayseri imar inşaat müteahhitleri derneği başkanlığını 6 yıla yakın sürdürmekteyim. Merkezi Adana’da olan Anadolu müteahhitleri Federasyonu Genel Başkanlığını yapıyorum. Federasyon başkanı olduğum için de İMKON-İnşaat müteahhitleri Konfederasyonu genel başkan yardımcılığı görevindeyim. Türkiye’mizin en büyük mesleki çatı örgütü olan TOBB müteahhitlik sektör meclis başkan yardımcılığı görevini de yapmaktayım.
Siz Kayseri’de tanınmış işadamlarındansınız inşaat sektöründe aktif olarak hizmet sunuyorsunuz. Mesleğe başladığınız ilk yılları düşünecek olursanız aradan geçen zamanda yaşanan en büyük değişim nedir?
İnşaat sektörü ülkemizin bütün alanlarında kat ettiği olumlu gelişmeler inşaat sektörümüzde de oldu. Sektörümüz bu açıdan hem kalite hem de hizmet açısından gelişerek dünyada Çin’den sonra 2. sıraya yükseldi. Bu bizim sektörümüz açısından sevindirici bir gelişmedir. Benim şu anda kabullenemediğim ise eskiden müteahhit denildiğinde güvenilir emin insan demekti. Şimdi ise maalesef böyle değil güven endeksi oldukça sektör bazında aşağılarda. Bunun nedeni ise Müteahhitlerin bir hizmet kanununun olmayışıdır. Her önüne gelenin yaptığı bir meslek olunca kontrolsüz bir güç haline gelmiştir ki bunu düzeltmenin çaresi vardır. Bir an önce bu hizmet kanunu çıkartılıp meslekte gerçekten işini iyi yapan firma ve kuruluşların önü açılmalıdır.
Türkiye'de ve Kayseri’de inşaat sektörü içerisinde olmanın avantajları ve dezavantajları neler?
Türkiye’de ve Kayseri’de inşaat sektörünün içinde olmanın avantajları olduğu kadar dezavantajları da vardır. Kayseri imar uygulamaları açısından orta anadolunun Ankara’dan sonra en iyi gelişen ve büyüyen kentidir. Belediyecilik açısından olsun kentin coğrafi yapısından olsun ana güzergâhlar ve yıllar öncesinden gelen ve uygulanan imar planları şehre bir kimlik katmakta ve müteahhitlerimiz arsa temini açısından zorlanmamaktadır.
Dezavantajı ise maliyet ile satış arasındaki makasın yani karlılığın giderek düşmesi sonucu özellikle arsa sahibi olmayan müteahhitler kat karşılığı yaptıkları konutlardan kar edememektedir. Kamu ihalelerinde ise kıran kırana geçen rekabet sonucu müteahhitler zararına işler yapmaktadırlar.
Genç kuşağın sektöre bakışı ile aranızdaki en büyük fark nedir?
Genç kuşak eskiye rağmen daha teknik bilgilerle donanımlı olduğu için avantajlılar. Bizim kuşak daha ziyade alaylı olması hasebiyle pratik bilgi ve tecrübeyle bu işleri buraya kadar getirebilmiştir.
Sektörün genç girişimcilerine altın öğüt verecek olursanız bu ne olurdu?
Benim genç kuşağa uyarım; Gelecekte genç kuşağın en büyük dezavantajı rekabet giderek kızışmakta ve standartlar yükselmektedir. Şayet toplumumuzun gelir düzeyi de yükselmez ise aradaki makasta kalıp ezilme tehlikeleri vardır. Bunu özgüvenlerini kaybetmeden iyi tartıp ayarlamalılar.
Şu anda devam eden ve bugüne kadar tamamlanan çalışmalarınız neler?
Biz firma olarak tek kalem çalışmıyoruz. Öncelikle işimiz yapsat konutları yapmak. Bunun yanında Kamu işlerimiz var ve ağırlıklıdır. Ayrıca Altyapı ve üstyapı köprü ve yol inşaatlarımız var. Ayrıca da Elektrik tesisat işlerimiz mevcut ki bugüne kadar 20.000 nin üzerinde konut ve tesislerin elektrik işlerini yaptık. Şu anda da Mimarsinan Organizede çalıştığımız sektörümüze ait ALKE PANO METAL FABRİKAMIZLA yurtiçi ve yurtdışına pano ve metal işleri yapıyoruz. Bu ürün çeşitlemesi tamamen aynı sektördeymiş gibi de olsa birbirini destekler mahiyette olduğu için biz firma olarak kritik dönemlerde diğer tek kalem çalışan firmalara göre rahatız.
İnşaat yapı güvenlik standartları konusunda neler söylemek istersiniz?
İnşaat yapı güvenliği açısından son yıllarda hükümetimizce olumlu adımlar atılmıştır. Yapı denetim kanunu ile yapı sektörümüz ciddi bir denetime tabi olmuştur. Bu arada İş sağlığı ve güvenliği kanunu ile de çalışanların belgelendirilmesine geçilerek ülkemizin ve sektörümüzün geleceği açısından olumlu bir adım olmuştur. Bizler sektör temsilcileri olarak bu yasal sürece destek olduk ve olmaya da devam edeceğiz.
Bankaların konut kredi faiz oranlarında bir indirim var KDV indirimi de sağlandı bunu nasıl değerlendiriyorsunuz bu alımı ne kadar etkiler?
Son yıllarda ülkemizdeki terör ve etrafımızdaki olumsuz gelişmelerden dolayı insanlar tedirgin olmaktalar ve alım satım giderek düşmektedir. Cumhurbaşkanımızın da yakındığı gibi bankaların konut kredilerindeki yüksek talepleri piyasayı kilitlemektedir. Konut faizlerinin %0.70 civarına inmesi elzemdir. Müteahhitler üzerinde gerek tapu harçlarının yüksekliği gerekse genel ve yerel idarelerin talep ettikleri onlarca vergi, resim, harç ve şerefiyeler dahil yüksek maliyetlerle adeta müteahhitler durma noktasına gelmiştir. Son dönemde lüks 150 m2 üzeri konutlardan alınan %18 KD’ nin %8 düşürülmesi olumlu bir adımdır ancak yeterli değildir. Bunu daha alt gelir grubuna ait küçük konutlarda daha da aşağı çekerek sektörün ayağa kaldırılması şarttır.
İnşaat sektörünün sorunları ve bunlara ilişkin çözüm önerileriniz nelerdir neler yapılabilir?
Konut sektörünün en önemli sorunu önceden de ifade ettiğim gibi acilen bir hizmet kanunun çıkartılarak 2016 yılında yürürlüğe girmesi şarttır. Bunun yanında Müteahhitlerin belgelendirilmesi ve sınıflandırılması şarttır. Eskiden bir doktor vardı her şeye bakardı şimdi öyle mi ihtisaslaşma ya gitti ve iyi de oldu. Zira bu ülkede ve şehrimizde 7 milyon konutun kentsel dönüşümden dolayı yıkılıp yapılması söz konusu bu nerden baksan 20 yıllık süreçte 400 milyar dolarlık bir kaynak gerektiriyor. Peki bizim bir yıkım müteahhit grubumuz var mı bir yıkımın projelendirilmesi yıkıntının yeniden değerlendirilmesi dahil tüm süreçlerin planlanması gerekir. Kaldı ki kentsel dönüşüm sadece yıkıp yapmak değil kat eksiltme ve güçlendirmesi de varki daha şehrimizin bundan yıllar geçti haberi yok zira uygulama yok. Çalışanların belgelendirilmesi süreci iyi işlemiyor ve elzem bir konu ve acilen çözülmelidir. Burada ki tıkanmanın sebebi belge başına konan 700/800 tl civarındaki paranın önkoşul olarak yatırılması şartı ve ilgili kamuoyuna kamu spotu ile bu konunun iyi anlatılmamasıdır.
Teşekkür ediyorum bize vakit ayırdığınız için röportajımızın son bölümünde neler söylemek istersiniz?
Ben Teşekkür ediyorum size ve Kayseri Olay Gazetesi Ekibine, biz müteahhitler artık bizim sektörümüzün ayak bağı olan gerek bizler gerekse çalışanlarımıza sıkıntı getiren tüm sorunların çözümlenmesinden yanayız. Bu konuda gerek yerel idarelerimize gerekse genel idarelerimize yardımcı olmaya hazırız. Eskisi gibi değil artık örgütlüyüz ve son derece donanımlı sektör temsilcilerimiz vardır. Yeter ki bizden destek istensin, bizler her türlü desteği vermeye hazırız. Müteahhitlik sektörü ayağa kalkarsa ülkemiz ayağa kalkar ve istihdam sorunu çözülür. En önemlisi 250 ye yakın alt sektör üretmeye çalışmaya başlar ki ülkemizin buna bilhassa bu günlerde çok ihtiyacı var.
Ben ve Kardeşlerim daima ülkemizin kalkınmasından yana üzerimize düşen görevi yaptık ve yapmaya devam edeceğiz. Biz cumhuriyetimizin kurum ve kuruluşlarına bağlı bir aileyiz. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün koyduğu hedefte yürümeye devam edeceğiz. Ülkemizde oynanan oyuna, içten ve dıştan gelen her türlü darbelere karşıyız. Bu ülkede yaşayan 78 milyonla birlikte kardeşçe yaşamaya Büyük Türk Milletine yakışan Demokrasiye bağlı tam bağımsız Türkiye’den yanayız.