Baki Ersoy'dan Yeşilay'a cezaevlerinde Kayseri modeli önerisi

MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, TBMM'de yaptığı konuşmada uyuşturucunun ülke geleceği için büyük bir tehlike olduğunu vurgulayarak, Yeşilay'a cezaevlerinde Kayseri modeli önerisinde bulundu. Detaylar Kayseri Olay'ın Kayseri haber bülteninde…

Baki Ersoy'dan Yeşilay'a cezaevlerinde Kayseri modeli önerisi

MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, TBMM'de yaptığı konuşmada uyuşturucuyla mücadeleye dikkat çekerek, Türkiye'nin bu konuda ciddi bir tehdit altında olduğunu belirtti. Ersoy, özellikle gençlerin uyuşturucuya maruz kalmasının ülkenin geleceği için büyük bir tehlike olduğunu vurguladı.

MHP Kayseri Milletvekili Ersoy, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 161 sıra sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümü üzerine konuşma yapmak üzere Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldı.

Baki Ersoy'dan Yeşilay'a cezaevlerinde Kayseri modeli önerisi

Ersoy, konuşmasında İçişleri Bakanlığı'nın son dönemde yaptığı başarılı operasyonlara değinerek, uyuşturucu tacirlerinin yakalanmasıyla önemli bir adım atıldığını ifade etti. Ancak, sorunun sadece yakalama ve cezalandırmayla çözülemeyeceğini belirten Ersoy, bağımlılara yönelik tedavi ve rehabilitasyonun önemini vurguladı.

Ersoy: 'Vali Gökmen Çiçek’in ismi verilsin'

Kayseri'de Vali Gökmen Çiçek'in öncülüğünde ve hayırseverlerin destekleriyle yapımına başlanan Yeşilay Uyuşturucu İle Mücadele ve Rehabilitasyon Merkezi’nin Türkiye'ye örnek olması gerektiğini belirten Milletvekili Ersoy, bu merkezin Yeşilay'a devredilerek hizmet vereceğini söyledi. Ersoy, bu tür merkezlerin sayısının artırılması ve cezaevlerinde rehabilitasyon kliniklerinin kurulması gerektiğini ifade etti.

Ersoy, sözlerini şu şekilde tamamladı: "Bizler, Milliyetçi Hareket Partisi mensupları olarak, gençlerimizin ve dolayısıyla geleceğimizin zehirlenmesine izin vermeyeceğiz. Bu kapsamda yapılacak her türlü çalışmanın içinde olacağız. Kayseri’de faaliyete geçecek olan rehabilitasyon merkezine şehrimizin Valisi Gökmen Çiçek’in isminin verilmesinin yerinde olacağını düşünüyorum." dedi.

MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy'un TBMM'de yaptığı konuşmasının tam metni: "161 sıra sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümü üzerine konuşma yapmak üzere Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi ve ekranları başında bizleri izleyen yüce Türk milletinin tüm fertlerini saygılarımla selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli Milletvekilleri; Gelişmekte olan dünyada, değişim kaçınılmazdır. Özellikle de dijitalleşmenin etkisiyle ticaret kanalları çeşitlenmiş, böylece mevcut kanunda yetersizlikler görülmeye başlanmıştır. Tüm bu sebeplerle, tüketiciyi koruma kanununun mevcut hükümlerinin gözden geçirilmesi amacıyla, görüşmekte olduğumuz kanun teklifi hazırlanmıştır.  

Teklifin ilk maddesi, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği; "Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumunun kuruluşuna ilişkin, 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nde; kurumun gelirlerine ilişkin hüküm ile görev ve yetkileri kapsamında yer alan; burs, ödül ve proje teşvik ikramiyesi gibi hususları içeren bir kısım mali hükümler ileilgilidir. Kurumun çalışmalarının sürdürülebilmesi için, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin "Kurum gelirleri" başlıklı maddesinin iptal kararı dikkate alınarak, kurumun gelirlerine ilişkin düzenleme yapılması öngörülmektedir.

Kurum, görev alanı ile ilgili konularda insan kaynağı yetiştirilmesi ve geliştirilmesini sağlamak amacıyla Cumhurbaşkanı tarafından belirlenen üst limitler dahilinde, diğer mevzuatta yer alan sınırlamalara tabi olmaksızın kurum tarafından çıkarılan yönetmeliğe göre ödül ve burslar verebilecektir.

Bir diğer madde ile dijitalleşmenin insanlara sunmuş olduğu kolaylık ve zamandan tasarruf açısından, Bankacılık mevzuatına uyum sağlanması amacıyla, tüketicilere yönelik kredi sözleşmelerinin kurulması ve sona erdirilmesine ilişkin şekil şartı yeniden düzenlenmektedir. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki kredi veren ile tüketiciler arasındaki sözleşmelerin şekil şartı, bir bilişim veya elektronik haberleşme cihazı üzerinden gerçekleştirilecek ve tüketici kimliğinin doğrulanmasını içeren yöntemler yoluyla kurulabilmesine de imkânsağlayacaktır. Buna göre belirli süreli kredi sözleşmesine ilişkin hesap, tüketicinin aksine yazılı veya kalıcı veri saklayıcısıyla talebi olmaması halinde kredinin ödenmesi ile kapanacaktır. Aynı hükümler, konut finansmanı kuruluşu ile tüketiciler arasındaki sözleşmeler için de geçerli olacaktır.

Teklifle, doğrudan satış sistemleri; "doğrudan satış şirketi tarafından oluşturulan ve iş sözleşmesi ile istihdam edilmeyen, bağımsız temsilci, distribütör, danışman ve benzeri isimlerle komisyon, prim, teşvik ve ödül gibi menfaatler karşılığında faaliyet gösteren doğrudan satıcıların tüketicilere mal veya hizmet pazarladığı satış sistemi" olarak açıklanmaktadır. Böylece, Doğrudan satış şirketinin, sermaye şirketi olması ve yönetmelikle belirlenen diğer koşulları sağlaması zorunlu olacaktır.

Doğrudan satış sisteminin, elde edilecek kazancın ağırlıklı olarak sisteme yeni doğrudan satıcılar kazandırılması ve bu sayede ortaya çıkan menfaatlerin dağıtılması üzerine kurulmaması, mal veya hizmetin tüketicilere satışını esas alması ve yönetmelikle belirlenen diğer ilkelere uygun olması gerekecektir.

Doğrudan satıcılardan, sisteme dahil olmaları veya sistemde kalmaları için tüketiciye satışı öngörülen mal veya hizmeti içermeyen yenileme, paket, ücret, aidat ve benzeri isimler altında herhangi bir bedel veya borç altına sokan belge alınamayacaktır. Doğrudan satış şirketinin belirlediği miktar ya da tutarda mal veya hizmet satın alınması, doğrudan satıcının sistem içindeki seviyesini belirleyemeyecektir.

Doğrudan satış sistemi kapsamında mal veya hizmet satın alan tüketici 30 gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahip olacaktır. Cayma hakkının kullanıldığına dair bildirimin bu süre içinde doğrudan satıcıya veya doğrudan satış şirketine yöneltilmiş olması yeterli olacaktır.

Doğrudan satış şirketi, Bakanlıkça belirlenen hususlarda tüketicinin bilgilendirilmesini, talep ve bildirimlerini iletebilmesini sağlayan bir sistem kurmakla yükümlü olacaktır. Bu düzenleme, kanunun yayımından 9 ay sonra yürürlüğe girecektir.

Ersoy: 'Gençlerimiz, bilinçli bir şekilde zehirlenmektedir'

Sayın başkan, değerli milletvekilleri; Gazi meclisimizin çatısı altında aldığımız, ülkemiz ve milletimizin yararına olacak her karar, yaptığımız her görüşme kutsaldır. Fakat ben bugün en hassas konulardan birine değinmek istiyorum. Şu an dünyanın ve maalesef ülkemizin de en büyük yarası madde bağımlılığıdır. Ülkemiz ciddi bir kimyasal ve biyolojik saldırı altındadır. Gençlerimiz, bilinçli bir şekilde zehirlenmektedir. 

İçişleri Bakanlığımızın geçtiğimiz günlerde yapmış olduğu açıklamaya göre; Cumhuriyet Başsavcılıklarımız ile Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinesinde; İl Emniyet Müdürlüklerimizce,53 ilde gerçekleştirilen "Narkoçelik-43" operasyonlarında, 1 ton 392 kilogram uyuşturucu madde ele geçirilmiştir. Bunun yanı sıra, 752 Bin 261 adet Uyuşturucu Hap ele geçirilmiş, 335 Zehir Taciri ve Sokak Satıcısı yakalanmıştır.

Özellikle de son yıllarda ivme kazanmış olan uyuşturucu ile mücadele operasyonları sayesinde, Allah’ın izni ile torbacısından-tacirine kadar tüm satıcıların belini kıracağız. Fakat mesele satıcıları ve kullanıcıları yakalamak, işlem yapmakla bitmiyor. Yakalanan şahısları tedavi ve rehabilite ederek, tamamen bu alışkanlıklarından arındırılmış bir şekilde topluma entegrasyonlarının sağlanması gerekiyor.

Bu kapsamda, Kayseri Valimiz Sayın Gökmen Çiçek, tehlikenin farkında olan bir Devlet Adamı olarak harekete geçmiş, şahsı öncülüğünde, Kayserili hayırlı severlerimizin de finanse etmesi ile bizlerin de sonsuz desteği ile tüm Türkiye’ye model olacak bir tesisin yapımına vesile olmuşlardır. Hayırseverlerimiz tarafından finanse edilen, Uyuşturucuyla Mücadele ve Rehabilitasyon Merkezi, yapımı tamamlandıktan sonra, Yeşilay’a devredilecektir. Tesis Bünyesinde; rehabilitasyon ve spor merkezleri, misafirhaneler, sergi salonları, restoranlar, kamp alanları ve ortak kullanım alanları bulunmaktadır. Böylece, umarız ki; Kayseride bulunan ve bir kısmı 18 yaş altı çocuk olan yaklaşık 10 bin gencimiz alışkanlıklarından kurtularak, yeniden dünyaya gelecektir. Allah'ın izniyle biz bunu Kayseri olarak başaracağız. 

Bu tesis, Türkiye genelinde model olarak alınmalı, diğer şehirlerde de benzer donanımda tesisleryapılmalıdır. Gerekirse madde bağımlılığı ile mücadele için Yeşilay’a ek ödenekve fon sağlanarak, bağımlıların bu tarz tesislerle, daha modern ve ılımlı ortamlarda sosyalleşerek rehabilite edilmesi sağlanmalıdır. Yine aynı şekilde, Yeşilay tarafından, cezaevleri bünyesinde rehabilitasyon klinikleri kurulmalı, mahkumlar kötü alışkanlıklarını terk ederek topluma yeniden kazandırılmalıdır. Bizler, Milliyetçi Hareket Partisimensupları olarak, bu kapsamda yapılacak her türlü çalışmanın içerisinde olacağız. Gençlerimizin ve dolayısıyla geleceğimizin zehirlenmesine izin vermeyeceğiz.

Bu manada elini taşın altına koyan herkese bu vesile ile teşekkür ediyor, sözlerimi noktalamadan önce, Kayseri’de faaliyete geçecek olan rehabilitasyon merkezine şehrimizin valisi Gökmen Çiçek’in isminin verilmesinin yerinde olacağını düşündüğümü belirtmek istiyorum. 

Bu duygu ve düşüncelerle Milliyetçi Hareket Partisi olarak söz konusu teklifi olumlu değerlendiriyor, destekliyor, vatanımıza ve milletimize hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyoruz. Genel Kurulumuzu saygılarımla selamlıyorum."