Bakan Özhaseki'den memleketinde ilk açıklama
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, bakan olarak geldiği Kayseri'deki ilk açıklamalarında neler söyledi. Detaylar Kayseri Olay Gazetesi olarak hazırladığımız Kayseri haber bültenimizde…
67. Hükümet Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki bakan olduktan sonra memleketi Kayseri’de ilk açıklamasını yaptı. Havayolu ile memleketi Kayseri’ye gelen Bakan Mehmet Özhaseki’yi Kayseri Havalimanı’nda AK Partili siyasiler, Belediye Başkanları, bürokratlar ve kalabalık bir vatandaş topluluğu karşıladı.
Kayseri Atatürk Havalimanında Bakan olarak ilk açıklamasını yapan Özhaseki şunları söyledi; “Çok değerli kardeşlerim, sevgili hemşerilerim. Kıymetli hanımefendiler, beyefendiler. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Buraya kadar zahmet ettiniz şeref verdiniz. Allah hepinizden razı olsun. Zannedersem yanımda bulunan değerli başkanım ve bir ekip ile gelip belediye başkanlığına aday olmamı istemişlerdi. Ticaret yaptığımız için işimiz var diyerek epeyce bir bahane söylemiştik. Sonrasında da bu hizmettir, “şehrimize, milletimize hizmettir” diyerek rahmetli babamdan bir dönem izin alıp işe başladık. Birinci dönem, ikinci dönem oldu. Üçüncü dönem oldu, beşledik ve Sayın Cumhurbaşkanımızın da tenzipleriyle Kayseri milletvekili olarak gittim. Orada gittiğimde Genel Başkan Yardımcılığı daha sonra şimdiki bulunduğum yerde bakanlık ve yeniden Genel Başkan Yardımcısı olarak hizmet ettim.
Elimden ne geldiyse yaptım, gücüm neye yetiyorsa onu yaptım. Birinci amacım hizmet oldu. Sizler o zaman bize o zaman destek vererek bizde ondan cesaret alarak yola devam ettik. Eğer siz destek vermeseydiniz, arkamızda durmasaydınız, emin olun bir şey yapamazdık. İyi günümüzde, kötü günümüzde sizler yanımızda olmasaydınız emin olun işi yapamazdık. Bir dönem yapar, bırakır sessizce giderdik. Ama siz destek verip dua ettikçe “devam et, gayret et” dedikçe biz de kaçmanın bir vebal olduğunu düşünerek bugünlere kadar geldik.
Hani bir söz var ya insanoğlu hesap yaparmış. Kader de kenara çekilir, kıs kıs gülermiş. Biz bu dönem hesabı şöyle yapmıştık. Evet yeter otuzuncu seneye geldik. Allah için elimden geleni yaptım. Görevimi tamamladım. Kenara çekileyim. Ve orada biraz daha sakin bir hayat sürelim. Kenara çekilince düşündüklerimden, ideallerimden, davamdan vazgeçecek değilim. Sıratı müstakim üzere gitmekten vazgeçecek değilim. Ama siyasetin dışında daha az stresli olan bir yerde vakıfçılık yaparak yine doksan dört öncesinde yaptığım gibi, aş evleriyle, öğrenci burslarıyla, fakir fukaraya, değişik şekillerde yardımlarla hayatımızı sürdürelim istemiştik.
Son dönemde öyle bir seçim ortamı geldi ki herhalde ben hiç çalışmadığım kadar bu seçimlerde çokça çokça çalıştım. On üç on dört vilayete gittim, on beş yirmi gün içerisinde. Neden? Bir tarafta bizim gibi bu ülkeye sevdalı insanlar. Bir taraftan bu ülkenin yerli ve milli değerlerini ön plana çıkarmaya çalışan insanlar. Bir tarafta ülkenin bağımsız yaşamasını, hür bir şekilde bayrağının dalgalanmasını ve bölünmez bütünlüğünü mukaddes bir şekilde gören insanlar ve karşı tarafta da ne yazık ki üzülerek söylüyorum. Bir siyaset uğruna terör örgütlerinden dört tane oy alacağım diye diz çöken insanlar.
Amerika'nın bile müdahil olduğu, Avrupa Birliği ülkelerinden Türkiye dostu olmayan ülkelerin müdahil olduğu, Kandil'deki katillerin işe karıştığı, FETÖ'cülerin o şizofren yapının Türkiye'deki seçimler için gece gündüz konuştuğu, koşturduğu bir ortamda bir kenarda duramazdık biz.
Bir kenarda durmak, bigane kalmak, ilgisiz olmak “ben artık yoruldum” diyerek kenara çekilmek herhalde en büyük vebal olurdu. Yine inandığımız gibi biz yolumuza devam ettik. İş bittiği zaman da yine hep niyetim Sayın Cumhurbaşkanımızdan izin istemekti. Ama Türkiye Yüz Yılı gibi bir hedeflerin olduğu ortamda Sayın Cumhurbaşkanımızın tenzipleriyle böyle bir görev tevdi edilince yeniden “Bismillah” diyerek yola başladık. Yine koşacağız, yine gayret edeceğiz, yine uğraşacağız. Sabah erkenden Adıyaman'a gittik. Kaç yerde toplantı yaptık? Kaç yerde ziyaret yaptık? Bilmiyorum. Biz çalışacağız. Çalışmazsak bu ülkeyi ayağa kaldıramayız. Elimizden geleni yapacağız. Şehrimiz için uğraşacağız. Ülkemiz için uğraşacağız. İnşallah sonunda da Rabbim güzel işlerin yapılmasını bizler vesilesiyle sizler vesilesiyle ortaya çıkaracak. Değerli kardeşlerim bir kez daha söylüyorum. Eğer sizler olmazsanız biz olmayız. Sizler destek vermezseniz biz bir şey yapamayız. Sizler dua etmezseniz arkamızda durmazsanız bir milim bile adım atamayız. O yüzden Allah bizi birbirimizden ayırmasın” dedi.