Bedir: Türkiyenin artık parasını dışarıya saçmaması lazım

Kayserispor Kulüp başkanı, aynı zamanda da Kulüpler birliği başkanvekili Erol Bedir, Türk futbolunun kurtuluş reçetesini 38 Kent TV ekranlarında anlattı.
Başkan Bedir, Türk futbolunun düzlüğe çıkması ve rekabet ortamının sağlanması için Kulüpler Birliği yasasının çıkması gerektiğini söyleyerek, maddeler halinde açıklamada bulundu.
“Türkiye'nin artık parasını dışarıya saçmaması lazım” diyen Bedir, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Alt yapıdan oyuncu yetiştirene kadar senin komşuların alır başını giderler ve sen bu ligde kalamazsın ondan sonra alt yapıya da harcayacak para bulamazsın. Ne yapmak lazım şunu yapmak lazım, Türkiye'nin artık parasını dışarıya saçmaması lazım. Yerli oyuncu olsun yabancı olsun benim bir iddiam var bunu da rakamlarla söyleyebilirim. Milli takımımız, dünya da 39. Sırada ama teknik heyetine verdiğimiz para ilk 5'te bu teknik heyet eğer bu kadar para almaya layıksa, ki layıktır hiç itirazım yok. O zaman gidecekler İngiltere'yi, Almanya'yı, İspanya'yı çalıştıracaklar. Bizim 39.40. sırada ki teknik heyet ne alıyorsa onu ödememiz lazım. Nere ora Moldova, Ukrayna, ne alıyor buradakiler misal 100 bin dolar, bizi de 100 bin dolar vermemiz lazım. Takımlarımızın teknik adamları içinde aynı şey geçerli, takımların esamesi okunmuyor dünya da fakat teknik heyetine ödediğimiz paralar Chelsea'de ki Mancherster'da ki hocalara ödenen paralarla aynı. Futbolculara, şu anda Türkiye'de oynayan yerli yabancı oyunculara Avrupa'ya git top oyna desek bunların %10'u takım bulamaz, 510'u takım bulsa bile burada aldıkları ücretin 4'te 1'ine anca oynarlar, onun da yarısını vergiye verirler. Biz Çin gibi, Katar gibi para cennetiyiz. Bizim bunları ödemememiz gerekir. Peki nasıl yapmamız lazım, reçete çok açık ben bunu Spor Bakanımıza ve ilgili makamlara çokça aktardım. 1 Kulüpler Birliği yasası çıkacak, bunun hazırlığı yaptık verdik. Kulüpler Birliği yasasında gerçek gelirlerinin en fazla %50 sini futbol ailesine harcayacaklar, bizim gerçek gelirimiz ne, yaklaşık 100 trilyon. Bunun 50'sini borcuma 50'sini futbol ailesine. Ben 12-13 milyon Euro'luk takım kuruyorum demek ki benim 5 milyon Euro'luk bir takım kurmam lazım. 2- Yöneticiler borcu arttırdıysa bütçenin dışına çıktıysa sigortada ki gibi cebinden ödesin. Öyle ben bu borcu yapayım, bu borçlar 2 sene sonra gelir, o zaman ki başkan düşünsün diye bir şey olamaz. Bunu yaptık mı yaptık, bütçelerimizi ayarladık. Peki bu paralara şu an ki oyuncular gelir mi oynarlar mı? Oynamazlar ama bizde oynamazsa Sivas'ta da oynamaz İstanbul'da da oynamaz her şey eşit olur. Bu paraya kim oynar alt yapıdakiler oynar. O zaman herkes altyapıya yönelir, Türkiye'nin 400 bin lisanslı futbolcusu var. Hollanda 17 milyon nüfuslu 1 milyon lisanslı futbolcusu var bizde 80 milyon nüfus var lisanslı topçu sayısı 400 bin. Nüfusumuz onlardan daha genç, Milli eğitimle ortak çalışmak lazım, bütçeyi ayarlamak lazım. Yine de borçlarını ödeyemeyen kulüplerle de devlet yapılandırıp 3-4-5 senelik anlaşmalar yapmalı. Nasıl her kurumun bir bütçesi varsa ve o bütçeyle idare ediyorsa Kulüplerde o bütçelerle idare etmek zorunda yani bu işin temeli bu. 3- Süper Lig Birliği mutlaka kurulması lazım, nasıl ki İspanya'da, İtalya'da, Almanya'da birlikler var. Bu ülkelerde lisanslanma işlemleri hakem işlemleri vs işlemler varsa bu birlikler hallediyor. Federasyon'ların buralarda ki görevi sadece Milli Takımlar ve alt liglerde ki takımlarla uğraşmak. Şimdi bizim federasyonun bu görevleri bırakması lazım, Süper Lig Birliği'nin kurulması lazım UEFA kriterlerini uygulayacak birliğin burada kurulması lazım. Federasyonu'nda Milli Takımla ve Alt liglerle uğraşması lazım. Naklen yayın gelirinin iadesini Süper Lig Birliği yapması lazım, ona göre herkes payını alır. 2-3 sene böyle olursa Avrupa'ya gidersek başarılı olamayız. Zaten olamıyoruz ki, Almanya'da yaptı bunu İngiltere'de yaptı. İnanıyorum ki biz bunu yaparsak 4-5 senede çok ciddi bir futbol endüstrisi oluşur. Hem bu işten para kazanırız, hem de dışarı para ödemeyiz. Ben Hollanda'dan bir oyuncuyu getireyim diyorum, çocuk oynadığı takımda 200 bin Euro alıyormuş, %20 de vergiye veriyor. Bize gelmeyi çok istiyor, Konuştuk 300 bin Euro vereyim dedim orada aldığının 3 katı net para teklif ettim. Adamlar şok oldular, küstüler. Neymiş 600 bin Euro'dan aşağı gelemezmiş, Türkiye öyle bir algıda ki yani orada para sokaklara dökülmüş. Şimdiye kadar Kayseri, Trabzon, Beşiktaş hiç fark etmez yöneticilerin hesabını kitabını bilmemeleri ve önlerinde kanuni engeller olmaması sebebiyle har vurup harman savurmaları yüzünden bu duruma geldik. Eğer bizim dediğimiz sitem olursa hiç o oyuncunun gelmesine gerek yok, otursun orada biz alt yapıdan birçok oyuncu çıkarırız. Aynı kapasitede oyuncularla oynayacağımız için rekabette oluşur. Şu kadar para var ister 15 oyuncu al ister 1 oyuncu al ama 1 kuruş fazla harcama dediğin zaman olay biter.”