Türkeş'in oğlundan MHP'ye zehir zemberek sözler!
İYİ Parti'nin Adana büyükşehir belediye başkanı adayı olan Ayyüce Türkeş'i ihanetle suçlayan Adana Ülkü Ocaklarına Alpaslan Türkeş'in oğlundan sert tepki geldi. Detaylar Kayseri Olay haber merkezince derlediğimiz Kayseri haber bülteninde.
Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP), kurucusu aslen Kayserili olan Alpaslan Türkeş'in kızı ve İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş, partisi tarafından Adana Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak ilan edilmişti. Yaşanan bu gelişmenin ardından Adana Ülkü Ocakları, Ayyüce Türkeş'in adaylığını protesto etmiş, Adana Ülkü Ocakları tarafından, “Adana'da ihanete geçit yok” yazılı pankart açılmıştı.
Adana Ülkü Ocakları tarafından Ayyüce Türkeş'in “Adana'nın hakkı daha fazlası” yazılı pankartının yayına asılan pankartta “ihanet” kelimesini çerçeveleyen ok işaretinin Ayyüce Türkeş'i göstermesi ise dikkatlerden kaçmamıştı.
Yaşanan gelişmelerin ardından Alpaslan Türkeş'in oğlu Kutalmış Türkeş zehir zemberek sözler sarf etti. Adana Ülkü Ocakları, MHP Genel Başkan Yardımcıları Semih Yalçın ve İzzet Ulvi Yönter'i hedef alan Türkeş, “Alparslan Türkeş'in Evladı olduklarını iddia ederek Türkeş'in adını ve kanını taşıyan öz evlatlarına hakaret edenler, Hele de ömründe Türkeş'i görmemiş olanlar! Sizlerin Türkeş'in evladı olması imkânsız, zira Türkeş o… çocuk yapmadı hiç! Siz babalarınızı aramaya devam edin, fazla uzaklara değil sizi kullanan adamlara bakın, mesela domuz suratlı Semihe, mesela Sinan‘ın katili çift cinsiyetli İzzetsiz Ulviye'ye!” ifadelerini kullandı.
Kutalmış Türkeş'e yanıt gecikmedi. MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, Türkeş'in paylaşımını alıntılayarak, “Bu dilin sahibi Başbuğ'un evladı olamaz sözleri ile yanıt verdi. Milletvekili Ersoy, “Bu ahlaksız dilin, bu şekilde mikrop saçması iradesini kaybetmiş haplanmış bir halin yansımasıdır. Başbuğ Türkeş Türk gençliğine “Hepiniz birer Türk Bayrağı'sınız. Bayrağı lekelemeyin, kirletmeyin yere düşürmeyin.” Çağrısında bulunurken, bu haplanmış dilin sahibi her türlü lekenin bizzat üreticisi durumundadır. Bu dil psikolojik tedaviye, ahlaki bir terbiyeye ihtiyaç duymaktadır. Bu dilin sahibi Başbuğ Türkeş'in evladı olamaz. Olsa olsa onun miras bıraktığı Ülkücü ahlaka ihanet eden hain evlat olur. Başbuğumuzun mirası ahlakla, edeple, adapla yaşatılır.” dedi.