SOSYAL HİZMETİN KARŞILIĞI YOK MU?
Bu hafta ne sanat ne siyaset röportajı var. Bu hafta Üniversite mezunlarının sosyal isyanı konulu bir röportajımız var. Çoğunluk üniversite mezunları gibi Sosyal Hizmet ön lisans mezunları da işsizlikten yana bir hayli dertli. Sosyal Hizmet ve Danışmanlık Bölümü ön lisans mezunları olarak, mesleki unvan ve görev tanımı yapılmamış bir bölümde 2 yıl eğitim aldıklarını belirten bölüm mezunları, “Aldığımız eğitimin neticesinde başarılı olduk ve diploma almaya hak kazandık. Ve üzülerek ifade ediyoruz ki aldığımız bu diplomaların ne özel sektörde ne de kamuda bir karşılığı var” şeklinde görüş belirterek, bu duruma isyan ediyor. Konuyla ilgili olarak sosyal paylaşım sitelerinde harekete geçen ve bu yönde yayın yapan bir internet sitesini de faaliyete geçiren gençler, 81 ilde 81 gazete kampanyası ile de yerel medyadan seslerine ses olmalarını istiyor. İşte bu vesile ile onlardan biri Nuray Özkan ile sorunlarını konuştuk Nuray Özkan sosyal hizmet önlisans mezunu ve işsiz İşte sosyal hizmet mezunlarının sorunları istekleri talepleri…
Güler Ruhsar Aktaş: Nuray kendinden bahseder misin, nerede doğdun, nerede okudun, ne okudun?
Nuray Özkan: Yozgat Boğazlıyan'da 1983te doğdum, lise ikiden okulu bırakmıştım. 2010 yılında tekrar okula başladım. Liseyi tamamlayıp KPSS ve daha sonra da AÖF'den sosyal hizmet ve danışmanlık önlisan bölümüne başladım, mezun oldum.
Niye tercih ettin mesela sosyal hizmeti, içeriği nedir bu okulun?
Sosyal hizmet ve danışmanlık tercih etmemin sebebi çocuk esirgemelerde sevgi evlerindeki eğitimsiz insanların ayrı bir özen ve dikkatle davranması gereken çocuklara olan kötü davranışları şiddet uygulamaları, tacizleri ya da huzur evindekilerin yaşlılara olan tutumlarını bildiğim için bir nebze olsun üzerime düşen kısmını düzeltebilme isteğiydi. Sevgi evlerindekilere yol gösterirken bu işin eğitimini almış olarak destek verebilmekti. Ayrıca diğer kurumlarda da sosyal hizmet ve danışmanlık meslek elemanlarının görevlerini yerine getirmek istememdi.
Peki, bununla ilgili sorunlar var yaşadığın, bunları detaylandırır mısın?
Biz mezun olduktan sonra gördük ki bizim bölümün ataması eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle durdurulmuş. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, sosyal hizmet ve danışmanlık meslek elemanlarının yerine eğitimsiz daha çok hizmet alımı veya en az herhangi bir orta öğretim seviyesinden eleman almakta. Bizler de Emrah Tepe'nin kurduğu, benim yöneticisi olduğum sosyal hizmetler ve danışmanlık mezunları platformunda sesimizi duyurmak için çeşitli etkinlikler yapmaya başladık.
O etkinlikler neler mesela, nasıl organize oldunuz, kaç kişisiniz ve taleplerinizin neresindesiniz etkinlikler ise yaradı mı?
İlk başta kadromuzun neden kapandığına dair Personel Daire Başkanlığı'nda ki Uğur Çamalan'ı aramayla başladık. Daha sonra twitterden çeşitli haber kanallarına mesaj attık. Bunlar yetersiz olunca 2763 kişilik grubumuzla ilk başta yerel gazete etkinliğiyle röportaj ve haber yayınlanması için mail etkinlikleri daha sonra ulusal basında bu etkinliklere devam ettik. Bir tv programında Bakanlığa attığımız twitler sayesinde kadromuzun neden verilmediğini sorduk. Bakan, “ Şimdilik onlarla ilgili çalışmamız yok.” demişti. Ama mücadelemizin sonucu bölümümüzden mezun olanlardan çok az da olsa kadroya girdiğini gördük. Sayı yok denecek kadar az evet ama azimle mücadelemizin sonucunu aldık. Bu yeterli değil elbette. İşkur'da meslek tasnifimiz yapılmış ama hala bizim yerimize hizmet alımından eğitimsiz insanlar çalışmakta. Bizler şimdi hakkımız olanı istiyoruz, ısrarla ve inatla. Bunun içinde mücadelemize mezun arkadaşlarla devam edeceğiz.
Nasıl Başladı sizin bu sosyal medya hareketiniz ?
İşte bölüm mezunlarının ilgililer duysun diye dertlerini sıraladıkları o ifadeler: Sosyal Hizmet Lisans Mezunları 4 yıllık eğitimlerinin neticesinde ‘sosyal çalışmacı' veya ‘sosyal hizmet uzmanı' gibi ünvanlar alıyorlar. Eğitimini aldıkları bölüm ile ilgili mesleki alanlarda çalışıyorlarken, bizlerin 2 yıl süresince aldığı eğitim ve diploma neticesinde mesleki ünvan ve görev tanımımızın olmayışı büyük bir mağduriyete sebep oluyor. Bizlerle birlikte sosyal hizmetlerin örgütlenmesi ve uygulamaya konulmasında gereksinim duyulan yeni ara elemanlar yetiştiriliyorsa da gerek kamuda gerekse özel sektörde mesleki hiyerarşi içerisinde mesleki yerimiz, görev tanımlarımız yapılmamış.
Bu sorunun en can sıkıcı yeri neresi ?
Öyle çok can sıkan yanı var ki ama mesela Sizi hangi görevde çalıştıracağız? Size ne olarak hitap edeceğiz? Sorularından artık arkadaşlarımız bıktıklarını, usandıklarını, kapılardan geri çevirtildiklerini ifade ediyorlar. İşleyişteki bu boşluk nedeniyle sosyal hizmete yönelik bilgi, eğitim isteyen işlerde ilkokul mezunları ya da o işin eğitimini almamış yani işin ehli olmayan kişiler istihdam ediliyorlar. Dolayısıyla bu çok açık bir eksiklik Giderilmesi sonucunda ise ilk önce binlerce mağdur mezunun yüzü gülecek. Bugün sosyal hizmet denilince birçok kurum ve kuruluş akla geliyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesindeki kuruluşların yanı sıra, özel sektöre ait huzurevlerinde, özürlü bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde, engellilere yönelik özel eğitim kuruluşlarında, sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarında, yerel yönetimlerin sosyal yardım ve hizmet birimlerinde sosyal hizmet eğitimi almış kişilerin istihdamı önem arz ediyor. Ve öyle ki 2013 Yılına ait Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Faaliyet Raporu'nda ara eleman konusuna sosyal hizmete atıfta bulunuluyor. Söz konusu raporda Temel Politikalar ve Öncelikler başlığı altında Öncelik 99 ‘Sosyal Hizmet sunumunda etkinliğin sağlanması amacıyla nitelikli personel ve ara eleman ihtiyacı giderilecek …' denirken yanı sıra ‘Tedbir 251. ‘Sosyal Hizmetler alanında nitelikli personel ve ara eleman yetiştirilmesi çalışmaları hızlandırılacaktır' yazmaktadır. Sayısı 30 Binlere yaklaşan Sosyal Hizmet Ön Lisans mezununun gerek kamuda gerekse özel sektörde istihdam edilememesi ise bu rapordaki ifadelerle çelişen bir durumu gözler önüne sermektedir. İşin ehli olan bizlerin yerine başka mesleki alanlarda eğitim almış olanların ‘eşitlik ilkesi ' savı ile istihdamı neticesinde sosyal hizmet gibi önemli bir alanda uygulama – yaklaşım hataları nedeniyle ileride ne tür sıkıntılar yaşanacağını tahmin etmek ise çok zor olmasa gerek. Eğitimini aldığımız bir bölümde ve bizlere ihtiyaç duyulan mesleki alanlarda başka bölüm mezunlarına yer vermek ne kadar doğru bir tercih ve ne kadar gerçekçi bir seçimdir?
Yani bir eşitsizlik mi var bu durumda siz ve sizin gibi mezunlara ?
2011 yılı KPSS memur alımlarında sosyal hizmete yönelik bir alanda bizler mesleki nitelik kodumuz olan 3384 ile yerleşebilme imkanına bir nebze olsun sahipken, 2012 ve sonraki yıllarda genel kategori KOD 3001, yani herhangi bir yüksek okul programından mezun olsun şartı ile mesleki bilgi ve deneyim isteyen kadrolar için eşit alıma tabi tutulmaktayız. Anayasanın 70 inci maddesine göre, “Her Türk, kamu hizmetlerine girme hakkına sahiptir. Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez.” denmekte ve görevin niteliğine uygun ayrım yapılabileceği dolayısıyla eşitlik ilkesine uyulmayabileceği anlamı ortaya çıkmaktadır. Anayasanın 70 inci maddesine göre, “Her Türk, kamu hizmetlerine girme hakkına sahiptir. Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez.” denmekte ve görevin niteliğine uygun ayrım yapılabileceği dolayısıyla eşitlik ilkesine uyulmayabileceği anlamı ortaya çıkmaktadır. Halbuki Anayasanın 70. Maddesine göre' … Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayrım gözetilemez ‘' ifadesi yer almaktadır. Her eşitlik adil bir seçim değildir. Anayasa Mahkemesi‘nin eşitlik ile ilgili kararları da vardır. Sosyal Hizmet bilgisi, eğitimi isteyen kadrolar için örneğin süt ve süt ürünleri mezunları ile kimi zaman pancar yetiştiriciliği bölüm mezunları ile puan yarışına girmek zorunda kalıyoruz. Salt eşitlik gerekçesi ile!
Ne istiyorsunuz peki net olarak talebiniz nedir?
Sosyal Hizmet Ön Lisans Mezunları olarak mesleki unvan, görev ve yetki tanımlarımızın kanunlar, kararnameler ve ya yönetmelikler çerçevesinde mesleki hiyerarşiye uygun bir şekilde belirlenmesini istiyor, 2011 yılından sonra elimizden alınan hakkımızın tekrar geri iadesini istiyoruz.
Yönetmelikte değişiklik yapılabilir mi bu yarar getirir mi ?
Elbette ki yapılır . Sosyal Hizmet Ön Lisans Mezunları'nın sadece Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nda değil diğer kurumların bünyesinde istihdam olanaklarının genişlemesi için;
'' Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinin 26. maddesi c fıkrasında yer alan ( yönetim memurluğu için en az ortaöğretim mezunu şartı aranır) hükmü yüksek öğretim kurumları ve ya sosyal hizmet ve danışmanlık ön lisans mezunu şartı aranarak değişmeli.En başında nitelikli hizmet için bu değişim şart.2011 yılında '' eşitlik ilkesi gerekçesiyle '' alınan bir kararla durdurulan 3384 Nitelik Kod = Sosyal Hizmet Ön Lisans Bölüm Mezunu atamaları yaklaşık olarak 4 Yıl sonra yeniden başlamıştır.Öncelikle Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesinde yer alan Kredi Yurtlar Kurumu'ndan tutunda Sağlık Bakanlığı içinde yer alan Hasta Hakları ve Tıbbi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı ve yanı sıra Belediyelerin Sosyal Hizmet Birimlerinde bölüm mezunlarımıza kesinlikle yer verilmesi gerekmektedir. Ve tabi ki burada adını yazamadığımız birçok kurumda da.
Yine İŞKUR 'un meslek nitelik kodlarında yaptığım araştırmada 3412,05 nace kodu ile Sosyal Hizmetler Yardımcı Elemanı olarak tanımlanmış bir ünvanımız olduğu da dikkatimi çekmiştir.
Peki, bundan sonrası için nasıl bir eylem planınız olacak?
Bundan sonra İşkur'da, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nda ve diğer kurumlarda yerimizi almak için yeniden etkin bir süreç içinde olacağız. İlk başta sizin gibi bize kimse inanmadı. Ama bizim mücadelemiz sonuna kadar sürecek. Bizim mesleğimizi bizden başkası icra edemez çünkü biz psikoloji eğitimi aldık, sağlık bilgisi eğitimi aldık. Ben eşimden ayrıldım ve çocuğum var, bu yüzden çalışmak zorundayım. O çocukların hassas noktalarını, üzüntülerini, keşkelerini çok iyi biliyorum ve malesef şuan işsizim iş arıyorum.
Peki, bütün bu mücadeleyi verirken okuduğun bir okul var ve işsizsin hatta senin işini işin ehli olmayanlar yapıyor. Bu nasıl bir his, bu konuda neler söyleyeceksin?
Bunu ifade etmeye kelimeler yetmez aslında. Bir sürü sorunu aşıp okuyorsun, hem kendi yarana hem de seninle benzer sorunları yaşamışların yarasına merhem olmak istiyorsun. Bir yandan da ayaklarının üzerinde durmak zorundasın. Ama tüm kapılar kapalı kabus gibi hayal kırıklıkları da cabası. Diplomasi tanınmayan bir bölümdük biz. Sosyal hizmet ve danışmanlık mezunlarına her kurumda ihtiyaç varken tanınmıyor, atanmıyor. Vatandaşlarımız eğitimsiz ve ne yapacağını bilmeyen memurlarla karşı karşıya kalıyor.
Bu daha büyük sorunlara sebep olur mu o alanda?
Tabi ki olur. Türkiye'de kadın cinayetleri, çocuk gelinler, tacizler, çocuk yuvasındaki tecavüzler, bilinciz verilen eğitimler, huzur evlerinde ki istismarlar artarak devam etmekte. Sebebi eğitimsiz insanlar. Ayrıca bonzai ve tiner bağımlılıkları da var.
Bonzai ile nasıl bir bağlantı kuruyorsunuz?
Yeterince ilgilenilmemiş, neyin zararlı ve yararlı olduğu öğretilmemiş, psikoloijk eğitim almamış insanların, çocukların yetiştirilmesinde istihdam edilmelerine bağlıyorum.
Çok teşekkür ederim, size mücadelenizde başarılar diliyorum. Sizin eklemek istediğiniz başka birşey var mı?
Biz teşekkür ederiz. Bugüne kadar yaptığımız tüm etkinlikleri www.sosyalhizmetonlisans netten takip edebilirsiniz. Umarım bizler bir an önce işsizlikten kurtulup mesleğimize kavuşuruz. Size, Sosyal Hizmet ve danışmanlık mezunları olarak sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Son olarak belirtmek istediğim şey şu : 2011 yılında ” eşitlik ilkesi gerekçesiyle ” alınan bir kararla durdurulan 3384 Nitelik Kod = Sosyal Hizmet Ön Lisans Bölüm Mezunu atamaları yaklaşık olarak 4 Yıl sonra yeniden başlamıştır. Hiç bir şeyin tesadüf, şans ile açıklanamayacağı hayatımızda bu olumlu gelişmenin ardında nasıl bir emeğin, dayanışmanın ve disiplinli çalışmanın yer aldığını grubumuzu uzun zamandır takip eden üyelerimiz bilmektedirler. Önümüzdeki süreçte 3384 Nitelik Kod alımlarının bilhassa Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca devam edeceğine inanıyoruz. Fakat sadece Bakanlıkça alım yapılması yetmez, bunu yeterli görmüyoruz. Bugün Sosyal Hizmet ile ilgili yaptığımız kısa bir araştırmada ; Öncelikle Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesinde yer alan Kredi Yurtlar Kurumu'ndan tutunda Sağlık Bakanlığı içinde yer alan Hasta Hakları ve Tıbbi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı ve yanı sıra Belediyelerin Sosyal Hizmet Birimlerinde bölüm mezunlarımıza kesinlikle yer verilmesi gerekmektedir. Ve tabiki burada adını yazamadığımız bir çok kurumda da… Yine İŞKUR ‘un meslek nitelik kodlarında yaptığımız araştırmada 3412.06 nace kodu ile Sosyal Hizmetler ve Danışmanlık Meslek Elemanı olarak tanımlanmış MESLEKİ BİR ÜNVANIMIZ olduğu da dikkatimizi çekmiştir. Bu dağınık gibi gözüken ” puzzle ” bir araya getirdiğimizde ve bunu eğer ki başardığımızda sadece bir kuruma bağlı kalmamış olacağız ve aranan ara eleman ” statümüzle gerek kamuda gerekse özel sektörde yerimizi alacağız. ” ara eleman ” statümüzle gerek kamuda gerekse özel sektörde yerimizi alacağız.
RÖPORTAJ: GÜLER RUHSAR AKTAŞ HATİP