ÖZHASEKİ, HDP'LİLERE BELEDİYECİLİK DERSİ VERDİ
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, HDP'nin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hakkında Gensoru Önergesi'ne AK Parti Grubu adına Meclis Kürsüsü'nden cevap verdi.
AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, HDP Grubu'nun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hakkında Gensoru Önergesi'ne AK Parti Grubu adına cevap verdi.
HDP'li Osman Baydemir'in Sur'da tarihi eserlerin tahrip edileceği iddiasına karşı Özhaseki şunları söyledi; “21 yıl belediye başkanlığı yapan bir isim olarak şehircilik ve belediyecilik alanında yeterince birikime ve tecrübeye sahibim. Aynı zamanda 7 yılda bünyesinde tarihi eser barındıran tüm belediyelerin birliği olan Tarihi Kentler Birliği Başkanlığı'nı yaptım. Birlik bünyesinde üyemiz olan belediyelerin binlerce çalışanına eğitimler verdik. Tarihi mirasa nasıl yaklaşılır, projelendirme nasıl yapılır, restorasyon nasıl yapılır, restore edilen tarihi esere nasıl fonksiyon yüklenir? vb konularında yüzlerce programın altında imzam vardır.” ifadesini kullandı.
“Kimsenin Malında Devletin Gözü Yok”
Hükümet olarak bölgede kamulaştırma kararı alınmasının sebebini maddeler halinde açıklayan Özhaseki, “ Birinci olarak çalışmaların sağlıklı yürütülebilmesi için parsel bazında yapılacak uygulama esnasında (kamulaştırılması gereken taşınmazlar tek tek belli olmadığından) karşımıza çıkabilecek sorunlarla ilgili ayrı ayrı bu kararın alınması ve uygulamaya konulması seneler alacak bir işlemdir. Tabii ki hazine mülkiyetinde olan taşınmazlar hariç. İkinci olarak, Sur'da mağdur olanlar üzerinden yeni bir rant kapısı doğmaması için valilik tapu devrini yasakladı. Genel Kamulaştırma Kararı ile rant kapısı tamamıyla engellenmiş oldu. Üçüncü olarak, özellikle mirastan kaynaklanan müşterek malik olmanın kişilere verdiği hak sahipliğiyle ilgili ortaya çıkacak birçok problem var. Bazen birkaç metrekare için bile seneler alacak bir mevzuat zorluğu var. Bütün bunların da biran önce aşılması icap ediyor. Dördüncü olarak, koruma amaçlı imar planına uygun yeni yolların açılması, yürüyüş alanlarının oluşturulması gerekli. Son olarak ise, tarihi eserlerin restorasyonu sırasında ona bitişik biçimde yapılmış kaçak ve niteliksiz yapılar için böyle bir kamulaştırma kararı gerekli idi. Yani koruma amaçlı imar planına uygun olarak (Bakanlık ve Büyükşehir Belediyesi, Sur Belediyesinin de uygun gördüğü) bu işlerin yapılabilmesi bu acil kamulaştırma kararına muhtaçtı. Yoksa kimsenin malında devletin gözü yok. Kimsenin dükkânında devletin gözü yok. Amacımız; Sur içini nasıl onarırız. Tarihi geçmişine yakışan bir biçimde nasıl yeniden inşa ederiz. Sur'u yeniden nasıl ayağa kaldırırız.” dedi.
HDP Grubu'nun “Kürt Şehirleri” tabiri kullanmasını sert bir dil ile eleştiren Özhaseki, “Eğer her şehrimiz için böyle bir yol açarsak, bundan sonra 81 vilayet içerisinde Laz Şehirleri, Çerkez Şehirleri, Kürt Şehirleri ve Türk Şehirleri gibi bölünmenin yolunu açarız. Bu insafsızlıktır. Bir yerde çokça olabilirsiniz o ayrı bir şey. Lakin bu şekilde asla adlandıramazsınız. Yurdumuzun her bir köşesi bizimdir. O köşenin her bir yerinde de ecdadımızın kanları vardır. Şehitlerimiz vardır. Sahabelerimiz vardır. Bu şehirlerimizin hepsi birdir, beraberdir ve Türkiye'nin şehirleridir. Bu coğrafyada yaşayan herkesin şehirleridir.” değerlendirmesinde bulundu.
“Özyönetim İlan Edenleri, Açtıkları Çukurlara Gömeriz”
Özhaseki, sözlerine şöyle devam etti: “Diyarbakır, siyasetin şamata aracı yapacağı bir konu değil. HDP'nin, Sur ve Nusaybin'de Hükümet'in politikalarını eleştirmesi yersizdir. Sanki Sur ve Silopi gibi yerlerde de çok sakin bir yaşam var ve herkes kendi halinde mutlu. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin, güvenlik güçlerinin ve askerinin işi gücü yok. Güvenlik Güçleri ‘Buraları gidip yıkalım mı?' diyorlar. Niye askerler Kayseri'ye, Tokat'a veya başka şehirlere gelmiyorlar. Niye askerler, Samsun'a gidip oralarda çatışmaya girmiyorlar. Oralarda da Kürt vatandaşlarımız var. Ama teröristler Diyarbakır'da bu çukurları kazarlarsa, eğer HDP'li belediyeler özyönetim ilan ederlerse, içeride başka bir cumhuriyet ve muhtariyet kurmaya kalkarlarsa elbette Türkiye Cumhuriyeti gider, onların dersini verir. Allah'ın izniyle onları da açtıkları çukurlara gömer.” ifadesini kullandı.