"MİLLETİN AĞZINA BİR PARMAK BAL SÜREREK TORBA YASA YUTTURUYORLAR"
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kayseri Milletvekili Çetin Arık, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yaptığı konuşmada güvencesiz çalışmaya tepki gösterdi. ‘Gelir vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı' üzerinde söz alan Arık, AKP'nin anneleri gündeme getirerek, esnek çalışma ve güvencesiz çalışmanın zeminini hazırladığını ifade etti.
CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, TBMM'de görüşülen ‘Gelir vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın annelik iznini ve memurların evlat edinmesini düzenleyen 6. ve 7. Maddeleri üzerinde söz alarak, tasarı ile ilgili çekincelerini dile getirdi. AKP'nin torba yasalar ile gerçek niyetini gizlemeye çalıştığını ifade eden arık, şunları söyledi: Adalet ve Kalkınma Partisi'nin artık bir gelenek haline getirdiği yeni bir torba tasarı ile karşı karşıyayız. Kamuoyunda AKP'nin torba yasaları, acı reçetenin milletin ağzına bir parmak bal sürülerek yutturulması olarak görülüyor, ki bu görüş hiç de haksız bir görüş değil. ‘Gelir vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı' da işte böyle bir tasarı… İlgili komisyonlarda hiç görüşülmemiş, AKP'nin oldubittiye getirdiği bir kanun tasarısı olarak karşımızda, bu nedenle de bir çok eksiği var. Söz konusu tasarıda doğum sonrası analık izni ilk doğumda iki ay, ikinci doğumda dört ay ve sonraki doğumlarda altı ay izin kullanılabileceği ve eğer isterse çocuk ilk okula başlayıncaya kadar yarım gün çalışabileceği söylenmektedir. Ben bir kadın doğum uzmanı olarak neden ilk doğumda 2 ay, sonraki doğumda 4 ay, daha sonraki doğumda da altı ay izin kullanılacağı mantığını bir türlü anlayamadım. Bunun mantığı ne? Anlayan biri varsa gelsin burada anlatsın… Aslında en zor olan doğumlar ilk doğumlardır. Bir kadının en çok ilgiye, en çok şefkate ve en çok zamana ihtiyacı olduğu an ilk doğumlardır. Çünkü doğum sonrası depresyonlar, doğum sonrası psikozlar en çok ilk doğumdan sonra görülür. İlk doğumlarda vücudun kendisini toplaması, daha sonraki doğumlara göre daha uzun süre alır. İlk doğum yapan kadın bebeği nasıl tutacağını, nasıl emzireceğini dahi bilemez. Eğer burada bir mantık aramak gerekirse, maksat doğum yapan kadını korumaksa sıralama tam tersi olmalıdır.Bir hekim olarak anne sütünün ne kadar önemli olduğunu bilenlerdenim. Aslında doğum yapan bir kadın için sizin verdiğiniz iki ay, dört ay ve altı aylık süreler emzirme için yeterli süreler değildir. Bir çocuğun emzirme süresi en az 12 ay olmalıdır. Dolayısıyla doğum sonrası kullanılacak izin de kaçıncı doğum olduğuna bakılmaksızın en az 12 ay olmalıdır. Biz izinlere ve kadınlara tanınan haklara karşı değiliz. Sizin maksadınız doğum yapan kadını ve bebeği korumak değil, kadını annelikle sınırlayarak eve hapsetmektir. Demektesiniz ki, ya çocuk yapacaksın yada kariyer yapacaksın… Kariyer yaparsan çocuk yapamazsın, çocuk yaparsan kariyer yapamazsın demektesiniz. Artık kadınları rahat bırakın kadınlar kariyer de yapsınlar çocukta… Nasıl doğuracaklarına da kendileri karar versinler…”
Tasarının ilgili komisyonlarda ele alınmamasını da eleştiren Arık, Analık izninin görüşülmesi sırasında Milli Savunma Bakanı'nın hükümeti temsil etmesinin AKP'nin konuyu ne kadar gayri ciddi ele aldığını da gösterdiğini belirtti. Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Söz konusu düzenlemeyi kamuda hayata geçirseniz dahi özel sektörde nasıl hayata geçireceksiniz? Özel sektörde iş başvurusu yapan kadınlara sorulan ilk soru evli olup olmadığı, evli ise çocuk düşünüp düşünmediğidir.
Çocuk düşünen kadınlar işe alınmıyor, hamile kalması halinde ise işten çıkartılıyor… Bu uygulama ile özel sektörde kadınlar işsizlikle karşı karşıya kalacaktır.
Evet, kadın için annelik önemlidir ama kadın iş istiyor, bulduğu işte güvence istiyor; anne olduğu için mesleğini kaybetmemek, çocuğuna iyi bir gelecek sunmak istiyor. Güvenceli bir iş istiyor. Yapılması gereken kadınların annelik rollerinin, çalışma yaşamları ve kariyerleri için bir engel oluşturmamasını sağlayacak önlemlerin alınmasıdır. Ama siz annelere öncelikle annelik görevi biçiyor, annelikten kalan zamanda da düşük ücret, eksik prim ve yarı zamanlı işlerde çalışmayı öngörüyorsunuz. Yani annelere yeni haklar verdiğinizi öne sürerek, topluma güvencesiz esnek çalışmayı dayatmaya kalkıyorsunuz…”
Arık, kadınların hem çalışmak hem de annelik görevlerini yürütmesi gerektiğini belirterek, hükümete başta kamu olmak üzere kapatılan kreşlerin yeniden açılmasını ve İLO'nunn 183 sayılı Anneliğin Korunması Sözleşmesini imzalaması çağrısında bulundu.