'Merdiven altı sendikaların hukuk zaferi! Yüzde 1 kararı durduruldu!'
Danıştay'dan milyonlarca kamu emekçisini doğrudan ilgilendiren bir karar geldi. Toplu sözleşme ikramiyesi için getirilen 'yüzde 1 üye şartı'nın yürütmesi durduruldu.
Toplu sözleşme görüşmelerinde üç ayda bir ödenen sendika primi 135 TL'den 400 TL'ye çıkarılmış ve 400 TL toplu sözleşme ikramiyesinin yüzde 1'i temsil etmeyen sendikaların üyelerine verilmemesi kararlaştırılmıştı. Üye sayısı az ve muhalif sendikaları ‘toplu sözleşme ikramiyesinden' mahrum bırakan toplu sözleşmeye karşı ayrıca 15 sağlık sendikası ‘Kamu Sağlık ve Sosyal Hizmet Sendikaları Platformu'nu kurmuş ve bağımsız sendikaların sindirilmemesi için bir araya gelmişlerdi. Platform bileşenlerinden Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken, “Platform olarak Dünya Çalışma Örgütü'ne (ILO) başvuru yaparak ayrıca Danıştay'da ise dava sürecini başlatmıştık. 8 konfederasyon, 192 sendika hukuk mücadelesinde güçlerini birleştirdi. Açılan davalardan birinin bugün gerekçeli kararı açıklandı ve Danıştay yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Bu davanın kazananı milyonlarca kamu emekçisidir” açıklamasında bulundu.
"DANIŞTAY AYRIMCILIĞA DUR DEDİ"
Akarken, sözlerini şöyle sürdürdü, “Memur-Sen ve Kamu-Sen, 6. Dönem toplu sözleşme görüşmelerinde 2009'daki Anayasa Mahkemesi kararı, sendikalar kanunu ve uluslararası sözleşmelere aykırı bir karara imza atmıştır. Danıştay bu hukuk dışı, ayrımcı karara göz yummadı ve adaletin gereğini yaptı. Bu karar ile haklılığımız imza altına alınmıştır. Danıştay 12. Dairesi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına istinaf yolu açık olarak bu kararı vermiş ve karar heyetin oy birliği ile alınmıştır”.
"HAK KAYIPLARI GİDERİLMELİ"
Kamu emekçileri için mücadelelerinin devam edeceğinin altını çizen SAHİM-SEN Genel Başkanı Akarken, “En ufak haksızlığa dahi göz yummayacağız. Sarı sendikaların yöneticileri emekçilerden aldıkları aidatlar ile on binlerce lira maaş alıyor ve onların haklarını çiğniyor. Ayrımcılığın önünü açarken hukuk kurallarını ezmekten ve insan haklarına aykırı davranmaktan geri durmuyorlar. Bizler emeğin gerçek yüzüyüz ve emekçiler için var gücümüzle mücadele edeceğiz. Kamu emekçilerimizi ve pandemi döneminde canını ortaya koyarak çalışan değerli sağlıkçılarımızı haklarımızı korumak için sendikamızın çatısı altına çağırıyorum. Örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez, bu unutulmamalıdır. Toplu sözleşme görüşmelerinde kazanım alınmamıştır ve kamu personelinin hakkını koruyacak çerçevede kararlara en kısa sürede imza atılmalıdır. Masada görüşülmeyi bekleyen birçok konu kamu personelinin ve sağlık camiasının gündemindedir. Giyim yardımı, ek göstergeler, ücret artışı, şartların iyileştirilmesi, yardımcı hizmetler sınıfının kaldırılması, 669 KHK ile devredilen kamu personelinin hak kayıplarının bir an önce giderilmesi yeniden görüşülmeli ve haksızlıklar ortadan kaldırılmalıdır” sözleriyle açıklamasını sonlandırdı.