Gülsoy: İşyerleri ve ticari kuruluşların tabelalarında Türkçe adlar kullanılmalı

Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, Türkçemizin korunmasını sağlamak için işyerleri ve ticari kuruluşların tabela ve reklamlarında Türkçe adların kullanılması gerektiğini söyledi.
KTO Başkanı Gülsoy, işyeri ve ticari kuruluşlarda tabelalarda yabancılaşmayı önlemek için Türkçe adların kullanılması gerektiğini ifade etti. Kayseri'de artan yabancı sayısı ile açılan işyerlerine dikkat çeken Başkan Gülsoy, “Yabancı ad, unvan taşıyan işyeri isimleri, levhalar ve tabelalar ile güzel Türkçemiz katlediliyor. Arapça, İngilizce ve Farsça levha ve tabelalardan dolayı üyelerimizden de şikayetler geliyor. Özellikle yabancıların yoğun olduğu bazı yerlerde bu durum o kadar çığırından çıkmıştır ki, bahsedilen tarzdaki tabela istilası nedeniyle bir insan o an hangi ülkede olduğunu dahi karıştırabilecek hale gelebilmektedir. Türk alfabesi ve Türkçe kelimelerle yazılan işyeri isimleri, unvan ve tabelalar azınlıkta kalmakta ve maalesef gün geçtikçe de azalmaya devam etmektedir' dedi.
Tarihten örnekler veren Başkan Gülsoy, bundan 700 yıl önce Karamanoğlu Mehmet Bey, “Bundan böyle divanda, dergâhta, bârgâhta, çarşıda ve meydanda Türkçeden başka dil kullanılmayacaktır.” Sözüyle o gün bile tehlikenin ne denli büyük olduğunu görmüştür. Şehrimizde büyük bir çoğunluğunun rahatsız olduğu ve daha fazla geç olmadan çare üretilmesi için talepte bulunduğu bu durum içler acısı olduğu kadar aynı zamanda milli dilimize, güzel Türkçemize de açık bir saldırı, yozlaştırma çabasıdır.” diye konuştu. Yabancı tabelalara tepki gösteren Başkan Gülsoy, şunları söyledi;
“Bilim Adamımız Oktay Sinanoğlu'da sosyolojik bir yaklaşımla ''Önümüzde iki yol var. Ya uyanıp dilimizi koruyacağız, ya da iki nesil sonra Türkiye diye bir ülke, Türkçe diye bir dil kalmayacağını kabul edeceğiz. Seçim sizin'' sözleriyle dilimizi savunmuştur. Türkçemizin korunması, yabancı dillerin etkilerinden ve saldırılarından muhafaza edilmesi Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve aynı zamanda her Türk vatandaşının da görevi olmalıdır. Zira tarih sahnesi, dilini kaybettikten sonra bağımsızlığını ve kutsal saydığı tüm değerlerini yitiren milletlerle doludur. Bu nedenle dilimize sahip çıkmalıyız. Türkçe levha ve tabelaların kullanılmasına özen göstermeliyiz.“