KONAÇ'TAN STK'LARA ONURLU DURUŞ UYARISI:

Kayseri Baro Başkanı Fevzi Konaç, sivil toplum örgütleri ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, “Davetten davete koşmak ve bu resmi vermek, bir kısım insanların zihninde sanki kaçan fırsatları kovalıyor, rızık topluyor konumuna düşmek acı olur. Dün birilerinin yaptıklarını eleştirirken, yetki artık bizim elimize geçtiği için aynı kusurları işleyen bir konuma gelmek büyük hatadır. Ne olur, onurlu duruş ne ise ona sahip çıkalım, şeytan aldatmacasına düşmeyelim” dedi.

Baro Başkanı Fevzi Konaç, bazı sivil toplum kuruluşlarına yönelik olarak yaptığı açıklamada çarpıcı tespitler de bulundu. “Sivil toplum rızık topluyor” diyen Konaç, seçim sürecinde gördüğü bazı olaylara yönelik olarak yaptığı değerlendirme de STK temsilcilerini uyardı.

“Siyasetin harareti ve seçimlerin heyecanıyla dolu dolu günler yaşıyoruz” diyen Konaç, şunları söyledi: “Her parti elbette kendini anlatmaya çalışıyor, projelerini halka duyurmak, kitlelere mesaj vermek adına yarış halinde. Mitingler, ziyaretler, esnaf gezileri, billboard tanıtımları, meslek odalarının gönlünün alınması, hele ki kerameti son zamanlarda birden bire fark edilen sivil toplumun göz ardı edilmemesi gözden kaçmıyor. Bu yüzden gündem ne olacak bu memleketin hali konuşmalarına ev sahipliği yapıyor. Benim mitingim seninkini döver, benim liderim nasılda kükredi ama söylemleri, evlerden sallanan bayraklar velhasıl tatmin olanlarımız var elbette. Anketlere göre kimi kazanıyor, kimi kaybediyor. Yapılan tartışmalar kimini üzüyor, kimini sevindiriyor. Seçim için üretim yapanlar (afiş, broşür, branda, matbaa), basın ve medya kazanırken, seçim refleksi ile duran piyasa ve işlerin kesada uğraması nedeniyle bir grup kesimde kaybediyor'

“STÖ'LERİN TEMEL ÖZELLİĞİ SİYASETE

OLAN MESAFELİ DURUŞUDUR”

Bir siyasetçinin sözlerinde de alıntı yapan Konaç, “Bir siyasetçi demişti ki; STÖ'lerin temel özelliği siyasete olan mesafeli duruşudur. İktidar/muhalefet fark etmeksizin konumlarını iyi belirlemelidir. Çünkü STÖ toplumun sigortası ve güvencesidir. Her zaman muhalif bir tarafları olmalıdır, bu duruş ve muhalif yaklaşım toplum adına zaman, kişi ve zemine göre değil, doğru ve yanlışa göre değişmelidir. Siyasetin STÖ'lere yaklaşımı doğal olarak işin gereğidir. Partiler onları yanında ve destekçisi görmek isterler, bu garipsenecek bir durum da değildir ama STÖ'lerin siyasete olan bakışları ve yaklaşımı doğal seyrinde midir? Bugün ortama baktığımızda bana göre tartışılır. Her siyasi partinin arka bahçesi olmaya gönüllü veya mahalle baskısı yüzünden mecbur kalan STÖ'ler kimi zaman varoluş gerekçelerini de ihlal eder haldeler. Diyeceksiniz ki; bir konuşmadığın bu kalmıştı o da tamam. Hayır, inanın birçoğu çok yakın abim, kardeşim, arkadaşım dediğim insanların temsil ettiği bu kuruluşlar ve duruşları benim için önemli, değerli, anlamlı, vasıflarını ve niteliklerini günlük siyasetin zemininde kaybetmeleri veya bir kısım yüreklerde bu imajı doğurmaları beni üzer. Her siyasi organizasyonun masasında görüntü vermeleri muhalif duruşlarını örseler, temel derdim bu. Elbette iyinin ve doğrunun yanında da olmak erdemdir buna dair itirazım olamaz ama ‘yiyen ağız utanırmış' gerçeği unutulmamalı. Yarın bir takım konularda yüreğiniz istemese de, sizi sessiz kalmaya zorlayacak duruma düşmemeniz için mesafenizi koruyun anlamında bir uyarıdır kardeşçe.

“RIZIK TOPLUYOR KONUMUNA DÜŞMEK ACI OLUR”

Davetten davete koşmak ve bu resmi vermek, bir kısım insanların zihninde sanki kaçan fırsatları kovalıyor, rızık topluyor konumuna düşmek acı olur. Dün birilerinin yaptıklarını eleştirirken, yetki artık bizim elimize geçtiği için aynı kusurları işleyen bir konuma gelmek büyük hatadır. Ne olur onurlu duruş ne ise ona sahip çıkalım, gün bizim günümüzdür, şeytan aldatmacasına düşmeyelim” Haber: Cafer ZENGİN