Dr. Demirel'den, 6 yıl sonra gelen adalete: Trilyonlar verseler dönmem
KAYSERİ Nuh Naci Yazgan Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nin Başhekimi iken 2011 yılında Ankara'da 20 binin üzerinde sağlık çalışanının katılımıyla düzenlenen 'Sağlıkta Özelleştirmeye Karşı Çok Ses Tek Yürek' mitingine katıldığı gerekçesiyle o günlerde görevden alınan Uzman Dr. Mustafa Demirel, 6 yıl süren hukuk mücadelesini kazandı. Yeniden göreve dönmesi yönünde mahkemeden çıkan kararı değerlendiren Demirel, “Adalet geçte olsa tecelli etti ama şimdi de olmayan başhekimliğe dönme kararı verildi. Ne diyelim sağlam duvar sallanır yıkılmaz” açıklaması yaptı. Doktor Demirel, kamuya dönme yönünde bir düşüncesinin olmadığını da belirterek, “Benim tek amacım vardı, FETÖ'cülerin o günlerde bana kurduğu kumpası ortaya çıkarmaktır. Haklılığım ortaya çıktı. Şimdi trilyonlar verseler dönmem” dedi.
Kayseri Nuh Naci Yazgan Göğüs Hastalıkları Hastanesi'nin Başhekimi iken 2011 yılında görevden alınan Mustafa Demirel, yaşanan bu olayın ardından hukuki süreç başlattı. 2004 yılında Başhekimlik görevine başlayan ve şu an Özel Melikgazi Hastanesi'nde Başhekim olarak görev yapan Mustafa Demirel, 2011 yılında Ankara'da 20 binin üzerinde sağlık çalışanının katılımıyla düzenlenen 'Sağlıkta Özelleştirmeye Karşı Çok Ses Tek Yürek' mitingine katıldığı gerekçesiyle o günlerde dönemim Sağlık Müdürü Kadir Çetinkara tarafından görevden alınmıştı. Demirel, o günlerde yaptığı açıklamada, şu ifadeleri kullanmıştı: “13 Mart'ta sistemin ve sağlık çalışanlarının sorunlarına yönelik Ankara'da düzenlenen 'Çok Ses Tek Yürek' mitingine, Yönetim Kurulu Üyesi olduğum Kayseri Tabip Odası kararıyla katıldım. 20 bin kişinin katıldığı mitingde, içinde benim de bulunduğum görüntüler internet üzerinden İl Sağlık Müdürü Kadir Çetinkaya'ya ulaşmış. Müdür beni evden arayıp, 'Gereğini yap' dedi. Ben de 'Siz yapın' dedim. Bunun üzerine Sayın Çetinkaya, 2004'te dönemin İl Sağlık Müdürü İzzet Kavafoğlu'na nezaketen verdiğim istifa dilekçesini yeni verilmiş gibi işleme koydu. İstifa dilekçesi, göreve geldiğimizde bu makama bağlı olmadığımızı ifade eden geleneksel bir uygulama. Zaten mevki makam peşinde değilim. Bugüne kadar çalıştığım hastanelerde başarılı işlere imza attım. 13 Mart gerekçesiyle görevden alınan ilk doktor ben oldum, inşallah son olurum. Demokratik bir hakkın kullanımı nedeniyle görevden alınmam düşündürücü. Zaten seçimden sonra hastaneler birleştirilecek ve görev yaptığım kurumun başhekimliği ortadan kalkacaktı. Bundan sonra da başhekimliğe dönmeyi düşünmüyorum. Ancak Kayseri Tabip Odası'nın gerekli görüşmeleri tamamlamasının ardından yargı yoluna başvuracağım” O dönem basına açıklama yapan Sağlık Müdürü Kadir Çetinkara ise “Kanunsuz herhangi bir iş yapmadık. Dr. Demirel isterse yargı yoluna başvurabilir” demişti. İşte aradan geçen 6 yılın ardından hukuk mücadelesini sürdüren Demirel, yargı yoluyla haklılığını kanıtladı. Danıştay 5'inci Dairesi, Dr. Mustafa Demirel'i haklı buldu. Konuyla ilgili olarak yürütmenin durdurma kararı veren mahkeme, Demirel'in Başhekimlik görevine geri dönmesi yönünde karar verdi.
“OLMAYAN BAŞHEKİMLİĞE DÖNME KARARI VERİLDİ”
Bu kararı değerlendiren Demirel, “Adalet geçte olsa tecelli etti olmayan başhekimliğe dönme kararı verildi. Ne diyelim sağlam duvar sallanır yıkılmaz” ifadelerini kullandı. Demirel, konuyla ilgili olarak sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “2011 yılında TTB'nin mitingine katılmamı bahane edip kumpas kuran Nuh Naci Yazgan Göğüs Hastanesi Başhekimliği görevinden alanlarla adalet önündeki mücadelemiz sonuçlandı. Ne yazık ki o dönemde idarecilik yapanların başta sağlık müdürü ve başhekimlerin tamamı FETÖ operasyonları kapsamında ya açığa alındı ya da hapse mahkum oldular. O dönemde İşçi Partili olmakla suçlandık. Fetöcülerle hiç yıldızımız barışmadı. Görevden alındığımızda yıl 2011, gazeteci arkadaşlar ‘Sağlığı kim yönetiyor bakanlık mı FETÖ mü?' diye manşetler atılmasına rağmen kimse oynanan oyunu görmedi. 15 Temmuz'da vatan hainleri yüzlerini gösterdiler. Bu süreçte bana destek veren başta Türk Toraks Derneği Başkanı Prof Dr. Feyza Erkan hocama, yönetimine Kayseri Tabip Odasına Şükran'larımı sunarım. Adalet geçte olsa tecelli etti. Olmayan başhekimliğe dönme kararı verildi. Ne diyelim sağlam duvar sallanır yıkılmaz”
“BENİM İÇİN ŞEREF MADALYASIYDI”
“O dönemde söyledim şimdi de söylüyorum. Bizim görevden alınmamız o gün bizim için şeref madalyasıydı” diyen Demirel, DHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Çünkü işin içinde kimlerin, ne amaçla yer aldığını biliyorduk. Kumpas kuruldu. 6 yıl sonra hukuk haklılığımızı ortaya koydu. O günlerde de söyledim, tek amacımız vardı, bana ve aileme atılan iftiralara karşı hukuk mücadelesi verip, haklılığımızı ortaya çıkarmak. Ve bunu başardık. Eninde sonunda gerçekler ortaya çıkar. Zaten yeniden kamuda göreve dönme gibi bir düşüncem yok. Trilyonlar verseler de dönmem. Tek amacım bir haksızlık vardı vebana yapılan bu haksızlığı ortaya çıkarmak. O dönem FETÖ'cüler bize kumpas kurdu ve yıllar sonra Allah'a şükür haklılığım ortaya çıktı” dedi. Demirel, ayrıca Nuh Naci Yazgan Göğüs Hastanesi'nin de bir süre önce kapatılıp, Kamu Hastaneleri'ne bağlandığını ve orada da Başhekimlik gibi bir pozisyonunda olmadığına dikkat çekti.
İŞTE DEMİREL'E GÖNDERİLEN “GÖREVE İADE” YAZISI
Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Kurumu Başkan Yardımcısı Dr. Mehmet Tahiroğlu imzalı Dr. Demirel'e gönderilen resmi yazıda ise şu ifadeler yer aldı: Mustafa Demirel tarafından Kayseri Nuh Naci Yazgan Hastalıkları hastanesinde Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı ve ikici görevle de Baştabip olarak görev yapmaktayken ikinci görevinin uhdesinden alınmasına dair işlemin iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle Bakanlığımız aleyhine dava açılmıştır. Adı geçen dava süreci devam etmekte iken Kayseri Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü'nün 16.01.2012 tarih ve 2301 makam onayına istinaden 14.01.2012 tarihi İtibariyle devlet memurluğu görevinden çekilmiştir. Kayseri 2. İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen karara karşı davacı tarafından tarafın vaki temyiz talebi Danıştay 5. Dairesince kabul olunarak “…davacının temyiz isteminin kabulüyle Kayseri 2. İdare Mahkemesince verilen 07.02.2013 günlü kararın bozulmasına…” karar verilmesi üzerine yeniden görülen dava da Kayseri 2. İdare Mahkemesinin 22.06.2017 tarihli ve E2017'ye 756 K 2017'ye 916 sayılı karar ile dava konusu işlemin iptaline, karar verilmiş ise de yukarıda izah edildiği üzere adı geçen dava süreci devam etmekte iken devlet memurluğu görevinden istifaen ayrılmış olduğundan ayrıca 663 sayılı KHK ile hastanelerdeki yönetici pozisyonundaki personelin istihdam modeli değiştirildiğinden 2577 sayılı İYUK'un 28. maddesinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde mezkur yargı kararı gereğince adı geçenin ikinci görevle Baştabip olarak görevine iadesi yönünden uygulama kabiliyetinin bulunmadığı hususu ile yargı kararında hüküm altına alınan yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı ya da vekilinin yazılı olarak bildireceği banka hesap numarasının bildirim tarihinden itibaren 30 gün içerisinde ilgili genel sekreterlikçe ödenmesi hususunu tensiplerinize arz ederim.
Haber: Cafer ZENGİN