DENGELERİ KORUMAK…
Siyasi hareketlilik tüm hızıyla devam ediyor.
Dengeler her gün değişiyor.
Seçim yaklaştıkça bazı partilerde ki rahatsızlıklar daha fazla gün yüzüne çıkacaktır.
Veya seçim sonrasına kadar üzeri kapatılacaktır.
Aslında, partilerde hiç kimse hesaplaşmaları seçim sonrasına bırakmak istemiyor. Biliyor ki, bir daha ki seçime daha çok var. Doğal olarak herkes kılıçlarını çekmiş durumda. “Bu seçim olmazsa bir daha ki seçime hiçbir şey olmaz” düşüncesi hakim. Haksız da değiller. Hep aynı isimler, aynı isimlerin yakınları, yakınlarının yakınları… Kayseri siyasetinde bu böyle devam edip gidiyor. Yeni isimlere yol açılmıyor. Başını çıkaranın başı eziliyor.
Parti içi çekişmeler şu sıralar en üst seviyede. Herkes kendisinin etkileyeceği isimleri aday göstermeye çalışıyor veya bizzat aday gösteriyor. Bu tüm partilerde yaşanan bir durum elbette.
Bir de ittifakların getirdiği sıkıntılar ve kaos ortamı var.
Bu nedenledir ki ilçelerin isimleri bir türlü açıklanamıyor. Kayseri ölçeğinde baktığımızda görünen manzara bu. “Hangi ilçeye, ittifakın hangi partisinin hangi adayı gösterilecek?” sorusu cevabı en çok merak edilen sorular arasında. Kendi içlerinde tek ses olamayan partiler bir taraftan da ittifak dengelerini gözetmek durumunda. Bunu başarabilirler mi? Bilemem. Başarılacağını sanmıyorum. Bir taraftan patlak verecektir.
Siyasi dengeleri korumak için, hem cumhur ittifakında bir araya gelen parti yöneticileri, hemde millet ittifakı çatısı altında bir araya gelen partilerin yöneticileri büyük bir emek ve efor sarfediyorlar. Lakin zor bir süreç.
Türkiye, ilk kez ittifak yapan partilerle seçime gidiyor.
İlk denemeler yapılıyor. İlk olması nedeniyle kazalar, kırgınlıklar ve hasarlar olabilecektir. Kim bu seçimleri en az hasarla tamamlarsa seçimlerde de ipi göğüsleyen taraf olacaktır.
Partiler ve parti yöneticileri, öncelikle kendi tabanlarına yaşattıkları kırgınlıkları ortadan kaldırmalı. Parti içerisinde kafa karışıklığına neden olacak uygulamalardan uzak durmalı. Ama bu çok zor. Çünkü, siyasi dengeler allak bullak olmuş durumda.
Kimse ne olacağını, nasıl olacağını bilmiyor.
Bu bir süreç…
Bir kez daha vurgulamak gerekirse, bu süreci en akılcı kullanan, en akılcı isimlerle yola çıkan partiler kazanacaktır. Bu süreçte yalpalamak, yan çizmek ittifaklara oy kaybettirir.
Hangisi olursa olsun…