ÇOCUK KALP HASTALIKLARI MERKEZİ ŞART
Almanya Justus-Liebig Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Kalp-Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hakan Akıntürk, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri'nde 5 gün boyunca ameliyatlara girerek, tecrübelerini meslektaşları ile paylaştı. Prof. Dr. Akıntürk, Kayseri'de büyük bir Çocuk Kalp Hastalıkları Merkezi kurulması için yeterli potansiyelin bulunduğunu kaydetti.
Prof. Dr. Hakan Akıntürk, yaptığı açıklamada, “Avrupa ve Türkiye'nin batı bölgelerine nazaran Anadolu'da doğum oranı yüksek. Anadolu'da, akraba evliliği ve diğer nedenlerle doğuştan kalp hastalıkları biraz daha fazla görülmektedir. Doğumsal kalp hastalıkları çok çeşitlidir. En sık görülenler ve daha iyi bilinenler kalp delikleridir. Kalpte doğuştan var olan ciddi kalp hastalıkları çocuğun sağlığı ve gelişimi açısından büyük riskler içermektedir. Çocuklarda sık görülen doğuştan kalp hastalıklarının ameliyatsız tedavi edilmesi konusunda Türkiye'de yeterli sayıda yetişmiş hekim var. Ancak bu konuda başarılı ameliyatlar yapan merkez sayısı çok yetersizdir. İmkânlar kısıtlı olduğu için bu merkezlere çocuklarını götüremeyen ailelerin mevcut olduğu dikkate alındığında, Anadolu'da doğumsal kalp hastalığından ölen çocuk sayısının oldukça fazla olduğunu söyleyebiliriz. Sonuç olarak ameliyat olup yaşaması mümkün olan doğumsal kalp hastalıklı çocuk hastalar ameliyat olamadığı için kaybedilebilmektedir. Gelişmiş ülkelerde doğumsal kalp rahatsızlıklarından ölümler yüzde 5 civarındadır. Ülkemizde bu oranı bilemiyorum ama çok yüksek rakamlar olduğunu tahmin ediyorum. Türkiye'de sadece pediatrik kalp hastalıkları konusunda faaliyet gösteren büyük merkezlere ihtiyaç olduğunu düşünüyorum” dedi.
Erciyes Üniversitesi Çocuk Kalp Hastalıkları Bilim Dalının daveti üzerine Kayseri'ye geldiğini ve Erciyes Üniversitesi'nde 5 gün boyunca ameliyatlara katılarak tecrübelerini meslektaşları ile paylaştığını ifade eden Prof. Dr. Akıntürk, “Kayseri'de, özellikle Erciyes Üniversitesi'nde bu konuda iyi bir potansiyel olduğunu gördüm. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde faaliyet gösteren Çocuk Kalp Hastalıkları Bölümü ve bu bölümde çalışan, konusunda uzman pediatrik kardiyologlarla, Kalp-Damar Cerrahisi öğretim üyeleri ile, Tıp Fakültesi Dekanı, Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcıları ve Erciyes Üniversitesi Rektörü sayın Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur beyle tanışma fırsatı buldum. Benim düşüncem Kayseri'de Çocuk Kalp Hastalıkları merkezi kurulursa, çevre illerdeki sıkıntılar da giderilebilir. Kayseri dışındaki illerden ve bölgelerden ve Türkiye'nin her yerinden ve hatta komşu ülkelerden gelecek hastalar, Kayseri'de daha iyi tedavi şansı bulabilirler. Kayseri ve çevre illerde, Anadolu'da, doğuştan kalp hastalığı nedeniyle olan ölümler ve doğuştan kalp hastalıklarının yol açtığı maddi kayıplar en aza indirgenebilir diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Akıntürk, Almanya Justus-Liebig Üniversitesi Pediatrik Kalp-Damar Cerrahisi Bölümü ile Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Kardiyoloji bölümü arasında iyi bir işbirliğinin var olduğuna da dikkat çekerek, “Erciyes Üniversitesinden, Justus-Liebig Üniversitesindeki bölümümüze gelen öğretim üyelerinin çocuk kalp hastalıklarının tedavisi konusunda tecrübelerini paylaşabileceklerini düşünüyorum” dedi. Prof. Dr. Akıntürk, ayrıca kendisinden herhangi bir konuda yardımcı olması istendiğinde, her çeşit desteğe hazır olduğunu ifade etti. 5 günlük süre içerisinde 10 hastanın açık kalp ameliyatına bizzat katılan Prof. Dr. Hakan Akıntürk; 13 günlük bir bebeğe, Kayseri'de ilk kez yapılan ve hibrit yöntemle NorWood operasyonu denilen operasyonun birinci aşamasını pediatrik kardiyoloji ekibi ile birlikte gerçekleştirdi. Prof. Dr. Akıntürk operasyonun yaklaşık 4 ay kadar sonra yapılması gereken ikinci aşamasına da Almanya'daki ekibi ile birlikte katılabileceğini söyledi. Erciyes Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tamer Güneş ile Pediatrik Kardiyoloji Bilim Dalı ve Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyeleri de, Avrupa'daki üniversitelerle yaptıkları karşılıklı işbirliği çalışmalarının bilimsel anlamda büyük faydalar sağladığını kaydettiler. Öğretim üyeleri, “Bu sayede meslektaşlarımızla fikir alış verişlerinde bulunuyoruz ve mesleki tecrübelerimizi paylaşıyoruz” şeklinde görüş belirtti.